şu dizinin bir saatlik versiyonu olsaydı dünya çapında bir yapım olabilirdi. o kadar insanı içine alan, orijinal bir konu. yine de izliyoruz efendim, youtube sağolsun ilerlete ilerte gideri oluyor.
Edit: Ben kafamı safiye kadar duvara vursaydım şimdiye ölmüştüm, kafa tasına sağlık ezgi mola.
bir haftalık aranın ardından fırtına gibi bir bölümle dönüş yapmış dizi. ezgi mola'ya daha kaçıncı kez hayran olacağız bilemiyorum açıkçası. helal olsun ne diyim.
kadın orda cinnet geçiriyor kafasını duvardan duvara vuruyor inci salağı ''ama hani arnavutköy'den ev alacaktık?' triplerinde. ulan trip atacaksan bile o an atmazsın yahu.
senarist inci karakterini sıçtı batırdı bu çok net. ağzından dinlemiştim çünkü mevzu inci'nin aileye dahil olup onları normalleştirme hikayesi olacaktı ta en başından beri. ama bu planı yapan yine senaristin kendisi inci'yi öyle bir kezbana çevirdi ki buradan nasıl toparlayacak hikayeyi merakla bekliyoruz bakalım.
çanlar inci icin caliyor.
3 deli gorumce bir demansli kayinbaba hani hep hanin yanindaydin oyle sacini yesile boyayip yeni evinde rahatca hanla sevisecektin.
Klişeler zincirine takılmış dizi.
Önce Naci'nin eski karısı ve çocuğu ortaya çıkması,şimdi de ölümcül hasta çıkacak muhabbeti.Bence tüm bu klişeler zincirine takılmasına hiç gerek olmayacak kadar orjinal ve biraz yaratıcı işlenirse gayet de geniş bir sürece yayılacak bir konusu var.Ama türk dizisi olduğu için klişeler yumağı zorunlu sanırım;sözleşmelerde yazıyor herhalde.
Baymaya başlayan dizi. 16. Bölümden izlenimlerim bu yönden.
---spoiler---
Safiye ve naci birbirlerine açılıp evlenecekler, han ve inci'nin heyecanı bitti zaten, bi de inci han'ın karanlık yönüyle tanışacak. Gülben de ya esat'a.., ya bayrama.
---spoiler---
Yani suyunu çıkartmasalar 1 sezonda işlenecek konular bunlar. ¤