Piç bir pop kültüründense tabi ki halk müziği hatta etnik müzik ve tabi ki türkü.
Bu ülkeye hadise, atiye mi bir şey kattı neşet ertaş, aşık veysel mi? Bunu bir düşün derim.
sevmemek ile seveni sevmemek birbirinden farklıdır. sevmemek haktır. kültürel bir ögeyi benimsememek haktır. ancak onu seven insanları eleştirip hakir görmek hak değildir. özgürlük başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter. aksini düşünüp icra eden kişilerde zaten saygıyı hak etmediği için fikrine itibar edilmez.
ilk önce kendi kültürünü tanıyıp sindirmek yerine, direkt olarak yabancı müzik dinlemeye başlayan egoist bir ergenin ağzından çıkabilecek bir kelamdır. özüne, kültürüne sahip çıkmayıp asimile olmayı gururla söyler bu insan aynı zamanda.
2.abdulhamit tam bir opera severdi. yıldız sarayındaki opera salonunu o yaptırmıştır. bir çok operayı türkçeye tercüme ettirmiştir. opera sanatçılarını sarayda işe aldığı anlatılır. özellikle italyan operasını çok sevdiği anlatılır. hatta daha da ilginci, abdülhamit alaturka değil alafranga müzikleri sevdiğini söylemiştir.
özel doktoru atıf hüseyin bey, hatıralarında sultan abdulhamit'in şu sözleri nakleder:
“doğrusu alaturka musikiden hoşlanmam, insana uyku getirir. alafranga musikiyi tercih ederim, bilhassa opera ve operetler hoşuma gider. hem size bir şey söyleyeyim mi, alaturka dediğimiz makamlar türklere ait değildir. yunanlılardan, acemlerden, araplardan alınmıştır. türk çalgısı davulla zurna derler ya, bunda da tereddüdüm vardır. bu iki çalgı da arapların imiş. bir tarihte türkistan tarafında seyahat etmiş bir zattan tetkik ettim. o tarafın köylerinde eskiden beri çalınan çalgı sazmış. bizde de anadolu’nun asıl türk köylerinde daima saz çalınırmış.”