sevginin entry ile değil yapılan işlerle ifade edileceği insan. ulu önder. başöğretmen! çalışmalı, yükselmeliyiz. "atam seni çok seviyorum ehe mehe ama mala da vuruyom hani" ayaklarını geçmeli...
Atatürk ilk başkaldırısını şemsi efendi okulunda, kaligrafi hocası olarak çalışan sarıklı bir hoca olan Çopur Hafız Emin efendi'ye yapmıştır. Bu isyanda tüm sınıfın desteğini arkasına almıştır. bu olay daha sonra bizzat hoca tarafından örtbas edilmiştir.
Bu bilgi bana her zaman çok ilginç gelir; ilkokul çağındaki birinin tüm sınıfın desteğini arkasına alarak başkaldırması. Galiba insanküçüklükten belli ediyor kendini. Çünkü ben ilkokulda ağlıyordum 'annem gelsin' diye...
Kaynak:
(bkz: tek adam)
(bkz: sevket süreyya aydemir)
annesinin ikinci evliliğinden sonra, bu durum zoruna gitmiş ve annesine küsmüştür. aylarca evine dönmemiştir. Rukiye adında uzak bir akrabasında kalmıştır.
tartışmasız bir dünyada en büyük devrimci addedilmesi gayet 'normal' olan zekî bir adam. ironik olan ise devirdiği şeylerin çoğunun bin yıllık köklü türk gelenekleri ve yüksek mânevi değerler(i) olması. şimdi tartışmasız dünyada dogmatikliğe, tapınmaya devâm ata'ya...
hakkinda iddia edildigi gibi ".. toplumunu ingilizlere yalakalık, ingilizlerle işbirliği yaparak yücelten(!), çok derin bir toplum mühendisliği çalışması ile türk milletinin kurtarıcısı oluveren" birisi oldugu ispat edilirse serefsiz adi bir gerzek oldugumu kabul edecegim kisi. bu iddayi atan kisiler, humeyni'yi seven genc kizlarimiz gibi yalan yanlis, aptalca hatalarla dolu bilgilerle olustugu anlasilan dediklerini eger ispatlayamazlarsa aynisini soyleyebilirler mi? Ataturk Ingilizler'e yalakalik mi etti yoksa onlarla savasti, mucadele mi etti bir arastir, gorursun kim serefsiz adi bir gerzek.
bu ülkenin küllerinden doğmasını sağlayan ulu önder...*
edit: çok merak ediyorum ya bir insan şu entry i hangi mantıkla hangi düşünceyle eksiler..bu kadar mı atatürke tahammülünüz yok..
tamam güzel insan, tamam tam anlamıyla bir lider, tamam bu ülkeyi kuran o dur. ama kardeşim yenisini çıkarın şu adamın tembellik etmeyin. bıktırdınız atatürk diye diye. başka biri diyelim, ahmet diyelim mehmet diyelim.
kendisini övmek üzerine kurulu bir kültün oluştuğu kişi.
etkili bir devlet adamı olabilir ama bu kadar akılcılığa, mantığa, bilimselliğe önem veren insanların kendisi söz konusu olunca basireti bağlanıyor, tanrısından bahseden bir rahip ya da eski günleri yad eden ihtiyarlar gibi bir övme furyası patlıyor.
onlarca yıl adam hakkında en ufak bir eleştiriye izin verilmediği ve tanrılaştırıldığı için atatürk'e getirilen eleştirilerin radikallikle ve artık açığa çıkmaya başlayan gizlilikle yapılmasına yol açıldı.
benim için bu adam, vahdettin ile inönü arasında ülkeyi yönetmiş, o ikisine makam olarak denk, ancak çoğu zaman çok da mantıklı olmayan uçuk fikirlere sahip bir adamdır. fikirleri ile ciddi bir değişime sebep oldu ama bu değişimin toplumdaki etki-tepki süreci karşılıklı olarak ve tam ifadesiyle travma şeklinde devam edip duruyor. işte yakın tarih kemalist bürokrasinin komünistler ve islamcılarla durmadan kapışması şeklinde geçti gitti.
atatürk kültü yüzünden türkiye obsesif bir akıl hastası gibi hep bir yerlere takılıp kalıyor.
ben artık modern bir birey olarak, her modern ülkenin kendi tarihine yaptığı gibi tarihimizdeki bu dönemle siyaset ve bilimsel analiz yoluyla hesaplaşmak ve atatürk'ü tanrılık makamından cumhurbaşkanlığı makamına indirerek -ama yiğidi öldürsem de hakkını yemeyerek- tarihteki "olabildiğince" objektif yerine teslim etmek istiyorum. ve bu analizin bilimsel seviyesini "atatürk olmasaydı piç olurdun"dan yukarıda olmasını istiyorum. hayatımı kurtardı(!) diye hayatıma ipotek koymasın istiyorum.
ben artık sokaklarda bu adamın bezgin heykeltraşlar elinden çıkmış çirkin heykellerinden başka heykeller de görmek istiyorum.
ama ben artık bu adamın yüzünü resmi emir gereği her devlet dairesinde ve "resmini asalım da ne olur ne olmaz" gereği mağazalarda ve işyerlerinde görmeyi istemiyorum.
ben şeriat da istemiyorum, özgürlük istiyorum. ve bunu sağlamak için atatürk kültünün mutlak efendileri olan generallere kulluk-köpeklik etmek zorunda olmadığımı da biliyorum.
türkiye'de bunca yıldan sonra hâla bu tanrıya ve onun alt-tanrılarına tapanların olduğunu gördükçe "evrim"in sabrına da hayran kalıyorum.
siz daldan dala atlamaya ve tapınmaya devam edin, ben tapmayacağım. sizin aksinize artık ağaçtan aşağı inip toprak üstünde yaşayacağım.
özellikle bu devirde hakkında daha çok şey öğrenilmesi gereken, öğrendikçe minnettar kalınacak insan. hala çoğu türk hiç birşey bilmiyor onun hakkında. hatta evet sevmiyorum deme cesaretini bile gösterebilyorlar.
inadına sevmekten ve saymaktan vazgeçmeyeceğim türk büyüğüdür.
hayatını internet sözlüklerinde yazar kesilen her boku bilir gibi görünüp bir bok bilmeyen veletlerin özgürlüğü için harcamış talihsiz insandır.
türkiye'nin kurucusudur.
kurban olayım ayına yıldızına diyen damat ferit muadillerinin hakikisidir. hüviyetimde ayyıldız olmasının baş sebebidir.
dünyanın gördüğü en zeki askerdir.
benim özgürlüğüm için dünyaya diktatör olmuş insandır.
bugün ab meraklıları ikinci cumhuriyetçilerinin, vatan hainlerinin, asker kaçaklarının sevmediği insandır.
çalışmaya tahakatim kalmadığında resmine bakıp tekrardan devam ettiğimdir.
çünkü ata'mdır, putum değildir.
şuanda devrimci geçinen dağ farelerine devrimcilik öğretecek nitelikte devrimcidir.
che'ye, stalin'e özenen zavallı, ezik ve özenti solcuların devrim deyince aklına gelmeyen saygı duyulası insandır.
humeyni'nin taşağını öpeyim diyen kıza ata olmayı haketmeyen insandır.
bugün kilise çanları dinlemiyorsak ve ezan dinliyorsak bunun baş sebebidir, bunun için savaşmış olandır. ezan okunurken ''aziz allah sen şefaat et'' diyebilmemin sebebidir.
hakkında hakaret kastıyla değil; farklı kaynaklardan okumalarımdan ve eskilerin hatıratlarından; yaşantılarından, gerçeklikten yani, (b)esinlenerek yazdığım entryler siliniveren yüce lider. yoksa sekülerin, babylon, balans müdâviminin; elitin önde gideniyim, o ayrı, bu ne büyük bir toplum mühendisliğidir; bu nasıl tiraji-komik bir ironidir ki 'fikir hürriyeti esastır' mealinde sözler buyurmuş bir adam eleştirilemez; eleştirmeye kalkan, iyi işleyen, sorgulayan beyinler lanetlenir(!), küfredilir, hakârete uğrar; ki yeni tck'ya göre suçtur.
bir insan yasa ile korunuyorsa, her yerde heykelleri resimleri beynimize sokulup çizgi film karakteri misali kurgusallaştırılıp tabulaştırılıyorsa; insan olmaktan çıkarılıp erişilmez, gerçeküstü bir varlık haline döünüştürülüyorsa insan biraz işkillenmez mi, şöyle bi' durup; ulan bir de farklı kaynaklar mı okusak' demez mi... demez demek ki sevgili sözlük, demez, yemez çünkü ülekyi açıkhava hapisanesine, toplumu cesur yeni dünya karakterlerine dönüştüren dogmaları kırmaya herkesin gözü?
nutuk ta en yakın arkadaşlarını gerizekalılıkla, hatta hainlikle itham etmiş zeki türk. çok inanılmaz bir bellek ve ikna kabiliyitine sahiptir.yere bakan yürek yakandır. herkesi amaçları uğrunda kullanır. şahıs olarak dostu olmamıştır. çünkü tek dost olarak milletini görmüştür. bunların hepsini bir tarafımdan uydurmak yerine nutuk tan uydurmayı tercih ettim. hiç değilse kendi sözlerinden bir şey çıkarmaya çalıştım. ha bunlar kötü özellikler mi bence hayır. çünkü amaç ülkeyi milleti kurtarmaktı ve bunun için ne gerekiyorsa bir şekilde yapmıştır. sağolsundur mekanı cennet olsundur.
"Büyük olmak için, hiç kimseye iltifat etmeyeceksin; hiç kimseyi aldatmayacaksın; memleket için hakiki mefkure ne ise onu görecek, hedefe yürüyeceksin.
Herkes senin aleyhinde bulunacaktır; herkes seni yolundan çevirmeye çalışacaktır; fakat sen buna mütehammil olacaksın; önüne nihayetsiz manialar yığacaklardır. Kendini büyük değil, küçük, zayıf, vasıtasız, hiç telakki ederek, kimseden yardım gelmeyeceğine kani olarak bu maniaları aşacaksın.
Bundan sonra da büyüksün derlerse, bunu söyleyenlere güleceksin."
benim atam değildir. zira ben de gökhan özgün'ün dediği gibi; ülkesini satan neo-liberal bir orospu çocuğuyum. fransız uşağı, ingiliz mandasıyım ayrıca. ne de göt oğlanı varmış memlekette be!