Mustafa kemalin kendilerini takdir etmelerine şaşırmadığım vakıadır. Bir çoğunun yanlışı var bu adamlar şeriatçı adamlar değil. Yirmi yıldır şeriat adına yaptıkları bir iş görmedim desem yeridir. Öyle olsa bu tarikata girerdim.
dünyadaki tarikat yapılarını araştıran birisi olarak yanlış bilgileri düzeltilmesi icap eder. ne kadar eleştirilse de cemaat değil tarikattir. ayrıca devletçi bir yapıya sahiptirler. 80li yıllarda başlayan teröre karşı olan bu tarikatın üst tabakası kürt de değildir. osmanlı arşivlerinde gördüğüm kadarıyla şeceresi seyyiddir.
bu tarikatın fetö gibi devlette kadrolaşmasının önüne geçilebilir. ancak başta Güneydoğu Anadolu bölgesinde olmak üzere bölgedeki devletçi yapısı sebebiyle milli bir mesele olarak düşman olarak görülmemesi gerekir.
Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nda yaptıkları yararlılık dolayısıyla kendilerine mektup gönderdiği de bizzat nutukta mevcuttur.
devlet içerisinde fetö yerine akp için kullanmak üzere yerleştirilen cemaat. yalnız hakkında yazılanlara baktım, baktım ve ısrarla idrak edilemeyen bazı gerçekleri gördüm.
arkadaşlar cemaatler sivil toplum kuruluşları değildir. öyle olsa yönetimi belirli zamanlarda oylanır ve üyeleri kimi isterse onu yönetime seçerlerdi. cemaat modelinde ise baştaki ölene kadar kalıyor, baştaki ne derse o oluyor. yani kolektif akıl ve ortak çıkarlar değil şeyhin çıkarı ve onun aklı hakim. ve diyorsunuz ki bu modeldeki topluluk devlet yapılanmasında kalabilir, fetö gibi değiller. *
15 temmuz 2016 da başımıza gelen belanın temel nedeni, devletin kilit kademelerine bir cemaate mensup kişilerin, liyakat göz ardı edilerek getirilmesi ve görevi vatandaşlara hizmet olan bu tiplerin müridi oldukları yapının talimatıyla ülkeyi karıştırması, hizmetle görevli oldukları vatandaşlara kendilerine emanet edilen devlet varlığı silahlarla saldıracak kadar kudurmasıdır. farklı iki örgüte tabi olan bir cemaat üyesi için cemaatin çıkarları devlet çıkarlarından önce geleceğini, yıllarca bir sürü aydın dile getirdi anlamadınız, fiilen saldırdılar hala niyet okuma derdindesiniz. ya hiçbir şekilde iletişim kuramayacağız, ya da bir zahmet akıl yürütün azıcık. devlet nedir ne işe yarar? cemaat nedir ne işe yarar? bu iki yapı nasıl yönetilmelidir?
çığ gibi büyüyen cemaat. şimdi de metö mü geliyor acaba dedirtmiştir.
her cemaat gibi ağırlıklı olarak asgari bireysel başarımlara sahip olmayan kişiler tarafından üye olunur. mürşite gassal elindeki ölü gibi teslim olunması söylenir. ağırlıkla kadın çalışmaz/kız çocukları okumaz diyip hastanede karısını erkek doktor ellerine bırakmak zorunda kalınca hastaneyi birbirine katanlardan oluşur.
benim görüşüm cemaatlerin -ne kadar iyi niyetli olsalar da- islam'da bölücülük yarattığı ve gerek olmadığı yönünde.
gavs ''hazretleri''ne tapan putperest bir cemaat. tarikat genel olarak diğerlerinden farklı olarak "hikayeler, hurafeler" üzerinde döner. üyeleri kendi aralarında akla hayale gelmez hikayeler anlatırlar. Başlarındaki şeyhe "Gavs" derler. Hikayelerde Gavs'a sürekli mucizeler atfederler. Başlarında her iyi bir şey geldiğinde "Gavs bize himmet etti" derler. Başlarına gelen her kötü şeyde "biz Gavs'a yeterince yakın olamadık, yeterince hizmet edemedik, ondan böyle başımıza kötü işler geldi" derler.
Sofilere göre gavs evrenin yöneticisidir. Sofilerin (tarikat mensupları) gece yataklarında kaç kere sağa ve sola döndüğünü bile bilirler. Bir ihtiyaçları olduğunda içlerinden "yetiş ya gavs" diye geçirirler. Eğer istedikleri gibi olursa, gavsın kendilerine manevi olarak yardım ettiğine inanırlar.
işin boyutu burada bitmiyor tabi. Tıpkı müslümanların hacca gittiği gibi, sofilerin de yılın belli zamanlarında Menzil'e gitmeleri gerekmektedir. Sofiler buraya gidince ne mi yaparlar? "Hizmet" adı altında kölelik. Gavsın yüzbinlerce dönüm tarlasında işçi olarak çalışırlar, Gavsın fabrikalarında işçi olarak çalışırlar, Gavsın köyündeki yolların yapımında işçi olarak çalışırlar, Gavs'ın meyve bahçelerinde çalışırlar, Gavs'ın hamallığını yaparlar, Gavs'ın yeni yaptırdığı trilyonluk evlerinin inşaatlarında amelelik yaparlar.
Hikayeler öyle bir anlatılır ki, Gavs için çalışırken bir tek tuğla taşımak bile, bin kere cennete gitmeye yetecek kadar sevap verdirir. Gavs rüyalara girer, Gavs insanları yönetir, Gavs evreni bile yönetir. Gavs ve Gavs'ın sülalesi son model aşırı lüks araçlara binerler. Bu Gavs ve sülalesi askere bile gitmez. Geneli okuma yazma bile bilmez. En ufak bir iş bile yapmazlar. Tüm sofiler onların kölesidir. Gavs'ın yaptığı tek şey günün belli vakitlerinde camiye gitmesi, yarım yamalak okuduğu ayetlerle namaz kıldırmasıdır. Bu tarikatın en büyük avantajı, anlattıkları hurafelerle psikolojik olarak insanları etkilemektir. Türkiye'nin her yerinden hapçıları, otçuları, alkolikleri toplarlar. Bunlara psikolojik olarak etki edecek binlerce hikaye anlatırlar. Bunlara "tövbe verirler". Bu tövbe verme olayı, Gavs'ın, sofideki tüm günahları silmesi durumudur. Böyle bir süreçten sonra, alkoliklere içkiyi bıraktırırlar, yeni bir hayat yaşatırlar. Vesaire. Bu sofileri, gözlerine çektikleri sürmelerden ve leş gibi sigara içmelerinden tanıyabilirsiniz. Sürme ve sigara, olmazsa olmazdır.
Sürmeli şeyhin bi kaç videosunu izledim sürekli nefisten bahsediyor.
nefis terbiyesi nefis terbiyesi evet terbiye etmişsin nefsini dünyevi keyiflerden sıyrılmışsın o yüzden mercedes benz S-500 marka model arabaya biniyorsun tebrikler huşulandın.
Taht muhabbeti ile gündeme gelmiş cemaat. Taht bir organizasyon firmasınınmış ve oturan sa damatmış. Çok büyütecek birşey yok aslında.
Fakat menzil cemaatinin fetö ile büyük benzerlikler taşıdığı doğrudur. Cemaatlerin tarikatların elinde büyümüş ve şuan sadece hepsine muhabbet duyan bir insan olarak beni de rahatsız ediyor bu adamların yavanlığı.
eleştrilere rağmen sevdiğim, allah yolunu en güzel şekilde izah eden , gerçekten çok güzel bir hoca efendiye sahipehauehauehauehauheuahueuaeae şaka lan şaka.
bildiğin ne idüğü belirsiz dinci,yobaz takımı işte. bizim toplumumuzda biad etmeyi seven eşşek kafalılar olduğu sürece bu ve bunun gibi dalyarak akımlar ortadan kalkmayacaktır. illa bi çoban gelsin alsın eline değneyi vursun bunların kafaya.
darbe şiddeti arttıkça daha evvelden de şahit olduklarımız gibi "höcöm höcööm döşşööğünözö yiyim höcöm" şeklinde daha da gaza gelir bunlar. normal abi gayet normal. çomaristanda çok normal bunlar..
fetöcüler bu cemaat 17 - 25 aralıktan sonra kendilerini gizleme ve kollama adına sızma değil resmen göç ettiler. gerek paraları, gerekse unvanları ile buralarda yer tuttular. son zamanlarda devlette menzil kadrolaşması denilen şey aslında fetöcülerin kadrolaşması. 15 temmuza kadar menzil bu kadar popiler değildi. ama son zamanlarda ki devlet kadrolarını parselleme ve ele geçirmedeki hareketleri göze batmaya başladı. hatta en ufak devlet dairesinde bile bu yapıya mensup olanlar bir yerlere geldi. içerdeki gizli fetöcülerin bu ihtirasları bazı menzilcilerin de iştahını kabarttı. ama malesef ve malesef bu konuyla ilgili yazılan, söylenen ve çizilen herşey doğru. kadrolaşıyorlar hemde tam gaz.
şu an süleymancılar ile birlikte yeni devlet kadrolarına nice insanların hakkı yenilerek tıpış tıpış doldurulan cehalet yumağı sürüsüdür.
"dediydi." dersiniz.
bu din bezirganlarının ortak özelliğidir. işlerine gelmeyince yıllar yılı el ele yürümüş, birbirinizden karşılıklı faydalanmış hatta nice haksızlığa birlikte ortak olmuş olsanız dahil, sizi iki kuruş için satabilirler.
