Tuvalete gitmek, bir şeyler yemek, olduğun yerde beklemek ya da yürümek, kalabalığa karışmak ya da yalnız kalmak... Kısacası, mutsuzken, yapılan her şey anlamsız geliyor insana.
her ne kadar anlamsız görünse de, genelde yeniden mutlu olmaya yönelik çabalardır esasında. fakat yinede mutsuzluğu pekiştiren hareketlerdir. ağır, iç sıkan şarkılar dinlemek, mütemadiyen bir şeyler yemek, derin derin düşünüp daha da bunalmak, el cenede, dusunen adam heykeli gibi uzun sure bos bos duvara bakmak.
yastığı sanki ilk kez görüyormuşsun gibi yatmak ve baktığın duvarda saatlerce bişeyler görebilmek daha da üzülmek üzülmek duvar değil sinema sahnesi mübarek diye kendini bulmanla sonuçlanabilir.