su an ntv'de macin kritigini yapiyor. avusturya'nin güzel saraplarindan coki icmis sanirim. resmen zerho$.
kimse farkinda degil mi yahu. bildigin sarhos.
fuat akdağ la yaptığı programı hergün seyretmek için can atmama sebep olan insan hem eğlenceli hem gerçekçi iyi spor yazarı ve yorumcusudur saygı duyar severim.
fuat akdag ile sabahları spor servisinde keyifli muhabbetleri döndüren adamdır. dinlemese keyifli, ayrıca yaptıgı iş sebebiyle imrenilicek adamdır. futbol hakkında konuşup, yazıp para kazanmaktadır. sözlük yazarları olarak bizde saatlerce futbol muhabbeti yapari gelir sözlükte yazarız ama kimse de 1 kuruş para vermez.
kızgın olsa da, diğer klasik fenerbahçeli yazarlar gibi topu başkasına atmak yerine var olan yanlış sistemi eleştirmektedir. takımı fark etmeksizin severek dinletir kendini, hele bir de yanında fuat akdağ varsa.
üzüldüğüm fenerlilerden birisidir. adamın ilk açıklaması keşke bu olayı kendi içimizde halletseydik oldu. bilgiç bilgiç konuşan fenerlilerin bir çoğundan adamdır ayrıca. (bkz: gürcan bilgiç)
objektifti, daha da olayım derken dozunu kaçırdı. fenerbahçeli olmadığını kanıtlamak için yeri geliyor fanatik bir galatasaraylı, yeri geliyor fanatik bir beşiktaşlı oluyor.
Türkiye'de takip edilmeye değecek birkaç spor yazarından biri olmakla beraber her zaman içinde bir pislik(bir taraflılık)olduğunu sezdiğim iyi adam, iyi spor yazarı.
entellektuel ve zeki biri ama fuat akdağ'ı çok bozuyor bazen ayıp ediyor, onun dışında kaliteli ve objektif bir spor yorumcusu olduğunu söyleyebilirim.
kanal kanal gezinirken onu görünce istemsiz bir şekilde durursun çünkü kendileri ntv spor izleme sebebidir.
futbolu sevmekle beraber aşırı bir düşkünlüğüm olmamasına rağmen pür dikkat dinlediğim,izlediğim spor yorumcusudur.
dahası fenerlidir. *
fuat akdağ a verdiği ayarlar beni benden alır.
dürüsttür, tarafsızdır, mantıklıdır,her bir şeyi bilir.*
bugün yazdığı yazıda yine en doğru yerlere atıfta bulunmuş spor yazarı.
maçların aynı saatte oynanma sebebine de hak veriyorum. kendi adıma başka bir entari de artık aynı saatte oynanmalı demiştim, bunu söyleme sebebim; bizim gerçekten birbirimize ve oynanan oyuna, bu oyunun taraflarına güvenmemek gibi bir sıkıntımız var. her durumda birileri bir yerlere gönderme yapacak ve gerçekten masumane hatalarda/olaylarda bile birilerini töhmet altında bırakmaya çalışacaktır. bunu yıllardır yapıyoruz. bunu aşamadığımız için böyle oluyor, yoksa son 4 hafta ya da 5 hafta meselesinin hiçbir önemi yok.
türk futbolunun eksikliği mental bir altyapı oluşturamamış olmaktır. bu altyapı ile beraber oyuncunun eğitimi de (eğitimden kasıt sadece okul değil, tüm kişisel gelişim) eksik kalınca futbolu bir kaç sağlam sütun üzerine oturtamadan ve günlük başarılara endeksli yaşamak zorundayız. yabancı sınırlamasının saçma sapan yapılmış olması ya da tamamen kalkmaması da bunun bir diğer sebebidir. öyle olmadığı için 4 büyüklerin alacağı orta halli bir futbolcunun fiyatı piyasanın kızışması ile 4-5 misli fiyatlara çıkıyor ve kavgası, gürültüsü de cabası oluyor.