1940'lı yıllarda amerika'da hakim olan ırkçılığa, siyah derililere karşı hoşgorüsüzlüğe ve şiddete, boy aynası tutan boris vian romanıdır. romanın kahramanı afrika kökenli; dış görünüşü sarışın tam bir beyaz, damarlarında akan kan özellikle siyah erkek kardeşinin beyazlar tarafından öldürülmesinden sonra kapkara ve öfkeyle akan, amerikan vatandaşı anderson; ırkçı, ikiyüzlü, züppe, sömürücü beyaz, zengin, amerikalılara kendini onlardan biriymiş gibi tanıtır. Yakışıklılığı ve seksüel cazibesi, onların özel partilerine katılabilecek kadar onların arkadaşı olmasını sağlar. ve bu türün en nadide, en güzel, en dokunulmaz iki çiçeğini* kendine aşık edip, onların beyaz teninde akıttığı her damla kan ile kardeşinin ve siyahların intikamını alır. Romanda geçen pedofili sahnesinin amacı da yüksek ahlaklı, üstdüzey bir beyaz ailenin veliahtının her yaş ve cinsiyetteki siyaha karşı a h l a k l ı tutumunu, rahatsız edici bir şekilde göstermektir. Aslında ırkçı, ikiyüzlü, beyaz, zengin amerikalılar anderson'ın öfkesinde, gözlerini kör eden, vicdan yoksunu şiddetinde bizzat kendilerini görebilirler ta bi ki onlarınki andersonınki gibi aşırı tahrik sonucu(kardeşinin öldürülmesi sonucu)gelişmiş bir ruh hali değildir. yani onlar andersondan daha kötüdürler.
kitabın son cümlesi de çok manidardır...
boris vian'ın bu eserinin yasaklanmasının nedeni, tabi ki içindeki cinsel öğeler değil; ırkçılığın iğrençliğini, tüm çarpıklığı ve çıplaklığıyla gözler önüne sermesidir.
kurgusu ve dili çok akıcıdır. bir solukta okunup, tokat gibi iner ve iz bırakır.
--spoiler--
yeteri kadar alkol aldığınız taktirde kafanızın aydınlanmaması için hiçbir neden yoktur.
--spoiler--
--spoiler--
aptalca bir plan; ama en başarılı planlar aptalca olanlardır.
--spoiler--
Aynı zamanda Vian'ın Günlerin Köpüğü ve Mezarlarınıza Tüküreceğim eserlerini kendi de kayırdığı söylenir. Öyle ki geri kalan kitaplarını sadece para kazanmak için yazdığı rivayet edilmektedir. Zira iyi bir Vian okuru da aslında bahsettiğim iki kitabının Yürek Söken, Kızıl Ot, Ve Bütün Çirkinler Öldürülecek gibi önemli eserleriyle kıyaslanmayacak kadar iyi olduğunu biliyordur.
ele alındığında 1 saatte kolaylıkla bitirilebilecek kitap. ithaki yayınları baskısı 128 sayfa. ama biraz pahalı. bu kadar ince bir kitap 17 lirayı hak etmez. dünya klasiği olsa bile. elmasla süslü sanki amk.
--spoiler--
ilk başta tamamen çapkınlıklarla dolu olan bir karakter olan ana karakterimizin aslında öç alma hırsıyla yanıp tutuşan bir eleman olduğunu ilk gördüğümde epey şaşırmıştım.
--spoiler--