Bizler tarihin ortanca çocuklarıyız. Bir amacımız ya da yerimiz yok, ne büyük savaşı yaşadık ne de büyük buhranı. Bizim savaşımız ruhani bir savaş, en büyük buhranımız hayatlarımız.
Burada yaşayan en güçlü ve en zeki erkekleri görüyorum. Bu potansiyeli görüyorum ve hepsi heba oluyor. Lanet olsun, bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor, ya da beyaz yakalı köle olmuş. Reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşinde. Nefret ettiğimiz işlerde çalışıp gereksiz şeyler alıyoruz.
fazla dürüstlüğün cezasız kalmaması. çok doğru konuşulduğunda çaresizlik umusuzluktan dolayı doğru olanı herkesin dışlaması... aslında vicdanlar kabul etmiyor içten içe üzülüyor ama o vicdandaki ses minimuma çekiliyor, o da sahte bir rahatlık hissi yaratıyor, mirim...
bir şeyi satın alma amacı dışında amaçsız bir yaşam sürer. kitap hiçbir yüzyılda bu kadar yaygın değilken buna rağmen okunmaz. kitap sahibi olmak eskiden bir statü simgesiydi beyefendiler, hanımefendiler..
gevşeklik, lakaytlık, nankörlük, kaypaklık, vurdumduymazlık, utanmazlık. ön yargı, karalama aşağı çekme, çamur atma linç etme. emrivakilik, karşısındakine tahakküm etme, acımasızlık, yapmacık yapay ve suni davranışlar.
üstünlük taslamak, bencillik, ben merkezcilik, ukalalık, saygısızlık. kural tanımama, alaycılık, gösteriş yapma, hava atma, caka satma. yanar dönerlik, döneklik, adam satma, arkasından konuşma ve yüze gülme.