bazen o lanet camı açamayan insandır.
kendisine minibüs ahalisi tarafından bir görev verilmiştir. ancak o cam, şeytan minibüs şoförü tarafından açılmasın deyu sabitlenmiştir. kahraman adayı gencimiz camı açmak için hamle yapar ve fakat adi cam hiç renk vermez. akabinde vakur gencimiz; "ilk seferde zorlayıp cama zarar vermiyeyim diye gücümün tamamını kullanmadım" edası ile minibüs ahalisine hafifçe gülümser. bu sefer abanır ebesinin camına. ve fakat nafiledir gayreti, o cam açılmaz, açılmayacaktır. bu esnada hain ve gaddar minibüs şoförü bıyık altından gülümsemekte ancak camın aslında sabitlenmiş olduğunu söylememektedir.
cama yenilen gencimiz, verilen görevi başaramamanın verdiği eziklikle çatlayan bir ses ile; "incek var" diye kaptana seslenir ve arkasına bakmadan, gözyaşlarını kalbine akıtarak uzaklaşır.
(bkz: bi psikolog adresi verecek var mı)
yanında oturdugu camı tapulu malı gibi gören, burnu havada en gıcık olunası ınsandır. Otobüsün içindeki hava asla onu rahatsız etmez, hatta otobüsün içi gayet havadar gibi davranır. Artık havayı neresinden alıyorsa..
- hanımefendı içerisi cok fena oldu, şu camı acar mısınız?
+ ayy off ya hep de bana denk gelır ama.. pöf acamam ki yeni fön çektirdim yanee,başımı da ağrıtıyooo, hem neden öndeki açmı..
- tamam hanımefendi kesin, abim be şu camı acsana.
* açayım kardesım, ne demek.
- haa yaşa yaa, sağolasın.
+ yane ben de açardım da, migren var biliyor musun.
- suss Allah cezanı vermesin, sus.. *