Tüm filmlerinde sanki aynı karekteri izlediğimiz ,artık kendini tekrar eden, cıvıklıkta oskar kazanabilecek seviyeye gelmiş , varoşlardaki mahalle çocuklarının espri anlayışına sahip konservatuar mezunu kişi.
belli bir yaştan sonra artık eski tadını vermeyen fakat ekranlardan inmesi gerektiğini de bir türlü anlamayan şahsiyettir. oynadığı 5 filmin 4ünün dünyanın en kötü 50 film arasına girmesine hiç değinmiyorum.
yıllardır beklerim. eli yüzü düzgün bir yönetmen alsında bir dram filminde şöyle oynatsın bu adamı diye. herkesin aksine hala oyunculuk kumaşı olduğunu iddaa eder dururum çevreme.
telefonla bağlanıp, 3 kelimesinden birisinde ne dediğin anlaşılmayan insanlarla bile gayet samimi ve esprili diyaloglar kurabilen insandır. haliyle de televizyon için ideal şovmendir. gafları işin tuzu biberidir...
kırk yılda bir doğru hem de tam doğru konuşan adam. benim de bizzat yalova topçular da yaşadığım feribot sırasında akp kayırma rezaletini büyük bir cesaretle milyonlara duyurmuştur. tebrikler.
yıllardır ekranda olmasına rağmen siyaset hiç konuşmamıştır m. ali erbil. yaptığı şakaları bile asla, siyaset temeline oturtmamıştır. siyasi görüşü hakkında bile çok zor fikir sahibi olabileceğiniz bir insanın, bu derece cesaretle konuşması takdir edilecek bir durumdur. iktidar hiç rahatsız olmasın. nerde kaldı demokrasi, hadi onun dediklerini de darbeye çağrı diye değerlendirin.
uludag'daki programına geç kalmasından ötürü, alacagı ücrette problem çıkabilebilmiş olup, ondan bu açıklamaları yapmış olabilebilen şovmen. ne bileyim şaşırdım ondan duyunca. iyi mi?
edit: evet canım lumpen değilmiş. bunu söyledik diye beğenemediniz mi? vallahi tellerim dökülür, hatırım kalır. adamın programı rating denen canavarın hasını alıyor. anlayacağınız işleri tıkırında, düzeni yerinde. işte böyle bir zamanda iktidarın oklarını üzerine çekecek bir çıkış yapmak omurga ister,mangal gibi yürek,lenger gibi büzük ister. bunları yapmak ta lumpen adamın işi değildir. o yüzden lumpen değilmiş dedik. ama her olayı ' benden yana, benden değil ' sığlığında algılamaktan öteye düşünemeyen zihniyet hangi fosfor zenginliğiyle, oksijen bolluğu ile bu inceliği kavrayacak ? hadi yiğitler, bunu da anlamazsınız ama her halde hakkımızda iyi şeyler söylemiyor deyip eksilemeye devam edersiniz.