eskiden efsane zannettiğim gözümle gördüğümde ise neredeyse küçük dilimi yutmama neden olmuş kuyulardır.
gabar dağı'nın eteklerinde toprak simsiyahtır ve yağlıdır. 30-40 metre aralıklarla ise neredeyse yarım metre kalınlığında betonla kapatılmış noktalar vardır. köylüler şöyle anlatıyor "2003 yılında yabancılar geldi, petrol buldular beton döküp gittiler". "bize ait yeraltı zenginlikleri bir şeylere karşılık ipotek mi ediliyor?" sorusu uyanmaktadır ister istemez zihinlerde. Neredeyse Mehmetçik'in bile operasyon yapma noktasında bu kadar sıkıntı çektiği bir bölgede, belirli grupların belki de haftalarca rahat rahat çalışıyor olabilmeleri de ayrıca düşündürücüdür.