akp'nin iktidara gelmesiyle türkiye'de gündemi belirlemeye başlayan yandaş gazetecilerden biri.
akp iktidara geldiğinde tv tv dolaşıp yorum yapacak, kendini savunacak yazarları yoktu.
mustafa karaalioğlu bu açığı kapatanlardan biri, tıpkı mehmet eminer ve diğerleri gibi.
star gazetesi el değiştirdikten sonra gazetenin genel yayın yönetmenliği görevine 'atandı'. akp iktidarıyla beraber türkiye'nin büyük gazetecilerinin yanında tv programlarına çıkmaya ve fikirlerini savunmaya başladı. gün gelir de karşılaşırsak yüzüne karşı tüm gücümle 'yalan söylüyorsun ulan kara' diye bağıracam o ayrı.
basın odasının en pasif elemanı.
geçen akşamki basın odasında resmen çileden çıkardı izleyenleri. yahu iki lafı bir araya getiremiyor. nuray mert bir şeyler konuştu. ergenekon davasıyla ilgili şöyledir böyledir mısır'da şöyle oldu filan.
sıra mustafa bey'e geldi. nuray mert'in söylediği hiç bir şeye cevap filan vermeden başladı saymaya; ergenekon davası türkiye için önemli bir davadır, demokrasi gelecek, 17 bin faili meçhul aydınlanıyor, bu davayı sulandırmamak lazım.
nuray mert oradan atıldı.
bu davayı nasıl sulandırıyorlar söyle bakalım gibi bir şeyler söyledi.
mustafa karaalioğlu başladı mıy mıy mıy hiç bir şey söylemeden yine başladı ergenekon önemli bir davadır şöyledir böyledir bu davayı sulandırmayalım. derken nuray mert'in verdiği mısır ya da ürdün örneğine bir gönderme yaptı. nuray mert de alındı haklı olarak. cevap hakkı doğdu. sonra cevap verdi ve meramını anlattı. mustafa bey sustu oracıkta öylece.
nuray mert ise hakikaten daha üsturuplu, mantıklı ve bilgili konuşuyor programda. hazırlıklı olduğu da besbelli.
mustafa karaalioğlu dün akşam mıy mıy mıy ergenekonu sulandırmayın derken saçma sapan örnekler vereceğine nuray mert'in daha 5 ay önce yazdığı ve temizeller operasyonu savcısı dipietro ile gladio savcısı felice casson 'u karıştırdığınıve muhalif parti lider dipietro'nun siyasi beyanlarını gladio savcısı söylemiş gibi yaptığını ve bakın koskoca italya'nın derin devletini bitirmiş savcı derin devleti bitiren siyasi otoritenin diktatörlüğe yürüdüğünü ve dolayısıyla tayyip erdoğan'ın da ergenekon biterse diktatörlüğe yürüyeceğini ima ettiğini anlatsa büyük örnek olacaktı işte, daha örneğe ne hacet.
akp iktidarıyla birlikte türeyen gazatecilerden(!) olup, akp iktidarı sona erince ne yapacağını çok merak ettiğim akp şakşakçısı zat.
aslı aydıntaşbaş'ın bu sabahki programında sağlam güldürdü yine beni. neymiş efendim, seçimden önce akp'nin oylarının düşeceğini söyleyen meslektaşlarının(!) yüzleri kızarmalıymış.
pes diyorum.
adamın başbakanla ses kaydı çıktı, o da yetmedi, başbakan tarafından canlı yayında çocuk gibi azarlandı; ama yüzü kızarması gerekenler, akp şakşakçısı olmayan gazeteciler diyor.
e haklı tabi bi' yerde. insanın yüzünü kızarması için yüzü olması lazım.
üç kitabı bulunan mustafa karaalioğlu'nun sayıyla 3 kitabı bulunmaktadır. bizim kendisine sayıyla mı verildiğimizi de merak eden karaalioğlu, star medya kurulunun icra başkanı olup, icra takiplerine bakmaktadır. haciz olaylarını çok seven karaalioğlu'nun, hicaz makamına da bayıldığı bilinmektedir.
şayet şeref, onur, haysiyet sahibi bir brown nose ise (ki sanmam, zira bu hasletler olsa, brown nose olmazdı) dün vatan'da mustafa mutlu'dan aldığı ayardan sonra gözüne uyku girmemiş olması gerekirdi. (bkz: http://haber.gazetevatan....;Categoryid=4&wid=102)
çıkardığı programlara sürekli kendi yandaşlarını çıkarıp körler sağırlar birbirini ağırlar durumunu gördüğüm yazardır. diğer gazeteciler karşıt görüşlerden insanları konuşturabiliyoken bu herif bunu yapamıyor.
kısacası cemaat mensubu iktidar şaşakçısı olan zorlama gazetecidir.