ırkçılıkla karıştırılan kavram. pkk'nın yaptığı terörü, ermeni lobisinin dünyada yaymaya çalıştığı soykırım yalanını kınayan herkese faşist gözüyle bakılıyor ve daha kötüsü bunu milliyetçilik olarak dile getiriyorlar.
"En değersiz gurur, milli gururdur. Bu, onunla gurur duyandaki bireysel özelliklerin yoksunluğunu ele verir çünkü insan neden milyonlarca insanla paylaştığı bir özelliğe tutunma gereği duyarbilirki başka türlü? Dikkate değer kişisel niteliklere sahip olan, sürekli göz önünde bulundurduğu ülkesinin hatalarını açıkça görebilecektir. Ama dünyada gurur duyabilecek hiçbir şeyi olmayan her zavallı aptal gurur duyabilmek için son çare olarak ait olduğu ülkesi ile gurur duyar."
başka milletleri tanımamak veya saygıdeğer bulmamak anlamına gelmez.
elbette başka milletlere de saygı gösterilir ve başka milletler de ciddiye alınır, herkesin insan olduğu bilinir çünkü.
yoksa neden bugüne kadar bu derece vergiye bağlanmış milletler oldu ki, hem bizim tarihimizde hem de diğer bazı güçlü devletlerin tarihinde?
bakınız ne dedim: "diğer bazı güçlü devletler".
demek ki birkaç güçlü devlet olmuş tarihte, ve hâlâ var, gelecekte de olacak.
"güçlü" varsa o zaman "güçsüz" de var demektir. bu da; tabiatın şu meşhur orman kanunlarının, maalesef ki istesek de istemesek de yaşanacağını gösteriyor.
yanlış mı?
peki böyle bir gerçeklik varken ve ayrıca devletler yüzyıllar içinde "güçlü" iken "güçsüz" konumuna gelebiliyorlarken, acaba niçin "kendi ailesini korumak ve güvence altına almak" gibi normal bir davranış olan korumacı hareket millete uygulandığında çoğumuz tarafından tu-kaka ediliyor?
mevzu sadece "kendini korumak" gibi, "kendi ailesini korumak" gibi, "kendi işyerini/işletmesini korumak" gibi; "kendi milletini korumak"tır. başka bir şey değildir.
millet kelimesine takılanlara ise kelimeyi bugünkü türkçeye çevirmelerini tavsiye eder; hatta kendim çeviririm, zahmet olmasın:
bizler de her ülkenin kendi vatandaşları gibi; kendi yaşadığımız ülkenin sınırları içerisinde bulunurken; bu ülkenin gerçekliklerini birebir yaşayan ve hatta istesek de istemesek de diğer ülkelere karşı temsil eden bir topluluğuz. halkız. toplumuz. birliğiz. bu durum; içimizdeki "etnik köken" varlığını ezemez ve yok edemez. etnik köken başka, bir ülkenin vatandaşı (ve dolayısıyla o ülkenin toplumu/halkı/milleti) olmak başkadır.
bu durumda; türkiye isimli ailenin bireylerinin korunmasına ve güvence altına alınmasına dair görüşlerin "milliyetçilik" kelimesiyle ifade edilmesi ve savunulmasında bu derece korkunç ne var ki? atatürk bilmiyor muydu benim bu anlattıklarımı?
--spoiler--
milliyetçilik kendini teşhir masasında görebilmektir. doğruyu ve yanlışı görüp hastalığı tedavi etmek için neşterle irinli bölgeyi temizlemektir.
--spoiler--
cümle tam olarak bu değildi ancak aklımda kalan şekli budur. yani birilerinin zannettiği gibi pislikleri gizlemez aksine pislikleri tespit eder ve düzeltmeye çalışır. onun mücadelesini verir milliyetçi. ha hala ırkçılıkla karıştıranlar yok mudur? vardır elbet lakin ne yapalım. onlar daha çok beyinlerinde başka milletin özlemini çektiklerinden bizim milliyetçiliğimiz gözlerinde ırkçılıktır. yorulduk biz bunlardan. behice boran'ın miraslarından. anlamak istemeyen beyinlerden.
milliyetçilik ülkemizin en önemli hastalığıdır ve genelde vatanseverlikle karıştırılmaktadır.insanın nasıl bir pisliğin içinde yaşadığını anlamasını engeller. genelde dünyadan bihaber, insan ilişkileri zayıf ve tekil olarak kendini aşağı gören insanlar tarafından benimsenmektedir.
millet sevicilik.
milletiniz ölü ise ölü sevici olarak lanse edilip, sapkın olarak nitelenebilirsiniz.
milliyetçilerin tu kaka çağını getiren zihniyet, milletleri bir kaşık suda katleden zihniyettir.
çok yaşa türk milleti.
sanıldığının aksine, ülkeyi sevme değil, durağan bir ideolojidir. faşizmin az solunda yol alır, fakat eninde sonunda faşizme evrimini tamamlar. dünyada yanında ırkçılığı getirmemiş hiçbir milliyetçi hareket yoktur. devletin insanları kullanması için dinle beraber kullandığı en büyük silahtır. baya basite indirgersek, villada oturanların gecekonduda oturanları ölüme göndermek için kullandıkları araçtır diyebiliriz. bir de insanlara devletin toplumdan önce geleceği gibi saçma sapan, gerici bir düşünce empoze eder. bunu da eğitim ve medyayla sağlar. ilkokuldan beri kemalizm ile ilgili dersleri almanızın sebebi ne zannediyorsunuz? tabi ki amaç boyun eğen koyunlar yetiştirmektir. medyanın nasıl kullanıldığını da anlatmama gerek yok sanırım.
eninde sonunda faşizme evrilecek olan ideolojidir. tarihte sonradan faşizme ve onun sonuçlarından biri olan ırkçılığa dönüşmemiş hiç bir milliyetçilik akımı yoktur.
özellikle hitler vakasından sonra, 30-40 yıl önce avrupa'da ciddi tepkiler gören, savunucuları azalan, savunduğu partiler zayıflayan bir fikir sistemi iken, 21. yüzyılın başından bu güne 10 yılda ciddi anlamda tırmanışa geçmiş, zaferler kazanmaya başlamış, yok edilemeyecek kitle ideolojisi. dünyanın iyiye değil kötüye gittiği, kaynaklarının her geçen gün azaldığı günümüzde; enternasyonal zırvalıklardan, hümanizm gibi zavallıca içi boş kavramlardan daha geçerli bir ideolojidir, ve her geçen gün artacaktır, artıyor da. enternasyonallerin yandan yemiş manifestolarına dayanarak ortaya attığı komik iddialar ve şu ana kadar hayatındaki tek başarısı burada altı-yedi kelimelik cümleler yazmak olan veletler, milliyeçilerin nezdinde bir hiçtir. adam milliyetçiliği saçma buluyor- ki kendi görüşüdür, olabilir- sonra da çıkıyor hayatı boyunca hiç çalışmamış bir yahudinin bilimden zerre nasiplenmemiş fikirlerinin veletliğini yapıyor. olaya bak.