her akşam yayını kapatırken hangi gafı yapacak acaba diye dikkatle bekledipim adamdır.bir gün ''kimselere vermeyin'' demiştir.daha onun acısı unutulmadan ''sevgiyle kalın'' yerine ''sevgiyle kayın'' demiştir.
bugün haberleri sunarken "lüks lpg li bir araç hareket halindeyken alev aldı" haberinde lpg yi "elpici" diye okumuş sunucudur.ev ahalisi olarakta elpici yi araba içindeki televizyon zannetmemize sebeb olmuştur.tüplü araba desene be adam.
sunduğu haber bülteni esnasında 'bu rtük ne iş yapar ' sorusunu ortalama elli kez sorduran adamdır. zaten program da elli dakika civarında. vurgulamayı bilmez, telaffuzu türkçe'yi sonradan öğrenmişler gibidir, kelimeleri birbirine karıştırır, yer isimlerini,kişi adlarını ya unutur,ya hepten yanlış anons eder,ııılar,eeeeler,türkçe'nin ırzına geçer.
ayrıca terbiyesiz ve saygısızdır. muhabirlerine hep emir kipiyle hitap eder. ahmet anlat bize, mehmet söyle bakalım şeklinde. ölür müsün be adam anlatır mısın, lütfen falan desen? burada saygısızlık kadar batılı,özellikle amerikalı meslektaşlarını taklit gayreti vardır. onlar da habercilerine '' tell us, explain '' tarzı cart curt ederler.
2 önceki twitinde
" Amma zor işmiş bu kardeşim.Bundan böyle, etrafımda ufak tefek şeylerden dolayı şikayet edene rastlarsam valla dövecem. Hepinize sevgiler."
deyip, 2 yazısı boyunca ishalden şikayet etmiştir. nirvanaya ulaştım, ironi manyağı oldum burada.
az önce yine ana haber bülteninde, dün beyazıt'ta faşist-polis-ögb saldırısı için protesto yürüyüşü yapan öğrencilerin haberini sunarken, "dünyada sağ-sol kavgası kalmadı ama bizim ülkemizde..." gibi bir giriş yapan, sahibinin sesi. emperyalist kapitalizmin, yalan bombardımanıyla kendi düzenini hergün yeniden "sağlama" almasının müjdecisi olma işlevini yürüten bu medya aygıtında böyle medya fahişelerinden bolca var.