şarkılarını zaten çok basit bulmuşumdur, tarzlarını da sevmem. bir de şarkılarının beyonce'nin şarkılarına benzediğini (!) duyduk tam oldu. gotik özentisi bir grup, solisti kliplerde sara krizi geçirir gibi hareketler yapıyor.
geçtiğimiz yıl kasımpaşa'lılardan dayak yemiş müzik grubu. geçenlerde röportajlarında gördüm bu detayı. futbolla ve tribünle alakalıyımdır, dolayısıyla geçen yıl yaşanan bu olayıda duymuştum. bir müzik grubu üyelerine bjk taraftarı sanılarak saldırılmış falan, bunlar model'miş meğerse. *
şarkılarına gelecek olursak, yani işte iyi hoş, dinlenir. iyi hoş da, heryerde bunların şarkılarını duymaktan bıktım usandım, ayar oldum iyice. böyle saman alevi gibi bir anda parlayan gruplar çok fazla çıkış yapamıyorlar daha sonra, bu arkadaşların akıbeti iyi olur umarım...
eğer piyasada süper abartılan şarkılarıyla değerlendirmiş olsaydım pek olumlu olmazdım ama albümün hepsini dinledikten sonra olmuş dedirtiyor bu grup. makyaj çok hoş şarkı olmuş. çürüsün gelinliğim çok farklı olmuş. pembe mezarlık bence pek olmamış yani diğerlerinin yanında benim için sönük. değmesin ellerimiz basit ama çok etkileyen ve sıkmayan melodilere sahip bir şarkı. buzdan şato hepimizi anlatan bir şarkı falan filan. genel olarak gayet iyiler bence. fatma turgutun sesi çok başarılı. ilk çıktıklarında çok hakir gördüm ne yalan söyleyeyim, tikky kız müziği olacakmış gibiydi. ama her kesime hitap edebildiler. başlangıç güzeldi, devam eder umarız.
grubun çok başarılı ve kaliteli bir iş çıkarttığı aşikar. bunu, ortalama bir dinleyici fatma turgut'nun sesindeki sıradışılığa bağlama eğilimindedir. ki bu ortalama dinleyici kavramına çoğu radjo dj'i de dahil. varsa yoksa fatma turgut'un sesinin harikalığından bahsediyorlar zira kendileri. arkada çok sağlam bir müzikal birikimi ve allah vergisi bir yaratıcılığı olan müzisyenlerin olduğu zaten gündeme gelmez pek.
fatma turgut hakkında yazmak istiyorum entrynin bu noktasından itibaren ama biraz çekincem var açıkçası. anlatmak, anlaşılmak ziyadesiyle zor. ancak boşver ya! içimden geleni yazamayacaksam bana ne sözlükten di mi?
biliyorum bütün genellemeler yanlıştır ekolü var. ama genelleyeceğim. fatma turgut güzel bir kadın değil. hatta daha da hödükçe anlatmam gerekirse: çirkin bir kadın. neye göre kime göre ekolü de apartta bekliyordur ama yapacak bişi yok. ve güzel olmaması muhtemeldir ki canını çok sıkmıştır, sıkıyordur. ama bencil bir şekilde ben, fatma turgut gibi güzel olmayan kadınların müzik camiasında olmasını istiyorum. erkek millet güzeli sever, şımartır ne yazık ki. ve fatma gibi kadınları pek el üstünde tutmazlar. kolay ihanete uğrar bu önemli insanlar. hemen bıkıveririz onlardan. nihayetine baktığımızda ise, içi dolu, güzel ve kaliteli işlerin de -aksi de az biraz vuku buluyordur tabi ama- genelde bu kadınların beyninden, elinden, ağzından çıktığını görürüz. hepimiz eğlenmeyi, dans etmeyi severiz belki ama hemen hepimizin gönlünde şöyle bi kalbimizi titreten hikayesi olan bir şarkı vardır. kadın şarkıcılar arasında da bu sınıfa giren şarkıları yazan kadınların çekici kadınlar olmaması tesadüf değildir diye düşünüyorum.
fatma tugut çok alımlı, çok güzel bir kadın olsa idi, çok şımartılsa idi bu şarkıları yazamaz, bu derinlikte seslendiremezdi sanırım. genelin güzel diye nitelediği aylin aslım'a bakıyorum, özlem tekiN'e, amy lee'ye bakıyorum. yok! olmadılar, olamadılar bi türlü. bi çıktılar sonra yaptıkları pek kaliteli işler değildi.
şebnem ferah, fatma turgut, amy winehouse... siz aslında çok güzelsiniz.
grup üyelerinin dj olduklarını düşünmeme sebep verdi gerçekten, koskoca müzisyen nasıl atlar böyle ayrıntıyı hiç anlamıyorum, gruba ilk başta sempati duymuştum melodileri filan hoştu ama şu klibi izleyince cidden yani daha ne çalıntı şarkılar bekliyor bizi acaba düşüncesiyle kafayı meşgul etmemek elde değil.
gelen açıklama daha beterdi nasıl olsa yeni kliple unutulur diyebilecek kadar acemi müzisyendi can temiz, unutulmuyor ama bu benzerlik kimsenin aklındanda kolay kolay çıkmaz.
yerinde olsam müziği arakladım derdim adam gibi itiraf ederdim, çünkü çalmışın abi belli bir şey yani, yok unutulur yeni kliple demek hemde grubun hit şarkısı için gayet ergen, yüzeysel ve bencilce bir açıklama.
çalıntı şarkı iddiasıyla karalanmak istenen caanım grup. öncelikle grupla ilgili olarak: Fatma ablamızın sesine laf söyleyemiyorum. harika bir vokal. bassçı can abimiz. adaşım lan! Ayrıca çok acı çekmiş belli. değmesin ellerimiz'i o yazmış. Nasıl bir acıdır ki o sözleri yazdırır? çok fena çok. geri kalan üyeler de güzel. Gitarın bir falsosu yok. bateri atakları falan güzel şarkılarında.
Şu çalıntı şarkı olayına gelince. Bir insanın kalbini kırmak çok kolaydır; ama o kalbi tekrar onarmak zordur. ellemeyin ulan! Uzunca bir aradan sonra sikko olmayan türk rock grubu çıkmış. ellemeyin. ayrıca aşkı, ayrılığı felanı filanı daha "normal" anlatıyorlar. yani ne bileyim asıl anlatılmayan şeyleri anlatıyorlar. heba etmeyelim güzelim grubu.
sekiz ay evvel sabaha karsı üçte telefon çalar ve Dunyanın en yumuşak en riyakar sesi bizim bir şarkımız var biliyormuydun der.ilk defa dinletir. Sarkiyi...düşünürsün yaşadığımız bu kadar düz dolandirilmadan ancak bu kadar anlatılır."ah ne zormus bitsin demek hala severken seni.dudaklarını opmemek bir yabancı gibi "bogazin dugumlenir,midene yuruklar oturur. sonra her duyduğunda allak bullak olursun. Birileri, "ay bu şarkıya bayılıyorum, ay bu parça benim " dediginde icinden hayir bilmiyorsun o sarki sadece ikimizin der sahiplenirsin.Sekiz ay sonra birileri çıkar şarkı " çakma" der. Düşünürsün adamda hislerde cakmaymis zaten.
Bu kadar olumlu mesajı görüp şaşırdığım başlıktır.
Ulan birtek benmi ayar oluyorum şunlara? Son yıllarda gördüğüm en vasat,en şekilci en ticari türk rock( elim gitmedi ama neyse yazalım,onlar öyle tanımlıyorlar,tanımlasınlar.) grubu.
Yahu solist desen iş yok.Melodiler desen vasat.Canlı performansa hiç girmeyeyim.Nasıl dinleniyor bu grup hala anlamıyorum?
Rock bar da görsem kaçarım. Rock müziğin de bir ağırlığı var ak.Her gelen ''rock yapıyorummm hadii bütün liseliler ergenler bakın elimde gitar var kafa sallarız havalıyız haydi bakalımmm değmesinnnn ellerreemeeezzz hep beraber evribadii puçyor hends ap indi eir''
öncelikle şunu söylemeliyim: iyiyiz. vücudumuzdaki çeşitli morluklar ve ezikler dışında hiçbir problemimiz yok. ortopedist kuzenimi de aradım rapor verdim tehdit oluşturacak bir durum da yok. dakika dakika rapor alıyor benden zaten. kırık-çıkık, kısaca risk oluşturan hiçbir durum yok. yani telaşlanmanızı istemiyorum.
şimdi olayı anlatmaya geçiyorum:
yaklaşık iki saat önce, davulcumuz aşkın, vokalistimiz fatma ve ben galatasaray'daki stüdyomuzda kayıtlarımızı bitirmiş eve doğru yola çıkmıştık. gayet neşeli ve heyecanlıydık. istiklal'deki mc donald's ın oraya geldiğimizde yaklaşık 50-60 kişilik bir kasımpaşa taraftar grubu "beşiktaş ananı sikmeye geldik!" şeklinde bağırarak caddede yürüyordu.
o noktadan sonra gelişen olaylar nasıl gelişti inanın çok net analiz edemiyorum. ön sıradaki 4-5 kişilik bir grup arkamızda artık bir beşiktaş'lı mı gördü, yoksa benim altımdaki siyah-beyaz eşofmana mı takıldılar bilemiyorum.
bakın arkadaşlar abartmıyorum, en az 50 tane gözü dönmüş adam, size şu an tarif edemeyeceğim bir şiddetle bize vurmaya başladı. inanın ağzımızdan ne tek bir kelime çıktı, ne adamlara bir bakış attık. sadece üzerimize öldürmek için gelen 50 tane adam gördük.
öldürmek için vuruyorlardı arkadaşlar. insan evladı, bırakın insan evladına, önündeki boş kutuya bu hırsla, bu kuvvetle vuramaz.
arkadaşlar, hepsini geçtim. biz iki tane adamız. evet buraya kadar bile "insan" olanın aklı almıyor. yanımda 1.55 boyunda 45 kilo bir kadın var. aklınız, dimanız alıyor mu a dostlar?
ne "abi bizim bir alakamız yok" demeye takatiniz var, ne de bunu duyacak adam. ortada durumu fark edecek ne bir polis var, ne de onların biz ölmeden bizi kurtarmasına yetecek zaman.
ben fatma'nın üstüne kapaklanmış kaçırmaya çalışırken, tam birileri dolu bir bira şişesini aşkın'ın sırtında patlattığı sırada mc donald's dan insanlar bizi içeri çekti, ben fatma'yı yaka paça içeri fırlattım ve kapılar kapandı.</span>
arkadaşlar eğer bizi kurtarmasalardı, size teminat veriyorum ölmüştük. hiç şansımız yoktu. inanın durumun şokuyla abartmıyorum. ben kimsenin kimseye böyle vurduğunu görmedim hayatımda. ben böyle bir şeye tanık olmadım.
şimdi, eminim şu ana kadar bir çoğunuz yapmıştır, ama kendinizi benim yerime koyun.
istiklal caddesi.
istanbul.
2010.
saat 22:30
3 genç
üzerimizde provakatif hiçbir kıyafet yok.
ağızlarımızdan çıkan tek bir kelime yok.
o tarafa bakmıyoruz bile.
beşiktaş'lı bile değiliz anasını satayım!
ben takım tutmuyorum, maç bile izlemem ben!
50 tane gözü dönmüş adam yalnızca saf bir nefretle öldürmek için size vuruyor.
yanınızda canınızdan çok sevdiğiniz 1.55 boyunda 45 kilo bir bayan, sizin kalçanıza, göğsünüze, bacaklarınıza, kafa tasınıza, her yerinize gelen öldürmek amaçlı ve zaten ölümcül darbelerden nasibini almasın diye kapaklanmış sadece "abi bizim alakamız yok!" diye bağırıyorsunuz.
ve sonra tesadüfen bir kaç kişinin sizi açık kapıdan içeri çekmesi sayesinde canınızı kurtarabiliyorsunuz.
benim yerimden düşünün.
şimdi beni bu insanları sevmeye kim ikna edecek?
beni bu "güzel" ülkenin "güzel" insanlarını sevmeye kim ikna edecek?
bu insanlar ezilmesin diye eylem yapmam için beni kim ikna edecek?
sevdiğimin istanbul'unu temiz tutmak için ben motivasyonu nereden bulacağım?
ben bu ülkeye neden emek vereyim?
ben, bu insanların teker teker, istisnasız, sorgusuz sualsiz katledilmesine neden karşı çıkayım?
bırakın bana, "aslında onu oraya getiren şartları tartışmak lazım," ayaklarını.
sen orada değildin. orada ölmek üzere olan bendim, ben. sebepsiz yere. yok yere. ben müzisyenim. ben albüm kaydediyorum. ben üniversite öğrencisiyim. ben 23 yaşındayım. ben hiç suç işlemedim. ben kimseyi kışkırtmadım.
bana bu insanların neyini savunacaksın?
ben neden bu insanları öldürmek istemeyeyim?
bana bunu açıklayın.
ben neden bu insanların benimle eşit olduğunu düşüneyim.
neden yaşama hakları olduğunu savunayım?
işte ilkin böyle düşündüm. aslında hala da biraz böyle düşünmüyor değilim.
her şeyi bırakıp kaçmak istedim sadece.
hiç kimse hiçbir şey için değmez dedim.
hele bu ülke. hele bu insanlar.
bırakın bana "geri bıraktırılmış" ayaklarını, dedim.
onlar bu ülkedeyse ben de bu ülkedeyim.
ben onlardan çok daha fakir büyüdüm.
ben onlardan çok daha fazla ezildim. bunları kuşkusuzlukla söyleyebilecek kadar sert geçti çocukluğum benim.
bu insanlar daha geçen günlerde, şehit anneleri için imza toplayan adamları dövdüler. evet yine kasımpaşa taraftarları.
bugün rastgele 3 genci öldürmek istediler?
biz bir grup genç olarak, çok ciddi çevreci-aktivist bir hareketin teorik altyapısını oluşturmakla meşgulüz şu aralar.</span>
şimdi beni devam etmeye kim ikna edecek?
bu insanlar için çaba sarf etmeye beni kim ikna edecek?
ama işte!
bunları yazarken bile kendime inanmıyorum.
çünkü eminim, yarın bin katı hırsla sarılacağım o projeye. bir istiyorsam bin istiyorum şimdi. sebebini bilmiyorum ama öyle. içimden öyle geliyor işte!
gece gece kafanızı şişirdim.
sadece neyle karşı-karşıya olduğumuzu, neyi değiştirmeye çalıştığımızı en çıplak gerçekliğiyle karşısında nefes alırken görmüş birinin birinci ağızdan düşünceleri bunlar.
şimdi iyi sayılırız. biraz kas gevşetici, ağrı kesici aldık.
vücudumun her tarafı mosmor, ezik ve çürük içinde.
sevgiler.
mor.
can temiz.
--- alıntıdır ---
"... şimdi beni devam etmeye kim ikna edecek?
bu insanlar için çaba sarf etmeye beni kim ikna edecek? ..."
Yalnızlık senfonisini ilk dinlediğimde sertab gibi girdi sandım ama sertab'ın yarısı kadar dikine çıkabildi. Fakat şu bir gerçek şarkının hakkını vermişler, gitarlar çok güzel oturmuş. Tabi bu söylediklerim aranjesi yapılmış stüdyo kaydı için geçerli, canlı performans videolarında aynı tadı bulamadığım gruptur.
Pembe mezarlık adlı şarkısını ezbere bildiğim dinleye dinleye bıkmadığım tek şarkıdır
şarkının şu sözlerinide yazmadan geçemiyeceğim
affet bu gece ölmek istedim.
pembe bir mezarlık olmak istedim.
karanlığı elimle bölmek istedim. seni çok özledim.
çok istedim bu gece kendimi asmak. ellerimle kendi mezarımı kazmak. elimden gelen oturup evimde; sana şarkılar yazmak.
değmesin ellerimiz dışında dişe dokunur bir şarkısı olmayan , müzik sektöründe tutunmak için bunun gibi bir kaç şarkı daha yapmaları gerektiğinin farkında olmadan aynı şarkıyı ısıtıp ısıtıp bize dinlettiren vasat grup.
bütün müzik kanallarında her saniye oynuyor bu klip. ezberledik artık . ayrıca ıq su düşük tiki kızların da yeni merak sardığı gruptur.