bahçeli zamanında "türk islam" tarzı milliyetçilikten kopup, ergenekon-faşist bir ifadeye doğru evrilen bir söylemi benimsemiştir. Bu yeni söylem, geleneksel tabanın koparak, seçimlerde akp'ye destek olması ile sonuçlanmıştır. Son 5 yılda partinin politika ve tavrı, riskli dönemlerde pasif ve geleneksel kavga temelli ülkücü çıkış yerine nispeten sağduyulu, ancak iç politikada itibar yükseltici olduğu düşünülen olaylar ve bunların etkileri üzerine nobran agresif tepkiler biçimindedir. Uzun vadede, tabanı eriyen ve söylemi chp'ye ve elit faşistlere yaklaşan bir marjinal parti hüviyetine bürünecek, bu tablo karşısında bölünme ve yeni birtakım siyasi oluşumlar cereyan edecektir. Muhtemelen faşist ve agresif kanat ayrılarak ulusalcı neo ergenekon tarzı bir siyasi harekete konu olacakken, yeniden türk islam sentezine atıfta bulunan ılımlı kanat, merkez sağda alternatif aktör olma rolüne soyunacaktır.
konuşurken ne tonlamayı ne ilgi çekmeyi ne de güzel cümleler kurmayı başaran bir genel başkana sahip olan; çağımızın hastalığı milliyetçilik dışında savunduğu hiçbir değer olmayan bir partidir.
üzerinde derin analizler yapılması gereken bir parti. sadece milliyetçilik üzerinden değerlendirmek bu partiye oy verenleri ve onları anlamamızı zora sokar. bu nasıl bir partidir ve nasıl bir seçmeni vardır ki oy oranında seçimden seçime yaklaşık yüzde onluk bir med cezir olur. bir seçimde bu partiden uzaklaşan oylar nereye gider ve ne olur da bir sonraki seçimde geri döner?
mhp üzerinden bu analiz gerçekçi bir şekilde yapılırsa, türk insanının oy verme konusundaki hareketliliği, etkilenme sebepleri de daha iyi anlaşılabilir.
milli düşünceleri vardır.
türkiye türklerinden düşüncesini benimseyen bir partidir.
dünyadaki en üstün ırkıda kendi ırkı olan türk ırkı diye tabir etmektedir..
ülkemizde her ne kadar kürtleri sevmeyen kişinin sayısının çok olduğunu düşünsekte , mhp adlı partinin oyları gerçekten çok düşüktür..
70'lerde * türkiye'nin komünist rejime geçişi ve moskova eksenli bir politikaya kaymasından endişe eden batılı devletlerin * desteklediği siyasi partidir. batılı devletler için türkiye'de güçlü ve komünistlerle (!) çarpışacak olan faşist bir parti gerekliydi. çünkü komünizmin panzehiri faşizmdi. ancak darbe sonrası faşistler de komünist düşmanları (!) gibi işkence tezgahlarından geçmekten kurtulamadı. * gel gelelim gün geldi komünizm yıkıldı ve mhp'nin de son kullanma tarihi doldu. kullanılıp bir kenara atılan mhp'de de değişim vakti yaklaşırken, batı yenilenen stratejik bakış açısına, amaçlarına uygun yeni bir faşist parti bulmakta zorlanmadı "dtp". mhp bugün teröre destek veren, emperyalizmin yeni kuklası dtp'den * daha faşist değildir. türban sorununda akp'ye destek veren mhp, chp'den bile zaman zaman daha demokrat bir çizgidedir. alevilere açılımda bulunmaya çalışan, son yerel seçimlerde ermeni asıllı belediye başkan adayı gösteren mhp'nin çabası, kızgınlığınızı, kırgınlığınızı ve siyasi görüşünüzü bir an dondurup baktığınızda az da olsa takdiri haketmiyor mu? belki mhp'nin bu çabası da boşa çıkacak, yeniden daha aşırı bir parti olacak. ancak aşırılıklarını aşmaya çalışan bir partinin bu kadar sert eleştirilmesini kabul edemiyorum. doğru yapılan siyasete prim tanımazsak, bu siyasetin karşısında duvar gibi durursak yarın şiddetten nasıl yakınmaya hakkımız olabilir? 2009 yılının türkiyesi'nde mhp'yi hala 70'lerin olaylarıyla, siyasetiyle değerlendirmek mhp'nin zamanında uyguladığı şiddet ve siyaset kadar kincidir.
türkiye cumhuriyetinin cehape den sonraki en köklü partisidir.fkirleri,öğretileri hala sımsıcak geniş kitlelere ulaştırılır.40 yıllık siyasi hayatı boyunca en çok ilgi çeken ve en çok tartışılan parti olmuştur.bizler onunla gurur duyuyoruz.o bizim için sadece bir parti değil bir okuldur,onurlu bir kavganın mabedidir.
türkiye'de demokrasinin, özellikle de parti içi demokrasinin olmadığını bir kez daha gözümüze sokan parti.
bu partiye mensup bir kaç milletvekilleri bir önerge veriyor. ardından başkanlarının emri ile jet hızı ile önerge geri alınıyor. yani diyorlar ki milletvekillerine, hani hesapta bizi temsil etmesi için seçip meclise gönderdiğimiz vekillere, yok arkadaş sen kendi aklınca hareket edemezsin dur bakalım, önce parti, önce genel başkan.
budur işte bizim gerçek yüzümüz. istediğimiz kadar kıçımızı yırtalım demokrasi diye. yok anacığım demokrasi falan. sanki mhp'de olan bu olay diğer partilerde olmuyor, bal gibi de oluyor işte.
ondan sonra daha kendi içerisinde demokrasiyi uygulayamayan bu partilerden biz demokrasiyi uygulamalarını bekliyoruz. daha çok bekleriz.
Ol deyince olduran,Kıl deyince kıldıran Allah'ın selamıyla
3 MAYIS 1944 TÜRKÇÜLÜK - TURANCILIK DAVASI
"1933-64 YILLARI ARASINDA VAROLAN YAPIDAKiLER , M.KEMALi'iN DÜŞÜNCE YAPISININ % 50'sini oluşturamamışladır.( BUGÜNDE DAHiL OLMAK ÜZERE) ..
ÜMiT ÖZDAG
2. dünya savaşı ve gelişmeleri sonucu , ismat inönü tarafından Türkçülük- Turancılık davası savunucuları tutuklanmış, Rus devleti aleyhine bir teşkilatlanma içerisinde ,Türkiye bünyesinde her hangi bir faaliyet de bulunulmadıgı hususunda garanti verilmiştir.Bu Türkçü olarak ortaya çıkanların , Rusya egemenliği içerisinde bulunanlar (esir-bagımsız bir devlet olarak ortaya çıkmamış olanlar) için her hangi bir faaliyette bulunacak 3-5 kişinin ise tutuklanıp yasal cezalar uygulanıldıgını göstermek çaresine başvurulmuştur.
Neye ulaşılmak istenmiştir, ne amaçlanmıştır Türkçülük davasına inananları tutuklamakla,kimlerle hangi amaç ve düşünceler paylaşılmıştır.Büyük şef ya da ikinci adam (ken birden 1. adam olabilen despatör );Türkiye ye neler kazandırmış, neler kaybettirmiştir. Belki de Cumhuriyet taraihi kahramanı ilan edilen bu adamı, hiç bir zaman sevemedim, ne kadar önyargısız düşünmeye çalışsam bile; her tarafından bir sakatlık- saçmalık, ülke ve milletimizin geri götürülmesiyle karşılaştım....( YAZDIKLARIMI, TÜRKÇÜSÜN ONDAN YAZDIN DiYE ELEŞTiRMEYiN...M.KEMAL'E DE EN BÜYÜK iHANETi BU ADAM SERGiLEMiŞTiR;iNANMAZSANIZ AÇIN TARiHi YENiDEN KONTROL EDiN...!!!
Bu gün Sovyetler Birliği dostumuzdur. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacağınıkimse bu günden kestiremez. Tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalanabilir.
Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir. işte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir.
Bizim bu dostluğun idaresinde dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız.Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletlet buna nasıl hazırlanır.Manevi köprülerini sağlam atarak. Dil bir köprüdür. inanç bir köprüdür. Tarih bir köprüdür.
Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz.
Onların (dış Türklerin) bize yaklaşmasını bekleyemeyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gereklidir.
türkeş'in vefatının ardından titiz bir çalışmayla, misyonu olmayan sikindirik bir merkez sağ partisine dönüştürülmüştür. acilen titreyip kendine dönmez ise, şu an kendisine oy veren 45 yaş üzeri kemik oy tabanı ile birlikte kısa süre sonra ortadan kalkacak partidir.
mecliste en yüksek eğitim seviyesine sahip parti. arkasında medya desteği olmadığından bir icraat yapmıyor gibi gözükse de chp'den daha net icraatler yapmaktadır. başındaki devlet bahçeli partiyi berbat etmiş, antalya'da gereksiz yere heykel polemiği yaşanmış ve partinin imajı hala düzelememiştir.
seçimleri kazanmak için ermeni asıllı bir vatandaşımızı bile aday gösterecek kadar kendiyle çelişen, ucuz milliyetçilikten beslenen , ülkü ocakları gibi oluşumlarıyla parti değil de" disco disco partizani"'yi anımsatan sözde muhalefetin küçük bir parçası.
--spoiler--
- 2009 da 2 ile 9 arasında 2 sıfır var. 9 un yanındakini silin, kaldı mı 9. 2 nin yanındakini de silin kaldı mı 2. toplayın 2 ile 9 u, etti mi 11. şimdi de 2009 da aradaki iki sıfırı silin oldu mu 29. heee, toplayın şimdi 11 ile 29 u. 40 yapar. milliyetçi hareket partisinin 40 yılı kutlu olsun...
--spoiler--
gibi müthiş bir zeka ve tılsım içeren sözlerin sahibi bahçeli'nin başında olduğu parti...
bayıldım, hayran kaldım...
