yerinde bir karardır. her şirketin bir kurumsallığı var. bu kurumsallığa uygun olarak elbette bir kılık kıyafet yönetmeliği olmalıdır. migros'a çok fazla yükleniliyor.
migros kürt çalıştırmama kararı alsa ayakta alkışlayacak herifler burada "kotoploştormo polotokoso, toplomo oyroştoroyorlor." diye duyar kasıyorlar. komiksiniz.
Bim de mini etekli çalıştırmaya başlayınca eleştireceğim durum.
Lan amk hayatları kendi gibi olmayan, kendi gibi yaşamayan herkesin hayatını yasaklamak üzerine kurulmuş yobaz, kendi çağdışı kafası için herkesten özgürlük bekliyor ya..kafayı yiycem.
şirket politikasıdır. çalışanlar, kadınlarla ve erkeklerle diyaloğa girmekte, sorunları çözmekte ve her koşulda güleryüzlü olmak zorunda. bazı muhafazakar kesim, erkeklerle konuşmayı bırakın gözgöze bile gelmekten kaçınıyor.. durum böyle olunca işveren felsefesi olarak ortak payda da buluşamıyorlar. bunlarda kesin çözüm olarak bu yönteme başvurmuşlardır.
Bundan sonra tum alisverisimi migrostan yapma kararimi aldigim yerinde ve isabetli bir uygulama. Burada duyarlilik yapan sayin yazarlar gidin calistiginiz sirketinize mudurunuze diyin bakalim "ben neden boyle klasik giyinmek zorundayım sizi kiniyorum yarin sortla gelecegim" nah dersiniz. Ertesi gun kapiya koyarlar adami. Is hukukunda prezentabl olma durumu her yerde mevcut. Adamlar turbani prezentabl ve kendilerine uygun olarak gormuyorlar demek ki. Bu yuzden nasil kendi calistiginiz yere atar yapip yargilayamiyorsaniz kusura bakmayin da buraya da yapmaya hakkiniz yok.
yere kadar sakalı olan adamı da, pavyon kadını gibi saçı makyajı olan kadını da çalıştırmayacağı gibi başörtülü bayanları da çalıştırmak istemeyebilir . Kurumsal kimliğinin bu şekilde görünen insanlar tarafından temsil edilmesini istemeyebilir. Kimsenin özgürlüğüne karışıp ,başlarını örtmesinler dememektedirler sadece kendi tercihlerini ortaya koymuşlardır. Ne var bunda anlamıyorum, illa her yer başörtülü ,sakallı, takkeli mi dolsun istiyorsunuz, o zaman mı kendinizi hiç ayrım yapılmadığına ve özgür olunduğuna inandırabileceksiniz.
bize açıklamak zorunda olmadıkları şirket politikasıdır.
ister başı açık çalıştırır,ister full peçeli...
herif devleti aile şirketi gibi yönetiyor.
bacanak o bakanlığa,damat bu bakanlığa,hanımın kısır gününden arkadaşı şu bakanlığa diyerek gözümüze soka soka g.tünüze sokuyor gıkınız çıkmıyor.
burada migros başı kapalı hanım kız çalıştırmıyor artık deyince bik bik ötüyorsunuz.
cahil herifler.
aşağılık herifler.
her önüne geleni taraflaştıran yok o cehapeli,yok bu esed'ci,yok bu pkk lı,ıhı bu vatan haini diye ağızınızdan salyalar akıtıyorsunuz.
asıl vatan hainliği bu yaklaşımdır.
sen önce kendine yakın olanı eleştirebilecek insani olgunluğa ulaş.
sonra çıkıp özel sektörün tavrını eleştir.
ne kadar cahil varsa bu ülkeye mi toplanmış arkadaş?
bu başlık örümcek kafalıların zihniyetini açıkça yansıtıyor işte.
bir şirket, "başörtüsüz" insan çalıştırmama kararı alınca;
- "oo helallll bravooo işte islam ülkesine de bu yakışırrr helal olsun şak şak şak" yapanlar;
bir şirket, "başörtülü" insan çalıştırmama kararı alınca;
- "allah belanı versinnn lanet şirket tükaka sanaa, bu ayrımcılıktırr benim başörtülü bacımıı...." yapıyor.
işte siz "bu"sunuz. siz derken ayrıştırma yapmaya çalışmıyorum. bu psikolojideki insanlar için söylüyorum.
migrosun kararı doğrudur ya da yanlıştır. kimse bunu yargılayamaz. kendi yönetim kurulu, idari işler kurulu vs... olan koskoca bir şirket. hem de türkiye'nin en büyüklerinden. o şirketi ayakta tutmak ve yönetmek için sabah akşam çalışan insanların; üzerinde saatlerce günlerce kafa patlatarak aldıkları kararları, sivilceli abazan ergen irileri kalkmış burada, götlerindeki bir karış boka bakmadan "ayrımcılık" adı altında eleştiriyor.
nasıl ki, bir insan çalışacağı şirketi seçme hakkına sahipse; bir şirket de çalıştıracağı insanı seçme hakkına sonuna kadar sahiptir. tıpkı bir müşterinin alışveriş yapacağı yeri seçme hakkına sahip olması gibi.
bu başlık altında migros'a "tükaka" yapmak takdir edersiniz ki; o şirketin şirket politikasını belirleyen insanların zerre sikinde olmayacaktır. "helaall" çekenler de öyle.
kaldı ki, ben de türban seven, hoşlanan bir insan değilim. * ama insan özgürlüğüne sonuna kadar saygı duyan aynı zamanda da örümcek beyinli yobazlardan da nefret eden bir insanım *
hatta inanılan dinin, yapılan ibadetin insanların gözüne sokularak gösterilmesine de karşıyım. tıpkı sokakta içki içilmesine ya da sokakta sex yapılmasına da karşı olduğum gibi. ve ikiyüzlülüğe de karşıyım. sizin yaptığınız gibi. siz derken entrymin ilk 6 satırında bahsettiğim yumuşakçalardan bahsediyorum.
bir insan, ister türban takar ister götünü açar demiş miydim bilmiyorum. ama durum bu. ben türbanın siyasi simge haline getirilmesine ya da insanlardan "artı" puan almak için takanlara karşıyım. dinin şov malzemesine getirildiği bir ülkede yaşıyor olduğumuz gerçeğini değiştirmese de bu böyle. neyse konu çok dağıldı.
şirketin aldığı bu karara "doğru" ya da "yanlış" demek bize düşmez. çok tisssskindiysen alışveriş yapmazsın olur biter.
çünkü o kararın doğru ya da yanlış olduğunu gösterecek şey; burada girilen beşyüzküsür entry değil, müşteriden alınan feedback'tir. yani müşteri davranışının, satış oranlarına yansımasıdır.
bu bildiğiniz ayrımcılık, türbanlı kadınları iş hayatına yakıştıramamak, onları aşağılamak, kadınları örtülü/ örtüsüz diye ayırmaktır.
kimse çıkıp bu durumu özel sektörde isteyen istediğini yapar argümanıyla savunmasın. bunu yapan şirket de demokrasiden özgürlükten bi zahmet bahsetmesin. lakin komik oluyor.
Ayrımcılıktır. Arkadaş bim de mini etekli var mı? diye sormuş. Bim migros vs. Firmalar zaten tek tip kıyafet veriyor çalışanına. Ben migrosta hiç minili çalışan görmedim.
ülkenin yüzde 99 u müslümanmış, saydınız mı kardeşim. illa hristiyan , yahudi, müslüman birşey olmak zorunda mıdır kişi? Müslüman aileden doğmuş ama hiçbir inancı takip etmeyen insanlar var. Kalan kısım sadece yüzde 1 mi oluyor diğer dinler ve inanmayanlar için. Migros bu ülkede bu kadar fazla market zincirleri açabilmiş ise demekki yüzde 99 müslüman kardeşlerimiz zengin etmişler Migros u. illa hörgüç kafalarımızı her yere sokalım sevdasından vazgeçin. Ayetse eğer türban, kadının evde oturması da ayettir, Migrosta çalışması değil. Çalıştırmazsınız kadınınızı olur biter.