ancak mustafa kemal , kazım karabekirin istiklal harbimiz isimli nutuğun yanlışlarını açıklayan kitapları toplatmıştır. e demokrasi ?
keza kazım karabekir atatüke süikastten yargılanıp suçsuz bulunmasına rağmen ev hapsine çarptırıldı. ironik değilmi , durun bu hiçbir şey. mustafa kemal vefaat ettikten hemen sonra kazım karabekir cezasından kurtarılıp meclise alındı.
evrimci değil devrimci siyaset uygulaması. belki dönemin şartları hızlı karar vermeyi gerektiriyordu bilinmez ama atatürk biraz daha yavaş yavaş bir değişim sağlamaya çalışsaydı büyük ihtimal türkiye'DE dindar-laik çatışması hiç var olmayacaktı.
memur düzeni bunlardan biri olabilir. kıyafetleri batıya benzetmekte sayılabilir. bu saydığım iki olay, dünya'nın doğusunu batılılaştırmak adına çok önemlidir.
şimdi rahat koltuklarımızdan markalı modelli bilgisayarlarımızdan atatürk ü değerlendirmek çok kolay elbette. ancak dönemin şartlarına göre düşünerek, kendimizi onun yerine koyarak muhakeme yapmamız şart; eğer atatürk ün hatalarını konuşacaksak. her insanın olduğu gibi atatürk ün de hataları olmuştur muhakkak. kimisi kendi hayatını etkilemiştir, kimisi bu ülkenin geleceğini. ama kimse atatürk ten nefret etmek için kendine bahane aramasın.
en büyük hatası devrim düşmanlarının üzerine fransız ve rus devrimlerinde olduğu kadar şiddetli gitmemesidir.
malum zihniyet "10.000 alim(!) astı" der, yalandır. 10.000 alim(!) assa bugün bu halde olmazdık. keza 10.000 alim asan adamın, said-i kürdi'yi, seyyid abdülhakim arvasi'yi, süleyman hilmi tunahan'ı ve bu neviden daha binlerce şahsı gözden kaçırması mümkün müdür?
elbette elma-armut gibi çok rahat ayrım yapılabilecek ve genellenebilecek bir konu olmamakla birlikte, osmanlı'nın son yılları, kurtuluş savaşı ve cumhuriyet'in ilk yıllarında yanında/çevresinde olan birikimli/yetenekli bazı kişileri siyasi ve kişisel mücadeleler/kaygılar babında tasfiye veya pasifize etmesi ile ilgili bazı vakalar düşünülebilir (bunlardan bazıları kendisinin vefatı sonrası bir tür rehabilitasyon süreci ile bazı konumlara gelmiş (örneğin (bkz: kazım karabekir)) ve dünya yıkılmamıştır).
bu durum son yıllarda kendisinin bir tür yalnızlık hali içine girmesine yol açmıştır; son yılları ile ilgili bazı anekdotlarının satır aralarından bu hissedilebilir. tabii bunu çok fazla genellememek ve o yılların konjonktürü içinde, kişiler ve olaylar bazında ele almak gerekir.