muhteşem yüzyıl, yalnızca bu günün değil, türk televizyon tarihinin kuşkusuz en başarılı dizilerinden biridir; senaryosu, rol alan oyuncuların yeteneği, dekor ve giysilerdeki özen, tarihi mekan görüntülerinde kullanılan bilgisayar animasyonları, çekim kalitesi ve daha birçok yönü ile.
dizi bölümlerini izleyenlerin, gerçekleşen olayları yakınlarına anlatımındaki coşku ve heyecana baktığımızda, bu dizinin, seyircisine yaşatmak istediği duyguları ne denli başarıyla yaşatabildiğini de görmekteyiz zaten.
iyi yetişmiş şehzade mustafanın boğdurulması ve sonrasında osmanlı için hiç bir şeyin iyi olmayacağı dizide dikkat çekici tasvirlerle betimlenmiştir. istanbulun üzerindeki karanlık hava şehzadeyi gömdükleri yerdeki bir tek ağaçta yaprak olmaması.
bir bakıma osmanlının sonunu getiren de fatihin halt etmesiyle şehzade boğdurma belasını başlatmasıdır ve dednilebilir ki osmanlı fatihle başlayıp fatihle yıkıma sürüklenmiştir.
zira sonradan gelen şehzade ve padişahların hepsi her an ölüm korkusu yaşayan sinik çaresiz etrafında değerli adam almak yerine kendisine ihanet etmeyecek olması yeterli görülen kadrolarla yönetilmeye başlanmıştır.
son bölümde mantık hatası var. süleyman mustafa öldükten sonra çok üzüldü bağırdı bilmem ne mektubu da hüzünlü hüzünlü okudu, içi kahroluyor eyvallah. ama hala mustafa bana ihanet etti diyor. gerçekte öyle bir mektup var mı bilinmez ama dizide süleyman o mektubu okudu. böyle bir mektubu okuyup da hala ihanet etti diye dolanması bir de üstüne oğlunu da boğdurtması çok saçma. mıstıfa o mektubu boşuna mı yazmış yani?
osmanlı düşmanlarını, gerçek hayatta gün yüzüne çıkartmış dizi. böylece dolaylı olarak kimlerin vatanhaini olduğunu kabak gibi ortaya çıkarıyor. malüm fatih istanbulu fethettiğinde istanbulda yaşayan yerlileri tahliye etmemiş, insanlık yapmıştır ama bugün bu nankörler osmanlıya küfür etmektedir. ne kadar acı diy mi?
örnek vermek gerekirse, kiracınızın aile reisi ölüyor sizde evinizi cocuklarına veriyorsunuz yıllar sonra o cocuklar sizin kızınıza tecavüz ediyor.
belki şehzade mustafa dizideki kadar masum değildi ama isyankar bir şehzade de değildi. zira isyankar bir şehzade olsaydı yeniçeriler bu kadar destek vermişken, hiç durmaz babası kanuniyi tahttan indirmeyi başarırdı.
dizide babasına yazdığı mektup epey acıklıydı.
hünkarım, kalbimin üzerinde taşıycağım bu mektubu muhtemelen siz hiç okuyamıcaksınız zira bu mektubu hakikate ermesini hiç ummadığım bir istakbele yazıyorum arzum dileğim budur. dileğim gerçekleşmez ve bu mektup elinize geçerse bana kıymışsınız demektir.
Ey hünkarım.. Ey canum babam. Bu satırları okuduğunuzu göre siz, kendi kalbinizi söküp attınız..
Bense bu yalan dünyadan göçüp gittim..
bilin ki elinizi günaha buladınız, bilin ki masum bir canı aldınız..
oysa birbirimize söz vermiştik, ben size isyan etmiyceğime and içmiştim, sizde bana kıymıycağınıza... ben sözümü tutdum baba ve zinhar ihanet etmedim, oğlum mehmedin başı hakkı için kızım nergiz şahın başı hakkı için ihanet etmedim, etmem.. fakat siz sözünüzden döndünüz asla yapmam dediğinizi yaptınız.
size bir babanın evladına kıydığı bu zalim dünyayı bırakıyorum. Zira ikbal ve iktidar uğruna babasının canına kast etmiş bir zalim olarak yaşamaktansa..
Bir mazlum olarak ölmeyi yeğlerim!
adım, sizin gibi tarihin altın sayfalarına yazılmıycak belki, hiç kimse zaferlerimden bahsetmiycek, cihana hükmettiğim bir tahtım olmıycak, hatta bir hain, asi bir şehzade olduğumu yazıcak Vakanüvisler, varsın öyle yazsınlar varsın allahın bildiğini kullarından saklasınlar, bir gün gelir mazlumların hikayeside anlatılır.
Belki yıllar, belki de yüzyıllar sonra biri benim hikayemi anlatır, birileri işitir ve öğrenirler hakikati işte o gün mazlumun hakkı mazluma teslim edilmiş olur.
osmanlıyı itin götüne sokan, tarihi yerle bir eden sikindirik dizidir. ulan meğer ne güzel hayatı varmış sultanın, şehzadelerin. yataktan çıkmıyorlar, her yerde halvet oluyor bunlar. ne zaman denk gelsem, ya sultan ya da şehzadelerden biri karıyı götürüyor. pardon karıyı dedim, karıları olucaktı. amk osmanlı bu kadar uçkuruna düşük bir devlet miydi? senarist maşallah diziyi pornoya çevirdi, gelecek bölümde sülümanın şişeye oturup intihar etmesini bekliyorum. zira bu işkence hemen bitmeli, final yapın lan artık çoktan boku çıktı.
kimi tarihçiler şehzade mustafa da masum değildi diyor ama benim aklımın almadığı nokta var. mustafa madem babasına karşı bir suç işlemiş nasıl olur da ölüme bile bile gider? madem tahta geçmek istiyor ve bunun için dümen çeviriyor öldürüleceği kendine söylendiği halde nasıl oluyor da babasının huzuruna gidiyor? bu nokta çok düşündürücü.
şimdiye kadar izlemedim doğru düzgün, geçen hafta olay var dediler diye ailecek mustafanın öldürüldüğü bölümü izledik.
ayyyyy allahımm mahvoldum, boğazıma düğümlendi nefesim.
en son kardeşim isyan ett lann isyan et beee diye bağırırken , annem allahınızdan bulun diye ağlıyordu.
yok daha da izlemem. tarihin seyrini biliyoruz gerçi ama insanın gözüne soka soka dramatize edilmez ki bu kadar.
saruhan sancak bey'i şehzade * mustafa giymiş olduğu son beyaz kıyafetiyle alaaddin ve sihirli lambasını hatırlatmıştır. ancak bir şehzade'ye yaraşır bir kıyafetti *.
iki bölümdür bayağı bir ağlama-hüzün moduna sokan dizi. vesileyle de kadrodaki sağlam oyuncular ile "mış gibi" yaparak oynayan oyuncuları epeyce ayırdetme olanağı doğmuş oldu.
sultan süleyman gibi bir padişahın kendi oğlunu öldürmesinin sebebi rüstem paşa ve hürrem'in şehzade mustafa'yı gözden düşürecek bir kaç hareketiyle olacak iş değildir. sultan süleyman gelmiş geçmiş en iyi padişahların başında yer alıp aynı zamanda da mükemmel bir istihbarat ağına sahip olan padişahtır. aklı başında tarihçilerin de söylediği gibi sultan süleyman bu aylarca bu kararını ince ince elekten elemiştir. ayrıca kendi babası yavuz sultan selim'in babasını tahttan indirme örneğini de göz önüne koyarak bu kararı netleştirmiş olabilir. isyan hazırlığı düşünen bir şehzade, şehzade'nin bilgisi dahilinde yapılandırılmış olan derin devlet. bunun sonucu elbet idam olacaktı.
şehzade mustafa'nın ölümünden sonra şehzade beyazıt ve şehzade selim taht savaşına girdiklerinde şehzade beyazıt yenilerek iran'a yani sultan süleyman'ın ilk oğlunun işbirliği yapma planları düşündüğü düşmana sığınmıştır. lakin beyazıt'ın kaderi abisi mustafa gibi aynıdır. o da boğdurulmuştur.
şehzade mehmed'in emir cümlesinden sonra hadım paşanın '' bir daha validenizi göremeyeceksiniz '' sözünden sonra yavaşça ve çaresizlikle oturuşunun hüngür hüngür ağlattığı dizi. kızı erkeği yok evet.
ayrıca yeniçeri tepkisinin daha geniş bir açıda daha duygulu çekilmesini beklerdim. sanki ocak umursamıyorda 10-15 kişi toplanmış küçük isyancıklar ediyor gibiydi. aynı şekilde mustafa'nın idam sahneside çok dar bir açıydı. tanıtım fragmanındaki daha iyiydi mesela. yönetmen performansı düşüktü. ayrıca berrak'cığım sen mankenlik yap, oyunculuk olmuyor. mahidervan'ın çığlığı ise mükemmeldi. cihangir'i oynayan arkadaş da yetenekli. hep böyle kaliteli işlerde yer alsın. komedi çekse bile kaliteli bir yapımda bulunsun. mesela yedi numara'da oynasın geçmişe ışınlanıp * şaka bir yana hakkatten yükselen bir oyuncu özellikle takip edeceğim oynadığı yapımları tıpkı okan yalabık gibi..
yeniçerilerin ve halkın şehzade mustafa'nın öldürülmesi üzerine rüstem paşa'nın sarayının etrafını sarması üzerine eylemcilerden çapulcular diye bahsedilmesi manidardır.
şehzade cihangir rolündeki tolga sarıtaşın değme oyuncuyum diye ortalıkta gezinenlere taş çıkartan müthiş oyunculuğuyla kendini her bölümde biraz daha kanıtladığı , rolü sadece oynamakla kalmayıp adeta yaşıyor hissini uyandırdığı dönem dizisi .
Gülfemin uzun yıllar sonra hortlaması ve allağıhıhıhımmm buu nasığğğ bir günağğğ demesi bile gülmeyi bırak kahkahalar attırmış bir dizidir.
Şah sultanın ve Hatice Sultanın hesap sorma ağlama şekillerinden eser yok şimdi
Bize şuan menapoza yakın olan ve hünkar seferden dönünceye kadar menapoza girecek olan ve doğru düzgün sevişemeden kocasıda geberecek olan ve yine sık sık terleyecek olan fatma sultan ve onun 32 dişini göstererek hayvan gibi bağırmaları var bu sezon.
Yeniçerilerin mustafayığğğ öldürdüleğğğ diye ağlaması başka bir ironiydi zaten şehzade mustafanın sonunu büyük oranda bu kafası tam oturmamış herşeye isyan ederük yakarük havalarında olan bu yeniçeriler getirmedimi zaten ?
Mahidevranın ağlamalarını surat ifadelerini düşününce bir ara firdevs reyiz gibi yüz felci geçireceğini falan zannettim epey ıkındı ağlamak için..
Son mezar sahnesini hariç tutuyoruz tabi.
Son olarak 4.sezon boyunca bol bol rüyalara doğru yelken açıyoruz sülümanımızla artık kapılar kendiliğinden açılacak mustafalar gelecek ibrahimler haticeler...
Süleymanın sadist hayallerine seyirci olarak bir kez daha maruz kalacağız hep berbaber.
sanki biraz kendine gelmiş dizidir.
önceleri pembe dizi gibi görünse de sonraları atağa kalkıp ihtişam-ı ali osmaniyeyi göstermeyi nispeten başarmıştır.
Su Berrak tüzünatac oyuncuyum diye gezmesin ağlamayı beceremiyor gözleri kırpıp kırpıp duruyor millet haykıra haykıra Mustafa diyo ağlıyor bu kitlendi kaldı. Nur fettahoglunun haykırdıgı sahne şahaneydi neyse ki işkence bitiyor Berrak veda edecek.
