muhtemelen bayezid bu bölümde ölmeyecek. tarihte bahsedildiği gibi savaş meydanından kaçarak Amasya'ya, oradan da iran'a sığınacak.
ancak yılmaz şahin'in artık iyice izleyiciyle dalga geçmeye çalıştığını düşünüyorum. üzerine film yapılacak selim ve bayezid kavgasının en kritik noktalarını 1 - 2 bölümde vermeye çalışıyor. bizde mal gibi kaç bölümdür mihrimah sultan'ın ispanyol aşkdır, yok rüstem paşa'nın yahudi metresidir... sikik sikik pembe dizi malzemelerini izliyoruz.
şehzade bayezid'in şah tahmasp a sığındığı oradan para karşılığı sultana teslim edildiği veya iranda öldüğü yazılıdır.
fragmanda gördüm ok saplanıp ölüyor. salak salak cariyelerin oynaması, cariye atışmalarını çekeceğinize, adam gibi şehzadeler çatışmasını yansıtsaydınız bize.. sezonun bitmesine 2 hafta kala her şeyi ilerletip bok gibi final yapacaksınız eminim. neden çünkü boş beleş cariye sahnesi.. hürrem, mahidevran çektiniz.. süleymanın 5 dakka duvara bakıp içinden konuşması falan harbi gereksiz yerler yüzünden bu son bölümleri bok gibi atlatıp yine bok gibi final yapacaksınız.
şehzade bayezid in ölüm sahnelerinin bizim yanımızdaki boş tarlada çekildiği ve bizim semtin gençlerinin zevkine 50 liraya figüran yeniçerilik yaptığı diziydi. tarihi öğrenmek için değil ama konu itibari ile izlemesi zevk veren bir diziydi. kendini özleticek bir dizi.
not: bir sahnesini bile çekmek için harbi çok uğraşıyorlar adamlar emek veriyorlar bayağı. vinç bile kullanıyorlar çekimler için.
önümüzdeki hafta oynayacak bölümde şehzade beyazıt ın kahpe bir okla vefat edeceğinin gösterildiği dizi. ilaveten* son 3 bölüme girildiğini de belirttiler.
şehzade beyazıt böyle ölmüyor ki ama gerçekte. babasına ciddi ciddi isyan ediyor, isyanında başarısız oluyor ve iran şahına sığınıyor. sultan süleyman da iran şahıyla gizlice anlaşıyor ve pay-i tahttan bir ekip gönderip şehzade beyazıt ı oğullarıyla birlikte boğduruyor.
herşeye rağmen; böylesine kanı damarda durmayan bir şehzadenin pad-i şah olamaması osmanlı imparatorluğu için büyük kayıptır. şehzade beyazıt süleymanın oğulları içindeki en atak, en gözüpek, en cengaver ve en gözü kara şehzadeydi. daha çocukken bile babasına diklenmesinden belliydi.
oyuncular için referans olmuş, para ve emek harcanan, giysilere müziklere en başından beri bayıldığım, kişiler arasındaki bazı diyalogların insani ilişkiler açısından ders veren nitelikte olduğu bugüne kadar yapılmış en iyi dizilerden biridir. eleştirenler de çok olmuştu lakin bunun bir belgesel değil gerçeklerden yola çıkarak hazırlanmış dizi film olduğunu unutmamak gerek.
4.sezonu muhteşem olan dizidir. 123'te şehzade mustafa, 125'te şehzade cihangir, 131'de fatma sultan diziden ayrılmışlardır. hürrem sultan karakterinin son oynadığı bölüm ise 134 olmuştur.
keşke bu efektler, 1080p çekimler, bu replikler ilk sezonlarda da kullanılsaydı. ilk sezonu, son sezonuna oranla çok basit ve yüzeyseldir.
dünkü bölümünde hürrem'in ölümü sonrası gerçekleşen görkemli cenaze ve kanuni'nin derin melankolisi ve yas tutuşu ile dizinin hürrem imajına sağlığındaki hallerine parantez açma babında olumlu yönde epeyce not düşülmüştür.
