milano

2 senedir kaldığım ve artık sıkılmaya başladığım dandik şehir.

insan ülkesini*, topraklarını özlüyor bi zaman sonra.
nerede los angeles sahilleri, nerede milano ...
dağlar kadar fark var, inanın.

aklınız varsa gelmeyin.
gelirseniz de 1 haftadan fazla kalmayın.

(bkz: sdfkjlkjsdfk deki inanılmaz mantık hatası)

(bkz: manchester/#9780271)

italya/lombardiya bölgesinde bir şehir.

Mimari olarak muhteşem bir yapı olan Katedrali görülmeye değer, hatta Pazar günü giderseniz rutin bir Pazar ayinine bile denk gelebilirsiniz. Yalnız turitlerin oturmasına izin verilmiyor, yalnızca izlemekle yetiniyorsunuz.

Ayrıca tek bir yakışıklı gördüğüm, onun da italyan olmadığı şehir. Zevkler ve renkler tartışılmaz elbet...

bu yaz 4 günümü geçirdiğim şehir.şehirde aklımda kalan tek şey kızların güzelliği.arkadaş bu kadarmı taş hatunlar olur yahu.tamam milano moda şehri anladıkta burası biraz abartmış.italyan kızları demiyorum yanlış anlaşılmasın milanodaki kızlardan bahsediyorum.
şehir olarak ise duomo katedralinin çevresinde alışveriş yapabileceğiniz güzel ve türkiye ile hemen hemen aynı fiyata alışveriş yapabileceğiniz mağazalar mevcut.praga ve louis vuıtton'dan bahsetmiyorum ama zara,bershka,h&m gibi türkiyede bulunan markalar oradada mevcut ve çok daha güzel şeyler bulabiliyorsunuz.hatta türkiyeden aldığım kapri milanodaki bershkada daha ucuzdu ve daha güzeli vardı türkiyeden aldığıma pişman oldum.unutmadan duomo katedralinin yanındaki galeria vıttorıo emanuele'deki dondurmacılardan dondurma yemeyi unutmayın.

Gezilecek çok fazla bir şeyin olmadığı şehir, maksimum iki gün fazlasıyla yeterli ama gitmişken, arabanızla Isviçre Lugano şehrine geçebilirsiniz çünkü bu bir semtten, bir başka semte yaklaşık kırk dakikada geçmek gibi birşey ve lugano mükemmel güzellikte görülmeye değer bir şehir.

Milano'da yanınıza bir italyanca sözlük almanızı tavsiye ederim çünkü ingilizce bilen birilerini bulmak tam bir işkence. araba parketmek için olan alanlar çok kısıtlı ama buna rağmen asla hem de asla park yasağı olan bir yere, ne de olsa başkaları da parketmiş diyerek parketmeyin. özellikle arabanız kiralıksa, o arabayı özenle çekerler, arabanın nereye çekildiğini bulmak için polisi ararsınız ama polis ingilizce bilmez, sonunda bir şekilde o arabanın çekildiği yeri bulursunuz, ama sizi sağlam bir para ceza bekliyodur... yani kıyın paranıza ve otoparklara parkedin arabanızı milano'da çünkü para cezasına oranla 90% daha ucuzdur.

gereksiz olan şehirdir.

italya şehri. 3 gün kalıp, 3. günü tamamen hostelde uyuyarak geçirdiğimiz şehir ayrıca. herkes sıkıcı olduğundan, görülecek pek bir şey olmadığından dem vurur. haklılar ama bunu söyleyen çoğu insan son akşam yemeği-the last supper tablosunun milanodan bir manastırda görücüye açık olduğundan bihaberdir.

şayet bir gün milanoya gitmek isterseniz ve gittiğime biraz olsun değsin derseniz o tabloyu da görün derim.

türk kızı bulunmayan şehirdir.

italya'nın diğer marka olmuş şehirlerine göre gereksiz ve sıkıcı durabilir ancak bu şehiri italya'dan alıp türkiye'ye koysanız dünyaya kafa tutar hale geliriz. öyle bir şehir.

Gezilecek, eğlenilecek bir şehir değildir. alışveriş saatleri dışında sokakları hareketsizdir.

Bastığı notanın fa olduğunu iddaa eden birine verilen cevap.

milano tasarım haftasında bizzat bulundum. şahane. herifler tasarım konusunda aşmış. müthiş. hayran kalabilirsiniz.

şehir de fena değil. ünlü markaları bulabilirsiniz. şıklık vs. ama gel gelin ki avrupanın çok sıradan şehirlerinden biri milano.
türkçesi bir cacığı yok. bir prag bile değil.

ama ve lakin o erkekleri yok mu. onlar nasıl bir şey. otobüs şöförleri bile moda yarışmasından fırlamış gibi.
o karizma hiç bir millete yok. bir italyan erkekleri iki fransız erkeği çok romantik olduğu için o da.*
gidin gidin. risotto yiyin.

modanın ve alışverişin beşiği. fazlasıyla lüks ve güzel bir şehir. e tabi bu ikilinin getirisi olarak da pahalı.

hava güzel olduğu takdirde yürüyerek gezmenizi tavsiye ederim. ha ben öyle şeye gelemem diyorsanız kredi kartınız aracılığıyla bisiklet kiralayabilirsiniz.

duomo di milanonun dıştan görünen ihtişamıyla yetinilmeyip içi de mutlaka görülmeli. italyadaki çoğu kiliselerde olduğu gibi ziyaret ücretsiz, önündeki korkunç sıraysa düşündüğünüzden hızlı ilerliyor emin olabilirsiniz.

piazza del milanoda katedralin yanında dünyanın ilk alışveriş merkezini göreceksiniz. bizim ülkede çok var deyip geçmeyin, burası biraz farklı. içeride dünyaca ünlü markaların fazlasıyla uçuk rakamlara sattığı ürünleri görüp vay be çekmeden dönmek olmaz. mağazalardaki siyahi korumalar ve ortalıkta dolanan ufak köpekler sizi bir an hollywood filminde hissettirebilir. italyanın diğer şehirlerinin de bir tık ötesinde burada evcil hayvana olan sevgi. 1 euroya köpeğini sevdiren evsizler de var köpeğiyle çılgınlar gibi alışveriş edeni de.

eğer milanoya gelmişken alışveriş yapmadan olmaz diyorsanız katedralin gerisinde kalan alandaki mağazalar daha makul bir tercih olacaktır.

sforza castle öğleden sonrayı geçirmek için ideal bir yer. hem kaleyi görüp birkaç fotoğraf çekinmek hem de çimlere uzanıp güzel manzaranın tadını çıkarmak sadece turistlerin değil yerli halkın da büyük hobisi.*
milanoda süpermarket bulmak biraz zor ve büfelerde bile su fiyatları oldukça yüksek. eğer uzun bir yürüyüş yapacaksanız önceden suyunuzu yedeklemekte fayda var. yiyecek fiyatları da suya paralel elbette. ama endişelenmeye gerek yok, her restoranın kapısında geniş bir fiyat listesi var. gönlünüzce inceleyin. bir sürprizle karşılaşmamak için coperto ücreti alınıp alınmadığını sorun. masa veya servis üzerinden ekstra bir gelir yaratma gelenekleri mevcut tıpkı diğer italyan şehirlerinde de olduğu gibi.

yemek için fazla bütçeniz yoksa mc donalds türevi fast-food zincirlerinden de faydalanabilirsiniz. 1 euroya alınan hamburger de fazlasıyla iş görür. rahat olun, dana eti.

yerel halkı elit olarak tanımlamak pek yanlış olmaz. yardımseverler ve ingilizce bilen biri bulmak da kolay. akşam 10'dan sonra sokaklarda evsizler ve polislerden fazla pek fazla kişi kalmaz. o açıdan gece hayatının bu şehrin en zayıf yanı olduğunu söylemek mümkün.

trenle seyahat ediyorsanız merkeze pek yakın ve fazlasıyla büyük milano centraleyi göreceksiniz. ben her şekil seyahat ederim diyorsanız bölgesel trenleri kullanın. finansal olarak sizi rahatlatacaktır. biraz daha ekonomik davranayım deyip biletsiz trene binmekse pek doğru bir tercih olmaz. bilet kontrolleri her daim yapılmasa da çoğunlukla büyük bir ciddiyetle yapılır.

iki takımının da durumu içler acısı.

http://www.mackolik.com/S...gs/Default.aspx?sId=19924

çok az gezdim ancak istanbul bin basar. şehir merkezinde büyük bir çarşısı var en hoşuma giden oydu. bir de pizza giyip gidin.

pizza yenmesi gereken yerdir.

ne kadar yaratıcı bir tavsiye değil mi.

italya da pizza yiyin.

hey allah ım ya.

meydanda çarşı varmış.

hadi canım yok artık...

gideceksin aga gideceksin avrupaya gideeksin 20li yaşlarda. idellerinizin peşinden gideceksin gezeceksin buraları. 35inden sonra gitsen ne yazar ki o heyecan kalır mı. neyse gidilip gòrülesi şehir ha ben gittim mi tabikide hayır ama insan istiyor işte.

Galleria Vittorio Emanuele ve duomo katedrali haricinde pek de gezilecek yeri olmayan italyan şehri. alışveriş için alternatifi olmasa da fiyatlar inanılmaz derece uçuk. ayrıca hangi restorana giderseniz gidin, kişi başı sizden 5-7€ arasında hizmet bedeli almaktalar.

abartıldığı kadar güzel olmayan sehirdir. abartıldığından çok daha güzel. evet.

her köşede bir türk dönercisi bulunur. fakat aynı zamanda bu dönerciler pizza da yaparlar. yediğim yerdeki pizza gayet güzeldi ve italyan restaurantlarına göre daha büyük ve daha ucuzdu.

dönercilerin hepsi, vakti zamanında kaçak gelip, mülteci olarak kabul edilen kürtlerdir. italya o zaman pkk'ya arka çıktığı için, kaçak gelip, pkk'lıyım diyen her kürte sığınma hakkı veriyordu.

italya'nın istanbulu olduğuna inandırmayan sözde şehir. küçücük yahu.

bicocca tarafında hostel önerisi olanlar yeşillendirse keşke...

bir kaç günlüğüne gidecek arkadaşlara nacizane vereceğim tavsiyeler barındıran şehir.

-just cavalli ( gece hayatı için gidilebilecek nezih, elit bir mekan )
-brera ( milano'nun lüks caddesi. sağlı sollu mekanlarda bi'şeyler yer, içebilirsiniz )
-10 corso como cafe ( corso como caddesi üzerinde bulunan hoş, kokteyl'leri güzel mekan (akşam üzeri mis gibi olur.. hele yaz akşamları çok daha mis olur )
-california bakery - malum güzel tatlılar
-luini ( panzerottiyani nam-ı değer pişi. içerisinde mozarella ve domates var sanırım ıspanaklısı da vardı. duomo katedralinin hemen arkasında ) karşısında bir de dondurmacı var oradan da pişi sonrasında dondurma iyi olur.
-venchi ( dondurma demişken vittoria avm içerisinde bulunan hatta havaalanında da mevcut bir şubesi. özellikle kremalı dondurmasını tad'ın derim. )
-navigli - taksim gibi bolcana insan bulunan bi yerdir. yaş ortalaması biraz küçüktür. kış aylarında gidecekler yaz aylarında göreceklerini pek göremeyebilirler.
-pizzeria sponini - salaş pizzacı. ayak üstü kalın mı kalın ve bir çok yer de şubesi bulunan bu pizza'dan bi dilim deneyebilir. (ben pek sevmiyorum)
-aperativo - akşam 6 sonrasında sadece alkollü içeceğinize para verdiğiniz ve mezelerin, yemeklerin açık büfe olarak sunulduğu etkinlik.
-savini - tiramisu ( başta da dediğim gibi bir kaç günlüğüne gidecek olan arkadaşlara verilmiş tavsiyeler barındırdığı için birbirlerine yakın yerlerde yemek, içme'yi denk getirmeye çalıştım. )
-mint garden cafe - kahvaltı için pek sevimli kafe.

-maruzzella pizzeria ( tamak tadına göre tabiki en iyi kararı değişir fakat bir çok yerinde pizza yemiş biri olarak en iyi pizzacı bu diyebilirim ki bu düşüncemi de bir çok italyan arkadaşta desteklemektedir. daha fazla pizza seçeneği vererek kafa karıştırmak istemiyorum:) )

gidilecek noktaları kayıt etmek ve offline olarak kolaycana bulmak için;

(bkz: maps2go)

Şu an içinde bulunduğum. Duomo katedrali etrafı çok güzel, nehir kıyısında da 3 tarihi kilise falan var ama buranın 2 tane afedersiniz yarrak gibi özelliği var. Burası it gibi pahalı birader, külahta dondurmayı bile 5 eurodan aşağı bulamıyosun. 2si de saat gece 10 olduğu zaman şehir bir nevi uykuya geçiyor. Saat 10da restoran bulamamıştık duomo çevresinde. Bir tane bulduk ve hayatımın en kötü risottosunu yedim. Gerçi ilk risottosuydu ama.... Nese gençler, bence 2 gün takılmak için ideal bir yer ama daha uzun süre kalınca basar insanı, öyle bir kent. Sorularınız olursa buralardayım.