işsizlik bir yana, iş bulmak istememektir. ilkokuldan beri asıl hayatın üniversitede olduğu düşüncesiyle büyütülmüş, inanmış, inandırılmış genç kişinin mezun olur olmaz direk babasına dönüşeceği korkusuyla kapıldığı hezeyandır. geçer.
o şehri şehir yapan unsurlardan vazgeçememektir esasında.hangi dost,hangi muhabbet,hangi şehir doldurabilir bu boşluğu.yıllar sonra da hala aynı şeylere gülünebiliyorsa,hala aynı insanların yokluğunu hissediliyorsa neden bitsin ki? uzasın... çünkü dışarda zalimce işliyor bütün çarklar.
güzel geçmiş bir üniversite hayatının sonlanmasını istememektir. zira üniversiteden mezun olduktan sonra kişinin sorumluluk derecesi artacağı için öğrenci kalmak ve tek sorumluluğunun derslerden geçmek olması daha iyi bir seçenek olur.
anarahminden çıkıp dünyaya gelmek istememektir. büyüleyici, idealize edilmiş üniversite ortamından çıkıp gerçek dünyaya kendini atmak istememektir. herşeyin artık değişeceğini iyi bilmektir.