amerika'yı bize daha iyi tanıtamazdı. hem bu kadar berbat ilişkilerin ve olayların döndüğü bir ülke hayal edin, hemde bu adamın bush'un seçim kampanyası toplantısına tek başına girmiş izliyor olduğunu düşünün.
düşündünüz mü? birde bunu türkiye için uyarlayın...
olmuyor değil mi? işte sırf bu yüzden değerli bir insandır kendileri. bize böyle hayatın tuhaf, kendiyle çelişen hikayelerini bulup filme aldığı için. yoksa nereden bilecektim ben amerika'da yüzlerce dolara satılan bir hapın küba'da centler ile satıldığını.
ülkesi abedeye muhalif duruşu ve liberal sol olarak tanımlanabilecek görüşleriyle tanınan, sistem eleştirisi formatında belgesel filmleriyle ön plana çıkmış irlanda kökenli yapımcı ve oyuncu.
(d. 23 Nisan 1954, Davison, Michigan, ABD), Oscar ödüllü irlanda asıllı Amerikalı aktör, film yapımcısı, film yönetmeni, senarist, yazar ve liberal politik yorumcu. Tüm zamanların en çok gişe yapan üç belgeseli olan Bowling for Columbine, Fahrenheit 9/11, ve Hasta (Sicko)'nın yönetmeni, senaryo yazarı ve yapımcısıdır. Bunlardan son ikisi tüm zamanların en çok hasılat yapan birinci ve üçüncü belgesel filmi olma ünvanını taşımaktadırlar.[1] "Bowling for Columbine" da aynı listede altıncı sırada gözükmektedir.
Liberal bir aktivist olan Moore'un belgesellerinde ısrarla üzerine gittiği ve eleştirdiği konuların başında küreselleşme, çok uluslu şirketler, sivil silahlanma, Irak Savaşı ve ABD'deki sağlık sisteminin çarpıklığı, en çok eleştirdiği ve takıldığı kişilerin başında da ABD başkanı George W. Bush gelmektedir. 2005 yılında Time dergisi onu dünyanın en etkili 100 kişisi arasında göstermiştir.
ülkemizdeki sağlık hizmetlerinin nasıl adım adım özelleştirilmeye çalışıldığının ve bunun kimlere hizmet edeceğinin,doktorların ve hastaların nasıl bir ikilem içinde bırakılacağının tecrübe ile sabit tanığı amerikan sağlık sistemini eleştirdiği filmi (bkz: Sicko) izlenmeye değer olan,tek başına ülkelerin, orduların çekindiği beyaz saraya mizahi eleştirel üslubuyla kafa tutan cesur insan.
abd'nin savaş politikasını eleştiren belgeseliyle ödül aldığı törende şu konuşmayı yapmıştır;
"(...) we like nonfiction. We like nonfiction and we live in fictitious times. We live in the time where we have fictitious election results that elects a fictitious president. We live in a time where we have a man sending us to war for fictitious reasons. Whether it's the fictition of duct tape or fictition of orange alerts we are against this war, Mr. Bush. Shame on you, Mr. Bush, shame on you. And any time you got the Pope and the Dixie Chicks against you, your time is up. Thank you very much."
yani;
"kurgulanmamış şeyleri seviyoruz ve fakat kurmaca bir zamanda yaşıyoruz.kurmaca seçim sonuçlarının kurmaca bir başkanının bulunduğu bir yerde yaşıyoruz.kurmaca nedenlerle bizi savaşa gönderen bir adama sahip olduğumuz bir zamanda yaşıyoruz.ister koli bandi kurgusu, ister turuncu alarm kurgusu olsun bu savaşa karşıyız bay bush.kendinden utanmalısın bush , kendinden utanmalisin.Papa ve Dixie Chicks' i karşına aldığında zamanın dolmuş demektir.teşekkürler."
bu adam turkiyede yasasaydi 10 kere oldurulmustu. milyon kerede suikast girisimine ugramisti. tek basina dev sirketlere gizli gruplara karsi savasiyor.
