sabahın köründe kapı kapı dolaşıp ellerindeki hediye poşetlerini dağıtan mensupları bulunan bir parti.aynen şöyle:
- günaydın biz mhpden geliyoruz.
- hoşgeldiniz
- size bu hediyeyi getirdik.
- yok sağo olun almayacağım(bayram değil seyran değil ne hediyesi)
- ama bu hediye beyfendi.
- yok, yine de teşekkür ederim mhp' den hiç bir hediye almak istemiyorum.
- ama hediye...
- teşekkür ederim.
ne istediğini bilmeyen partidir, ne istemediğini de pek bilmez. hem atatürkçü hem dinsel hemde milliyetçi olmanın bir sonucudur bu galiba. ama öyle böyle teröre karşı durmaktadır. ama gerisi için amaçları ne, iktidara gelirlerse ne olacak... bilmiyoruz efendiler.
bazı kişilerin milliyetçilik kavramını sadece mhp'deki gibi sanıp eleştirmesini sağlayan partidir. bu partinin milliyetçi haraket ettiği falan yoktur. çünkü milliyetçilik sömürge olmayı reddeder ve emperyalist politikaların karşısında dimdik durarak mücadele eder. bu güzel kelimeyi tekeline alanlara yazıklar olsun. bizim milliyetçiliğimiz atatürk milliyetçiliğidir.
(bkz: ulus devlet)
(bkz: ulusalcılık)
pek abartılmaması gereken partidir. yoksa mhp'ye bakarken esas kurdu gözden kaçırmamak gerekliliği mi deseydik? yani itirazı olan yoktur sanırım faşizmin kapitalizmin ve egemenlerin saldırgan yedek kolluk kuvveti olduğuna ya da faşistlerin iplerinin kendi ellerinden daha yüce ellerde olduğuna? hani deriz ya faşistlerin ipleri sermayenin elinde diye... e yalan mıdır? x holdingin sahibi kişi ülkü ocakları başkanlığı yapmazlar lakin onsuz olur muydu sanıyorsunuz bu güzide kurumlar?
ne zaman ki başı sıkışır sermayenin, ne zaman ki canına tak eder sömürülmek işçinin, o zaman çıkar ortaya "bobiler". "tut oğlum tut, git grev kır git solcu vur... ısır" komutları verilmez mi bir üst perdelerden? demez mi faşist parti üyesi olmayan birileri "bana sağcılar adam öldürüyor dedirtemezsiniz" diye... ya da bir başkası "biz içerdeyiz ama görüşlerimiz iktidarda" demez mi?
bir de şu vardır ki bunlar ne zaman böyle fasafisolarla (ota boka isim takmak, pastırma sucukla ırkçılık yapmak ya da göçmen işcileri hedef göstermek vs vs) vakit doldurmaya başlarlar bilin ki o ülke ekonomik krizdedir... tarih bunu gösterdi hep, her yerde... demem o ki; tabii ki faşizmle gerektiği yerde dişe diş savaşım tabii ki engelleme hatta yoketme tabii ki no pasaran! ama bizi ısıran köpekten kurtulurken tasmayı tutup üstümüze it kıskıslayanı ihmal etmeden, unutmadan...
ekleyesim geldi; hani şu fasafisolarla uzatmaları oynatmaya çalışmak teranesi var ya... o lüzumsuzluğu bizimkiler kadar illet, sulu ve saçma sapan gerçekleştiren faşist azdır şu dünyada (yoktur diyecem neredeyse... de dilim varmıyor). yani bu kadar mı saçmalanır? sefilce pespayelikler yapılır? ki bu durumları da cinnete cinnet katıyor aslına bakarsanız..
ellerinde satırlarla,bıçaklarla insanlara saldırmak, oruç tutmayanları ağızlarında sigara ile kovalamak..vb.. gibi eylemlilikleri olan ve bunların hepsine birden delikanlılık diyen kompradorların oluşturduğu ideolojisi olmayan bir statüko oluşumu. devlet tarafından memur olarak kabul edilirler...
Meşhur adana kurultayından sonra türkçüleri tasfiye ederek ümmetçilik yapan sözde milliyetçi parti. mhp özüne geri dönüp cmkp zamanında ki türkçü çizgiyi yakalamdığı sürece bu ülkeye bir fayda sağlayamayacaktır!
artık milliyetçi hareket filan ememektedirler. hatta şu aralar kimse nasıl hareket ettiklerini bilmemektedir. meclisteki sandalyelerini akp ve chp paylaşsa daha iyi olur. ama gerekli bir partidir bir an önce özüne dönmesi büyük şevkle beklenir.
ittihat terakkinin sag ayagı, sol ayagı tabiki chp. ankara da mansur yavas ı aday göstererek elinden geleni yapmıstır, karaylcın secilsin diye. ama maalesef alabilecegi beypazarı nı da kaybetmekle sonulanacak olaydır.
ülkü ocakları oluşumuyla ünlü olan partidir tabi bu geçmişteydi. yoldaşlık diye yola çıkan bu partinin aslında kendi içinde hep kendi çıkarları için hareket ettiği görülmüştür. bunu kendi içlerinden adamlar söylüyor. ülkü ocakları sanki o zamanların mafyası gibiydi. birinin kendi şahsi davası olur, hemen ocağı arar ve "abi yardıma ihtiyacım var gelin der" ve anında 15-20 arası ocak elemanı gelir. ortalığı savaş alanına çevirir, adamları bi güzel döverler ve bunun adına yoldaşlık, milliyetçilik derler.
an itibari ile çağlayan meydanı'nda miting yapan, "hey hey hey hey" mottolu klişe kahramanlık türküleri ile ezana dahi saygıları olmadığını gösteren günden güne yozlaşan parti.
ayıptır be! ödp bile ezan vakti kısıyor hoparlörleri.
bu parti ve yandaşları her zaman bilerek veya bilmeyerek, isteyerek veya istemeyerek amerikanın işine gelen ne varsa yapmışlardır bu ülkede. bu parti ve alt kollarında emir-komuta geçerlidir. emir komutanın olduğu yerde sorgulama olmaz emredilen neyse görev bilip yaparsın bu insanlardan çok ehlileştirilebilen hayvanlara has bir durumdur. bunun örneğini yakın zamanda yaşadık: ığdır'da alana toplananlara çök-kalk yaptırmak istedi bir şahıs ve yaptırdı.