türk milliyetçisi olmadığı halde kendilerine türk milliyetçisi diyen bir kesim tarafından seçilmiştir. Zira alperen ocakları vs gibi oluşumlara bakarsanız, kendilerinin türklükten gari her bir şeyde geniş bir hizmet yelpazesi vardır. Zaten içlerinden çıktıkları ülkü ocakları ile de farkları türkçü olmamanın dozajı ile alakalıdır. Birisi türkçü değil, birisi azcık türkçü.
adam öldürmekten yargılanmış ve yanlış hatırlamıyorsam -ki yanılıyor da olabilirm- ceza almış birisi. mhp'yi bazı dönemler daha az faşist olmakla suçlamış siyasi parti lideri.
1980 de, amerikanın çocukları tarafından yapılan darbe sonrasında, 5 yılı 4 m2 lik hücrede olmak koşulu ile 6.5 sene hapiste yattıktan sonra, suçsuz bulunarak tahliye olmuş siyasi lider.
ülkeyi terk etmekle vatan severlik ispatlayan kişilerin sahip çıkıldıgı bir medyaya ragmen, arif nihat asya nın bayrak şiirinin tamamını kürsüden ezbere okumuş liderdir. beni çok duygulandırmıştır.
BAYRAK
Ey,mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kızkardeşimin gelinliği,şehidimin son örtüsü!
Işık ışık, dalga dalga bayrağım,
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
Sana benim gözümle bakmayanın
mezarını kazacağım.
Seni selamlamadan uçan kuşun
yuvasını bozacağım.
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver !
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
Yurda ay yıldızın ışığı yeter.
Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün.
Kızıllığında ısındık,
Dağlardan çöllere düşürdüğü gün.
Gölgene sığındık.
Ey, şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalan;
Barışın güvercini, savaşın kartalı...
Yüksek yerlerde açan çiçeğim;
Senin altında doğdum,
Senin dibinde öleceğim.
Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen !
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim !
arif nihat asya
not: abd başkanı kartır a, "türkiye de bizim çocuklar basardı" diye duyuruldugu medyada sürekli yer alan bu ifade, hiç bir şekil de,yalanlanmamış, reddedilmemiş bir tarih vesikasıdır. kaynak, yalçın küçük ün, sky türk te ki programından alınmadır. ifade, yalçın küçük e aittir.
vakitiyle abd'nin tükiyedeki maşalığını sık sık yapmış, bu uğurda yüzlerce dava arkadaşını ölüme gönderirken kendisi oturduğu koltukta dumanını tellendirmiş, sonra da "herşey vatan için" demiştir. amerikan milliyetçilerinin sözü olan "ya sev ya terket" lafını genç dimaların belleğine kazımıştır. hayatının hiç bir evresinde türk milliyetçisi olmamış, ama milliyetçi takılmış aslında ümmet soysuzluğunu savunmuş birdir. ne türklükle ne de türkçülükle yakından uzaktan alakası olmayan, başkanı olduğu partisinde alenen çerkez milliyetçilği yapan hokkabazın tekidir. türk milliyetçiliğini baltalamak için herşeyi yapan, bu zamana kadar türk mlliyetçiliği ve türkçülük adın hiç bir şey yapmamıştır, üstelik bağımsız olarak seçildiği meclliste 4 yıl boyunca maaş alıp akp'nin +1 milletvekili görevini görecektir.
söğüt şenliklerinde tayyip'in yanında onun yaveri gibi duran, davasını yüzde 80 müslümanlık yüzde 20 türklük olarak gören bir zamanların efsane(!) ülkü ocakları başkanı, büyük milliyetçi(!).
(#2010503) seçim öncesi ermenilerle bir olduğunu iddia ettiği akp' nin adayına, sırf devlet bahçeli' ye olan kininden, nefretinden ve kıskançlığından dolayı oy veren dönek siyasetçi. siyasette tek yaptığı milliyetçilerin oylarını bölmek. böyle yaparak başarılı olabileceğini zannediyor. bravo ona.
eskiden resmi düşüncenin tetikçisi olan, şimdikinin milletvekili. akp ile adının anılmasına şaşılmaması gerekir ya da mhp ile ismi anılsa gene şaşılmaz. hepsi birbirinin aynısı olduğundan bu gibi kişilerin ne yapacağını önceden kestirmek çok zor.
seçim öncesi akp'ya karşı ermeni diasporasından korktukları için bizimle * ile birleşmedi diyen Sivas'ta çok sevilen ve MHP'nin Sivastaki oylarını bölen kişi
gazeteci olma istediğimi ispat etmek için kalabalığı yara yara yanına gidip sorduğum kürt millet vekilleriyle ilgili soruya eliyle doğrama işareti yaparak (*) ben hepsini halledicem diyen yeni milletvekili.*
Muhsin Yazıcıoğlu, 1954 yılında, Sivas'ın Şarkışla ilçesi Elmalı Köyü'nde doğdu. Yazıcıoğlu, ilk ve orta öğrenimini Şarkışla'da, üniversite eğitimini Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nde yaptı.1968'de cemiyetçilik çalışmalarına başlayan Yazıcıoğlu, Şarkışla'da Genç Ülkücüler Hareketi'ne katıldı. Muhsin Yazıcıoğlu, üniversite eğitimi için 1972'de Ankara'ya geldikten sonra Ülkü Ocakları Genel Merkezi'nde görev yapmaya başladı; sırasıyla Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı ve Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı'nda bulundu . Yazıcıoğlu, 1978'de faaliyete geçen Ülkücü Gençlik Derneği'nin kurucu Genel Başkanı oldu.
1980 yılına kadar MHP'de Genel Başkan Müşavirliği görevinde bulunan Muhsin Yazıcıoğlu, 12 Eylül 1980'den sonra MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nda yargılandı. 7,5 yıl Mamak Cezaevi'nde kalan Yazıcıoğlu, bu davadan herhangi bir ceza almadı.
Yazıcıoğlu, cezaevinden çıktıktan sonra, cezaevindeki ülkücüler ve onların ailelerine yardım amacıyla kurulan Sosyal Güvenlik ve Eğitim Vakfı’nın başkanlığını yaptı.
Yazıcıoğlu, 1987'de Milliyetçi Çalışma Partisi'ne (MÇP) girdi ve Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulundu.
20 Ekim 1991 Milletvekili Genel Seçimlerinde, Refah Partisi (RP), Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) ve Islahatçı Demokrasi Partisi'nin (IDP) oluşturduğu ittifak bünyesinde milletvekili adayı olan Muhsin Yazıcıoğlu, Sivas'tan milletvekili seçildi.
Yazıcıoğlu, 7 Temmuz 1992'de, "içinde bulunduğu partinin siyasi anlayışıyla uyuşamadığı" gerekçesiyle 5 milletvekili arkadaşı ile beraber MÇP'den ayrıldı.
Muhsin Yazıcıoğlu, 29 Ocak 1993'de, MÇP'den ayrılan bir grup arkadaşı ile beraber Büyük Birlik Partisi'ni -BBP- kurdu ve partinin Genel Başkanı oldu.
24 Aralık 1995'te yapılan erken genel seçimlerinde ANAP-BBP ittifakından 20. Dönem Sivas milletvekili olarak yeniden parlamentoya giren Yazıcıoğlu, 28 Şubat'da ANAP'tan istifa ederek, BBP'ye döndü.
Muhsin Yazıcıoğlu, 26 Nisan 1998'de yapılan 3. Büyük Kurultay ve 8 Ekim 2000 tarihindeki 4. Büyük Kurultay'da tekrar BBP Genel Başkanlığına seçildi.
Halen bu görevi sürdürmekte olan Muhsin Yazıcıoğlu, evli ve iki çocuk babasıdır.
An itibariyle meclisimizin milletvekillerinden biridir.
devlet yapımızın yanlılığı, hukukumuzun işlemezliği, özgürlüklere kapalılığımız bu kadar had safhada olmasa çoktaaaan yargılanıp, tutuklanması gereken bir insan daha meclise girdi...hayırlı olsun.
bi de hala kalkıp, demokrasiden özgürlükten bahsetmiyo mu gerçekten komik oluyor kendisi.