birayla birlikte müthiş bir ikili oluturan, izmirde çok meşhur olan ama heryerde yenmemesi gereken yiyecek. sıcakken yenmesi ve mümkünse izmir/inciraltında yenmesi tavsiye edilir.
sık yenmeyen ama yenince de tadına doyulmayan bir yemektir. genelde sokakta satıldığından sağlık açısından temkinli olmak gerekir. ama gene de yenir, yenir, yenir...
izmirli vatandaşların biz ankaralıların midye dolma diye isimlendirmesine şaşırdığı müthiş şeydir kendisi, doğrusu sadece midye olmaktaymış. bundan tek seferde en aşağı 15 tane yemeyene adam demem ben, hayvanlık yaftası yapıştırılmasa 50 tane yenebilecek olan muhteşem bir şeydir midye dolma.
2 ay önce hemen hemen her gün yediğim, regl olmalarını duymamla yemeyi bıraktığım yiyecek. ama burnum da tütüyor kokusu, mis gibi tadı. babama da söz verdim yemiyeceğim diye. böyle giderse sözümü bozacağım sözlük. çok canım çekiyor, şerefsizim.
ayrica bu deniz canlisi sayesinde turk egitim sisteminin icine dustugu boktan hal de dikkatle incelenebilir. misal; dunya da regl olabilecek canlilarin memeli olmasi gibi genel bir kural varken hangi akla hizmet midyenin adet gordugunu iddia edebiliyor bazilari anlayamiyorum.
insan'da çekirdek etkisi yaratan, yedikçe daha çok yemek istediğiniz, yemelere ve tadına doyamadığınız bir yiyecektir. yanında limon kullanılması şarttır.
tanesi 50 kuruş olup mardinlilerin tekel piyasasını oluşturduğu sol framede görülünce entry girmeden duramadığım bayram sabahı yutkunmaya sebep olan olsa da yesek denilen deniz mahsülü harikası.
çok fazla yenildiğinde yiyen kişiyi ishal yapma olasılığı olan yiyecek. adet olup olmaması konusu ise pek önemli değildir, yiyoruz sonuçta, sikmiyoruz ya.
aç karınla tıka basa doyana kadar yenilmemesi gerekendir efenim. çünkü o yediğininz pirinç içinizde öyle bi kabarır ki inlemelerden inleme beğenirsiniz sonra.
3 tane büyük boy midye yendiği zaman artık başka bir şey yemeye gerek bırakmayan yiyecek.
yıllar önce karaköy iskelesinde acılı midye satan bir adam vardı. gerçekten güzeldi sattığı midyeler. birden bire kayboldu ortadan. aynı tada rastlamadım bir daha. ne olur geri dön ya da bul beni.
fazla miktarda alınıp evde yendiğinde çekirdek gibi bitirmeden kalkamadığınız, kim ne kadar pis derse desin çoğu diyenlerin bile vazgeçemediği, zamanında içlerinde esrar taşındığını duyduysamda kulak asmadığım, karanfilde görüldüğünde yeterli miktarda para varsa tezgahın yarılandığı, genelde eskiden ssk işhanında satan abiden aldığım -vefa borcumuz var sanki hep ona gidesim geliyor-, bu kadar fazla sevmemin deniz kenarında büyümüş olduğum için olduğunu düşündüğüm yiyecek.