Hani, lisedesindir, evdekilerden gizli bir haltlar karıştırmaya çıkmışsındır, çok heyecanlı ve güzel anlar yaşamaktasındır ama böyle içinde bir yerlerde hep bir huzursuzluk.
Ya da arkadaşlarınla takılmaktasındır, bir yerlerde bir şeyler yapıyorsundur, kahkahalar havada uçuşuyorken birden kendine dışarıdan bir göz gibi bakarsın havalanıp; eve yalnız döneceğini unutmuş gibi "ne güzel lan, eğleniyorum, dostlarlayım" falan dersin ama böyle içinde bir yerlerde hep bir huzursuzluk.
Hani, kırk yılda bir çıkacak bir şansı yakalamışsındır, en sevdiğin şeyleri bir bir sıralamaktasındır hemen yapmak üzere, içinde bulunduğun boktan döneme denk gelmiş olmasını, hatta daha dün bu yüzden çok sevdiğin birini kırmış, dağıtmış olduğunu bir an unutuverirsin de gözlerin parlaya parlaya hayal kurmayı sürdürürsün ama böyle içinde bir yerlerde hep bir huzursuzluk.
Ya da çocuğunu iyi büyüttüğünü düşünmektesindir, her şeyi vermiş, yapmışsındır onun için, şimdi sırada ondan gelecek güzellikleri görmektedir sana göre, arada bir yaptığı hataların da ondan değil senden hiç değil, başkalarından kaynaklandığına inanmakta ve koltuğunda gururla yayılmaya devam etmektesindir ama böyle içinde bir yerlerde hep bir huzursuzluk.
Gibi gibi.
Örneği çok.
Herkeste, her birimizde, en az onlarca.
Huzursuzluk varsa, zerresi bile varsa, gerçek bir mutluluk yoktur orada.
Mutluluk huzurun olduğu yerde oluyor şu yaşamda gördüğüm kadarıyla.
psikolojik fakat bulaşıcı bir hal. duyguların hormonel altyapısı bilindiğinde, empati-sempati dengesi oturduğunda, biraz da kültürel zenginlik mevcutsa mutlu edemeyeceğiniz kimse yoktur. denedim, yüzde yüz çalışıyor.
Benim mutluluk kavramım farklı ya da bozuk.
Motivasyonum çok çabuk düşer ve çıkar. Bi an dünyanın en bahtsız insanı hissediyorum kendimi bi an sonra gencim, güzelim, hepinizi üzerim moduna geçiyorum.
Bugün çok sevdiğim bir büyüğümle sohbet ettik biraz. Mutsuz olsan da mutlu olsan da sakın geçmişe takılma dedi. Adam o kadar aşmış ki; "dün olan güzel şeyler dünde kaldı, bırak onları düşünmeyi şimdi hayat akıyor." diyor. Biz sadece kötü olaylar için böyle düşünürüz. Geçti bitti deriz. Ancak mutluluk da geçip bitiyor ve bittiğinin farkına varmamız nedense çok güç oluyor. Arkasına bakan kendinden kaybediyor. yaşadıkça her gün daha fazla hissediyorum bunu.