mercan dede

entry162 galeri9
    76.
  1. rap sanatcisi ceza ile enfes calismalari vardir.
    1 ...
  2. 77.
  3. tevazü konusunda aşmış efendi şahsiyet.
    0 ...
  4. 78.
  5. insanı darlandıran notalara sahiptir müziği. o seslerin beynin kıvrumlarını tek tek dolaşmasıyla, hayat ölüm, allah arasında mekik dokurken bulursun kendini. sıkıldığını sanırsın bazen parçaları dinlerken halbuki seni sıkan parçalar değil düşündürdükleridir.
    0 ...
  6. 79.
  7. 80.
  8. dünyaca ünlü neyzen. kanada McGill üniversitesinde öğretim üyesi. ve kanada montreal da yaşamakda. ney üflemeye küçük yaşda başlamıştır. ilk neyini bi su borusuna açtığı deliklerle kendisi oluşturmuştur. daha sonraları bayazidde bendir ve profesyonel ney dersleri almıştır. para ve imanın kimde olacağı belli olmaz sözünün iman kısmının ona tam olarak uyduğu aşikardır*. çeşitli sanatçılarla çalışmaları vardır hugh march fazıl say ceza bunlardan bir kaçıdır. candan erçetinin "chante hier pour aujourd'hui (dünden bugüne şarkılar)" albümnde bir çok şarkıyı düzenlemiştir. en son 4 temmuz 2009 da fransa türk mevsimi'nin açılışında konser vermiştir.

    edit: dikkati için ritmik uyuza teşekkürlerimi borç bilirim. eyvallah.
    1 ...
  9. 81.
  10. uzak doğudan, sufizm'e uzanan melodi harmanıyla tarif edilemez duygular yaşatan insan evladı.

    800 ve nefes albümü 24 saat hiç durmadan dinlenebilicek olan, mevlana aşkıyla ney'e üflediği nağmeler ile insana huzur veren üstad.

    mesneviye başlamama vesile olan kişi.

    çok yaşayasın.
    0 ...
  11. 82.
  12. 14 Ocak 2010'da ankara if performance hall,
    15'inde eskişehir hayal kahvesi,
    16'sında istanbul sultanahmet meydani,
    22'sinde ise izmir ismet inonu kultur merkezi'nde konserleri olacaktır.

    burak malçok: ney
    cafer nazlıbaş: kemâne
    oray yay: perküsyon
    güven çelikkaya: klarnet - trompet
    sezer yılmaz: kânun
    0 ...
  13. 83.
  14. istanbul 2010 kültür başkenti etkinlikleri çerçevesinde sultanahmet meydanında sahne almış güzel insan.üflediği " (bkz: nefes)"le soğuk havaya rağmen içimizi ısıtmıştır.
    0 ...
  15. 84.
  16. klonlanması gereken süper bir adamdır kendisi.
    4 ...
  17. 85.
  18. müthiş bir müzisyendir. 800, nefes, su, nar, seyahatname, journeys of a dervish, sufi dreams adlı 7 adet albümü vardır. asıl adı arkın ılıcalı' dır.
    1 ...
  19. 86.
  20. italyan ve ispanyol arkadaşlarımın tanıdığı, severek dinlediği yegane türk müzisyen. pop ya da rock müzik yaparak avrupa'da ünlü olmaya çalışmanın ne kadar boşa bir çaba olduğunun kanıtı. tereciye tere satmamak lazım.
    3 ...
  21. 87.
  22. yavas, yavas dede lakabini hak etmeye baslayan sanatci. sanatci diyorum cünkü, yaptigi müzikleri nerde ne zaman dinlenilirse dinlenilsin insanin icini hüzünlü bir huzur ile doldurur.
    1 ...
  23. 88.
  24. muhteşem kişiliktir.aşmıştır.
    kendisine sorulan ney ve elektronik müziği nasıl aynı kefeye koyarsınız sorusunu şöyle yanıtlar:
    "şaşı olan gözleriniz tek görmeye başlarsa, ilk başta birbirine zıt görünen şeylerin aslında bir olduğunu anlarsınız. bana göre DJ'in pikabı, müzisyenin aleti, ney, hepsi birer araç" (aşka giden yolda).

    bir de kişiliği ve küpeleri ne alaka diyenler vardır ki onlara da yine şu olayı anlatmak gerektir.mercan dede, küpelerini bir zanaatkardan almıştır.bir gezisinde rastladığı zanaatkar küpeleri eliyle yapmaktadır.bu küpeler de mercan dede'nin ilgisini çeker,küpe yapan ustamız ile muhabbet etmeye başlar ve küpeci işini severek yapmasına, her bir küpeyi el emeği göz nuru yapmasına rağmen, yaptığı o küpeyi kimsenin beğenmediğini ve almadığını söyler. işte o kimsenin almadığı el emeği küpeler, şimdi mercan dedenin kulaklarındadır efendim.

    bir de sitesinde yayındalığı günlük yazıları vardır ki kesinlikle okunmalıdır.buyrun dostlar bir tanesi.

    SONSUZ BiR KARANLIĞIN iÇiNDEN DOĞDUM.

    Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum. Ağladım.
    Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim.
    Karanlığı gördüm, korktum.
    Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi…
    Ağladım.

    Yaşamayı öğrendim.
    Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu;
    Aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.

    Zamanı öğrendim.
    Yarıştım onunla...
    Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim...

    insanı öğrendim.
    Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu...
    Sonra da her insanin içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.

    Sevmeyi öğrendim.
    Sonra güvenmeyi...
    Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu,
    Sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu öğrendim.

    insan tenini öğrendim.
    Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu…
    Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.

    Evreni öğrendim.
    Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
    Sonunda evreni aydınlatabilmek için önce çevreni aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.

    Ekmeği öğrendim.
    Sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini.. .
    Sonra da ekmeği hakça üleşmenin,
    Bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.

    Okumayı öğrendim.
    Kendime yazıyı öğrettim sonra...
    Ve bir sure sonra yazı, kendimi öğretti bana...

    Gitmeyi öğrendim.
    Sonra dayanamayıp dönmeyi...
    Daha da sonra kendime rağmen gitmeyi...

    Dünyaya tek başına meydan okumayı öğrendim genç yasta...
    Sonra kalabalıklarla birlikte yürümek gerektiği fikrine vardım.
    Sonra da asil yürüyüşün kalabalıklara karsı olması gerektiğine aydım.

    Düşünmeyi öğrendim.
    Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim.
    Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.

    Namusun önemini öğrendim evde...
    Sonra yoksundan namus beklemenin namussuzluk olduğunu;
    gerçek namusun, günah elinin altındayken, günaha el sürmemek olduğunu öğrendim.

    Gerçeği öğrendim bir gün...
    Ve gerçeğin acı olduğunu...
    Sonra dozunda acının,
    Yemeğe olduğu kadar hayata da lezzet kattığını öğrendim.

    Her canlının ölümü tadacağını,
    ama sadece bazılarının hayati tadacağını öğrendim.

    mevlana.
    3 ...
  25. 89.
  26. 90.
  27. "Kendin olarak tekamül et" sözü hayranlık uyandırıcıdır sadeliğin içindeki destandır kısacası.
    2 ...
  28. 91.
  29. kelimelere dahi sığdırmadığım, başka türlü hayran olduğum insan.. sadece ney'i ile değil her yönüyle farklı bulurum kendisini. bir keresinde mail atmıştım. ertesi gün saolsun döndü ve inanılmaz mutlu olduğumu hatırlarım. bu yüzden çok mütevazıdır. ayrıca müzikal bakımdan her türlü donanıma ve hissiyata sahiptir kendileri..
    0 ...
  30. 92.
  31. doldur sûfi kadehleri aşk ile
    kadehimiz candır, hepimiz bir can
    içelim de aklımız çıksın baştan
    doldur sûfi kadehleri aşk ile

    diyar-ı masivadan geliriz biz
    evvel tek idik şimdi bir olduk biz
    duyardık, uyurduk, uyandık aşka
    doldur sûfi ahh yanıyor içim

    gel dedi sultanımız geldik işte
    üfle de neyden etmesin şikayet
    şükür biz de aşık olduk nihayet
    doldur dede yürekleri aşk ile

    (bkz: nerdesin) - (bkz: 800)

    800 albümü defalarca tüylerimi diken diken eden, yeryüzünde, zamanının ötesinde icra ettiği müzikleriyle çok ender bulunan muhteşem ve gerçek sanatçılardan biri.
    1 ...
  32. 93.
  33. elektronik müziğe farklı bir bakış açısı getirmiş dost canlısı, mütevazi ve adam gibi adamdır. *
    0 ...
  34. 94.
  35. yalnızlıktan galip çıkmaktır irfan hiç olmadan irfan çıktığın her seferden dönmek hasret ekmeden ektiysen de ders almaktır hasret filizlenmeden ekmediysen gönül almaktır seferin bitmeden!..

    müziği kaliteli yapmak sanatcının ıçınden gelmelidir.mercan dede gercekten kalıtelı muzığın hakkını verenlerden..
    1 ...
  36. 95.
  37. ney in hakkını veren muzısyendır.
    1 ...
  38. 96.
  39. "kendin olarak tekâmül et" demiş. demiş de insânın zâten kendisi olmadan tekâmül etmesi nâmümkünken bu sözün bir anlamının olduğunu düşünmek biraz garip geliyor.
    neyin hakkını veremediği kendisi tarafından da onaylı olan prodüktör.
    bu demek değildir ki 'ortaya çıkardığı müzik kötüdür'. bilakis iyi müzisyenleri bir araya getirme özelliği vardır.
    1 ...
  40. 97.
  41. 98.
  42. Bursa Süleyman Çelebi Lisesi mezunudur. Liseden en yakın arkadaşımın amcasının sıra arkadaşıydı. Yani aynı liselerden mezunuz arkın abiyle. Çok hoş sohbettir, neyi eline aldı mı, dakikalarca nefessiz üflediğini düşünürsünüz.. Ebruları bir başkadır.. hele bi kaç senedir resim de yapmağa başlamış sanırım.. Onlarda bir başka.

    Sık sık Bursa'ya gelir, lisedeki lakabı dede'dir.
    1 ...
  43. 99.
  44. az önce birmilyonda birmilyona devam cevabı kişidir ama kaybettirendir.
    1 ...
  45. 100.
  46. mekseline diye bir çalışması var ki; evde müziği duyan birisi kesin gelip sorar "kim bu" diye. bi' zaman sonra semazenleri falan görüyorsun bildiğin.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük