Galatasaray 4 yemez dedim yine yedi. Lanet olsun senin gibi yasanında.. 4 tür 4 yiyoruz basariyla gecirdigimiz, 4 sene ustuste sampiyon oldugumuz yillarin acisini cikarmak icin.
mantığı, 'işlerin ters gitmesi için düz gitmesinden daha çok neden vardır' olan kurallar bütünüdür.
örnek;
* belleği ilk takışta yanlış taraf denk gelir.
* kötü performans gösteren bir futbolcu asla sakatlanmaz.
* işiniz ne kadar acilse bilgisayar o kadar yavaş çalışır.
* uyuman gerekiyorsa uyuyamazsın, uyumaman gerekiyorsa uyuyakalırsın.
* denize gideceğin gün yağmur yağar.
* acil bulmanız gereken bir eşyanızı bulamazsınız, aramadığınız ve hiç ummadığınız bir anda karşınızda bulursunuz.
* bankamatik kuyruğunda sıra beklerken sıra tam size geldiğinde atm offline olur.
ve en bilindik örneği ise; otobüs beklemekten sıkılıp sigara yaktığınız anda otobüs gelir.
günlük hayatın çeşitli olaylarında akla gelen yasalardır. örnek olarak:
- bir yere yetişmeniz gerektiğinde minibüs gelmez. gelse bile boş yer yoktur.
- hoşlandığınız kadın en yakın arkadaşınızın sevgilisi çıkar.
- düzenli takip ettiğiniz dergi çıktığı gün tükenir.
Bu pisişik olaylara her ne kadar inanmasamda bende "Karma" olayı yüzünden seviştiğim kızların bir gün beni bulup becereği korkusu oluşturan başlık.. (bkz: Eden bulur aslanım)
eğer "artık lazım değil, hiçbir işe yaramıyor" diye bir şeyi atarsanız, o attığınız şey siz onu attıktan hemen sonra size çok lazım olur, ve o attığınız şeyi veya bir benzerini hiçbir yerde bulamazsınız.
eğer bir işi halletmek için birden fazla olasılık varsa ve bu olasılıklardan biri istenmeyen sonuçlar veya felaket doğuracaksa, kesinlikle bu olasılık gerçekleşecektir.
"ters gidebilecek her şey ters gidecektir."
# bu parola modern teknikte analitik ölçüt olarak 'hataları önleme stratejisi' olarak bilinir.
# olasılık; gerçek sonuçların olası sonuçlara oranıdır. bir olay süreç içerisinde gerçekleşmes ise, olasılığı 0'dır. yani imkansızdır. murphy ise olaya tersinden yaklaşır: kaos düzenden daha olasıdır bu nedenle.
dun yine ornek olabilecek hadise yaşadığım yasadır. belki de değildir ben yazayım gene. eşim hamile ve canı metro istedi ben de alayım geleyim dedim. yok mok dese de gittim. meyva falan alırım dedim. hemen çikolata reyonuna gittim ve metroyu aldım. biraz daha alışveriş yaptım. neyse aldıklarımı poşetledim ve eve geldim. her şey var metro yok. ara tara yok arkadaş. hani marketlerde hafif eğimli yer var oraya bırakıyorlar ya aldıklarını. kesin orada broşürler var ya onun arasına girdi. ama o kadar farklı şey aldım, farklı çikolatalar sakızlar falan.. neden sadece metro lan. esas gerekli olan. en çok istediğim. gittim daha yakın bi yerden aldım geldim metroyu. metronun olmadığını gördüğüm an ki hayal kırıklığım ve eşimin beni teselli etmesi komikti aslında. su an komik geliyor yani.
