martılar neden çığlık atar bilir misiniz

entry2 galeri0
    1.
  1. Bir martının çığlıklarına takıldı yüreğim.. Onlarla çığlık attı benliğim.. Vapur ve martının aşkına eşlik etti gözlerim.. Kaç kişi sessizce anlatmıştır sevdasını denize, kaç kişi martılarla konuşmuştur, acısını dökmüştür.. Bilirmisiniz martılar bu yüzden çığlık atar durmadan.. Deniz; kendisine anlatılan sırları kabararak, dalgalarla kıyıları döverek paylaşırken, martılar gözyaşlarını çığlık çığlığa bağırarak paylaşırlar... Sizin yerinize çığlıklar atarak...

    Martılar niye çığlık atar bilir misiniz?
    işte bu yüzden.. Sessiz çığlıkları dinledikleri için sürekli. Sizin gözyaşlarınıza ortak oldukları için..

    Martılar neden çığlık atar bilir misiniz?

    Çünkü onlarda zamanında iki sevdalı gençtiler. Ama onların ki imkansız bir aşktı. Biri fakir bir balıkçı diğeri güzeller güzeli bir denizkızı. Balıkçı balığa çıktığı birgün ağlarına takılan denizkızına aşık olmuştu. Bakışlarıyla konuştular günlerce. Ama Tanrılar karşı çıktılar sevdalarına. Gökyüzü tanrısı fırtınalar çıkardı kavuşamasınlar diye, denizler tanrısı da hapsetti denizkızını dalgalarının içine. Ama yılmadı balıkçı. Aradı sevgilisini günlerce fırtınalara, korkunç dalgalara karşı koyarak. En sonunda gökyüzü tanrısı bırak dedi bırak kavuşsunlar artık denizler tanrısına. Bıraktı denizkızını dalgalar ama onları iki kuşa çevirdi de bıraktı. Aşkları gibi bembeyaz iki kuşa.. Çığlıklar atarak gökyüzünde uçmaya başladılar. Onların sevdasından bugün kü martılar çoğaldılar.

    işte bu yüzden çığlık atar martılar. Ne zaman el ele, kol kola, birbirine aşkla bakan iki sevgili görseler çığlıklar atarak eşlik ederler onların aşklarına.

    Martılar niye çığlık atar bilir misiniz?

    Çünkü onlar yüzlerce yıldır kaybettikleri mektubu ararlar...
    Çünkü onlar iki sevdalının aşkına şahitlik etmiştir.. Çünkü onlar bir aşkın yokoluşuna sebep olmuştur.

    Yüzlerce yıl önce birbirini gören bir prenses ve fakir genci ayırmak isteyen kral genci denizin ortasında bir fenere hapseder. Ama gençler sevmişler bir kere birbirlerini unutmak öyle kolay mı bu yürekte. Genç martılarla dertleşir, prensese yazdığı mektupları onlara okur, sonra martılar üzülür bu ayrı aşklara. Onlar da böyle bir sevdadan doğmamışlar mıdır.. ve delikanlının mektuplarını taşımaya başlarlar prensese. Böylece hergün prenses ve delikanlı mektuplarla anlatırlar sevdalarını.

    Ama birgün kral görür pencereye konan martının ağzındaki mektubu.. Herkes korkuyla beklerken kral gider sarılır kızına. Martılar bile anladı sevdanızı ben anlayamadım der. Tez getirtiyorum düğün hazırlıklarına başlayın. Prenses o sevinçle hemen mektup yazıp haber vermek ister aşkına. Mektubu taşıyacak martıya da hepsinin düğüne davetli olduğunu söyler. Martı mektubu tam fenere götürürken arkadaşlarına söyler düğünü. O sırada düşürür mektubu denize. Bütün martılar üzüntüyle mektubu aramaya başlarlar. Ama bir türlü bulamazlar. Delikanlı üzüntüyle sevgilisinin kendisine cevap vermemesine içerler. Kendi mektuplar yazar ama gönderecek martı yoktur etrafında. Hepsi çığlık çığlığa denizin üzerinde uçmaktadırlar. Anlar ki prenses ona yazmamıştır, anlar ki martılar üzüntüden yanına gelememektedir, anlar ki bütün bu çığlıklar onun biten sevdası içindir.

    Ve delikanlı kendini kayalıklardan aşağıya atar.
    işte o gün bugündür martılar çığlık çığlığa bulamadıkları o mektubu ararlar.
    4 ...
  2. 2.
  3. vapurdan atılan simit boğazlarında kaldığı için..
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük