firuze'nin akıbetini merak ediyoruz ey senaristler. adı da geçmiyor artık kadının. geçmesin tabi çok mutluyuz onun o hortlak suratını görmemekten ve tek söylediği " tanrinin eliii "ni duymamaktan. ama neymiş durum bi açıklayın yani.
ibrahim hürrem'in tuzağından ne şekilde kurtulacak merak içersindeyim.
ve de süleyman, sen nasıl yüzsüz birşeysin, nasıl fevkalade laflar ettin hürrem'e ama sormazlar mı adama, bre adam, firuze varken takılmalara doymadın, şiirler gırla gitti o zaman ne ayaktın diye. hay senin aşkına ben.
hakikatlerin kapı aralığından öğrenilmesi durumunu kanıksamıştık tamam da hakikat olmayan en bariz yanlış anlaşılmalara kapı aralığından şahit olup buna inanma durumunu sindirmek imkansız. bu kadar salak yerine koymayın lütfen izleyicileri. *
edit: hürrem'le pargalı son sahnelerde konuşurken, ibrahim hürrem'e " sen neden öldürmezsen sultanımızı, ben de aynı sebepten dolayı öldürmem" tadında bir cümle kurduğunda, lannn ibrahim de mi aşık süleyman'a, cidden aralarında bir şey olduğu durumu doğru mu ki, diye akıllardan geçirmiştir.
Tarihimize yapılan hakaretin filme çevrilmiş halidir. Seferlerden dolayı saray yüzü görmemiş padişahımız Kanuni Sultan Süleyman'ı uçkuruna düşkün biri olarak gösteriyorlar(haşa). izlenmemesi gereken bir dizi.
hürrem sultan'ın tek tel saçının gözükmemesi, namaz kılması anormal olmayan fakat bunu başbakan'ın fırçasından sonra yapmasıyla yalakalıkta tavan yapan dizidir.
başbakanın ünlü fırçalarıyla biraz kendine gelmiş dizidir. dün ki saksocu hürrem sultan, bugün beş vakit namaz kılan kadın oldu. e deve yüküyle para kazanıyorlar, göte gelmemek için yalakalık şart.
Koskoca hürrem sultan'ı başbakan erdoğan'dan korktuğuna inandıran dizi. Recep tayyip erdoğan hakikaten korku imparatorluğu kurmuş. sultan süleyman bile korkmuş. oturmasını değiştirmişler. ayaklarını yere koyardı eskiden artık onlar yok. yer sofrasında oturma pozisyonunda kendisi. maşallah devletlüm.
rte açılımı yaptıkları bölümle gündeme gelmiştir. rte diziye dair birkaç tümce daha söylerse 1,5 saattin en az 1 saatini din sömürüsüne ayırmayı düşünüyorlarmış.
şimdi tespitlerimizi sıralayalım:
1)rte bi diziye baskı yapacak kadar sansürcü-dayatmacı ve dediğim dedik.
2)dizi yönetiminde bi yaranma bi korkma hatta bi dalkavukluk sezilmiştir.
3)benim gibilerde basın özgürlüğü sanat özgürlüğü diye kıçını yırtadursun.eylem meylem yapsın. baskıcılar- dalkavuklar arasında kalmışken.
edit:ilk defa bütünüyle izlediğim dizi. harbiden ilk. annem müptelası. sordum bu din sömürüsü geçmiş bölümlerde zerre yokmuş. yani görünen ciddi bi dayatı ve sansür. üzerine rating kaygılı tırsma sosu...
izlemeye devam anne. seni de kandırıyorlar...
muhtemelen kısa bir zamanda bitecek belgesel değil dizidir. Kendi içinde ki en büyük çatışması hayal ürünü olmasıdır madem hayal ürünü herşey neden kişiler gerçek. Kişiler gerçekse neden kafadan senaryolar yazılıyor. Bunun tek açıklaması paradır. Para için herşey sakız gibi uzatılıyor.
entrikaların çoğunun gerçek olduğu ama abartının tavan yaptığı dizi. saçı, dekolteyi kapatınca entrikaları abartalım demişler resmen. artı hürrem evlendikten sonra namazında, niyazında, başı kapalı, hayır işleyen bir hatun oluyordu. biraz geç kaldılar, sebebi malum.
bu dizi artık meral okay imzasını taşımamalı, çünkü yakışmayacak bir hal aldı. malesef rte olaya el attı... yayınlanan son bölüm izlediğim son bölüm olacak. işinizi doğru yaptığınızı düşünüyorsanız bildiğiniz yolda devam edin, ya da bitirin... bu kadar basit.
başbakanın azarından sonra geçen hafta yayınlanan bölümdeki değişiklikler göze çarpmayacak gibi değildi.
yalnız benim özellikle beğendiğim kısım açık alanda halka "padişahımızın buyruğudur." diye başlayan uygulanacak yasak ve emirlerin sıralanandığı fermanın okunduğu kısımdaki ince göndermeydi. o kısım özellikle uzun tutulmuş ve çok ince bir gönderme yapılmış gibi geldi.
o kısım kasıtlı yapıldıysa kendilerini tebrik ediyorum, tesadüfse de çok hoş olmuş.
sultan süleyman'ın ağır göz kapakları sponsorluğunda çekilen 'muhteşem halvet' dizisinde bu hafta;
+ her sezon düzenli aralıklarla hastalanan, yerli yersiz komaya giren sülü bir badireyi daha atlattı sözlük. cümleten hepimize geçmiş olsun.
+ paragalı'nın hürrem'e söylediği 'sen neden hööönkaaaarımızı öldüremezsen, ben de o sebepten ötürü öldüremem.' demesi üzerine derin düşüncelere daldım. hürrem sülü'ye aşık olduğu için ve eğer sülü ölürse mustafa tahta çıkacağı için öldüremez. peki ya pargalı? yoksa... yoksa...
+ sülü'nün kendine gelmesi için tesettüre girip namaz kılmaya başlayan hürrem belli ki bir çok harem fetişistini hayal kırıklığına uğrattı. ayrıca rte'nin fermanı da yerini bulmuş oldu.
+ hürremciğim o kadar zekisin falan ama halen adam nasıl katledilir çözemedin gitti. pargalı o ayarladığın ninja mıdır, assasing midir nedir işte o adamların oyunlarına gelmez söyliyim. ayrıca adamı inşaata çağırmak ney lan? kafan mı güzel senin?
+ dizide ramazan ayı göndermeleri yapılıyor sözlük. bu da demek oluyor ki pargalının ölümü çok da uzakta değil. çünkü adamın ramazan da öldürüldüğü biliniyor zaten. he ama hayal kırıklığına uğramadım mı? evet uğradım.
+ iyileşir iyileşmez titreyerek hürreme olan aşkını hatırlayan hööönkaaarımız gene şiir okumaya başladı sözlük. bunca aydır hürremin yüzüne bakmayıp onu bunu dehleyen sülü, sen varya seeen...
+ bu arada lütfen her fragmanda galeyana gelmekten vazgeçelim sevgili dudu dillilerim. yok efendim pargalı ne olacak? yok efendim şehzade mehmet ölecek mi? mustafa ne ara ölüyor? buyrunuz size ölüm sırası.
1) sadrazam pargalı ibrahim paşa.
2) şehzade mehmet.
3) şehzade mustafa.
4) şehzade cihangir.
5) şehzade beyazıd. ve bunun sonucunda şehzade selim tahta geçer. bu arada zavallı hürrem oğlunun tahta geçtiğini göremeden ölür. işte böyle...
16. yüzyıldaki en güçlü devlet padişahının hikayesinin, kendisini 21. yüzyılda o padişahın halefi olarak gören bir idareci tarafından* etkilendiği herhalde tek dizidir. elbette ki gerçeklerle birebir örtüşme aramıyoruz, bu noktada ibrahim, mustafa, mehmet ve bayezit in ölümlerine nasıl gelinmiş onu merakla beklerken bu sahneleri hiç görmemek de ihtimal dahilinde olan birşey. ama zaten karaktersel tutarlılığı çoğu zaman yakalayamadığımız türk dizilerinden, bir isyan noktası olarak çıkabileceğini umut ettiğimiz bir yapımın bu kadar hızlı dönüşmesi bence büyük hayal kırıklığı ve tims başta olmak üzere tüm dizi yapımcılarının imajını olumsuz etkileyecek bir durumdur.
bir de, 26 Aralık'ta yayınlanan bölümle ilgili bahsetmem gerekenler var. ya gözümdeki perde ortadan kalktı ya da bölüm senaryosu çok ama çok kötü yazılmıştı.
Önce güzel bir noktayı es geçmeyelim: Genellikle bu dizinin bir dakikalık fragmanında giriş, gelişme ve sonuç sahneleri yer aldığı için diziyi izlemek sadece boşlukları doldurmak için gerekiyordu. ama kritik noktaları görünce özellikle dizi sonunda bir keyifsizlik hali yaşanıyordu, bu bölümde son sahne olacağını tahmin ettiğim fragman görüntüsünün en son sahne olmaması hoşuma gitti.
Gelelim facialara. faciaların çoğunluğu Manisa sarayında yaşandı. şimdi öyle bir saray ki, idama mahkum birisi zindandan kaçıyor, has odabaşına bilgi veriyor, o şekilde saraydan gönderilecek birinin işlemek üzere olduğu bir cinayeti engelliyorlar. ihmallere bakar mısınız; kovulan kişi şehzadenin odasına sızıyor, bunun bilgisi de zindandan kaçan idama mahkum cariyeden geliyor. taşlıcalı ya sorulduğunda da adam bana da diana haber verdi diyebiliyor pişkin pişkin. taşlıcalı dan başlayıp haremini de gardiyanını da kovmayan adam değildir. tabii o dönemde işten atmanın karşılığı kelle almaksa kelleleri gitmeli, böyle şey olur mu ya? şehzadeyi öldürmeye teşebbüs eden hatunun koğuşu yol geçen hanı gibi; diana zaten fantom mübarek, kapılardan falan geçiyor herhalde zınk şehzade koğuşunda, zınk zindan odasında, zınk başka zindan odasında. Böyle şey olur mu arkadaş, hatunu öldürmeye teşebbüs sırasında yakalamışsın, ya başka bir yerinden bir silah çıkartıp birini yaralasa öldürse ne olacak?
sonra saraydaki saçmalık, ya rüstem bu haliyle ibrahim i nasıl aşağı alacak merak ediyorum. koca şehzadeyi iki adam anlaşamayıp nasıl gözden kaçırıyorsunuz ki? tamam olay akışı öyle gerektiriyor olsun ama biraz özenli detaylar planlanmaz mı yahu? sarayda görevli perçem ağa uçurumdan atılıyor, bir allahın kulu da üzerine alsın?
prodüksiyon muazzam, birçok detaya dikkat edilmiş ama bu tarz bariz hatalar üzer, devamı olmamasını diliyoruz.
pargalı'nın taş üzerinde taş bırakmadığı dizidir. o nasıl dövüşmektir öyle. hem adamları doğra hemde sırtından bıçaklan. şehzade mehmette iyice aptal bakışlı çıktı. mustafa derin uykuda hababam sınıfta ki pisiko gibi efendim der gibi uyandı ve gülizarın elindeki piçağı aldı. bravo bravo. o mahidevran ve fidan uyumaya devam etsinler. ve taşlıcalı sorgu sırasında bi piskopat bakış atabildi.hürrem tehlikeli sularda yüzmüyor boğuluyor adeta. gerizekalı kadın, şehzade mustafa'ya suikast planlıyor ibrahim'in üzerine ninja salıyor, birisi de mal suratlı mehmete bişi yapınca kıyameti kopartıyor. resmen kancık gibi bağrıyor kadın meeehkmeet aağğhahaaağ! diye.