devrimci, marksist veya leninist her kimse, bu söylediklerimi eleştirebilirler ama lütfen yargılamasınlar. marksizm'in temelinde bilimsel sosyalizm ve materyalizm alanında argümanlar kullanılabilir, ön plana çıkarılabilir. ama eğer ki bir örgüt ulusal bir perspektif izliyorsa, bu bahsettiğim kavramların hepsini kendi içinde yaşaması gerekir. ne yazık ki materyalizm ve bilimsel sosyalizm çizgisine kendini kaptıran insanlar, halk kesiminin dinsel ve etnik değerleriyle alay etmeye başladı. Sözümona senin mustafa kemal atatürk gibi bir liderin varken, sen insanlara bilimsel sosyalizm dersen, halk da sana sırtını döner. materyalizmi anlat, sosyalizmi anlat, gerekirse komünizmi de anlat, mao'dan bahset, lenin'den bahset, ancak seninle omuz omuza vatansever mücadele için ayağa kalkan insanlara bunları empoze etmeye kalkışma. hiçbir örgüt, alanlara halka bir şeyler öğretmeye gidemez, haddi de değildir. gezi parkı en basitinden, örgütlerin halktan çok şey öğrendiği, ders aldığı bir süreçti. bu topraklar üzerinde, materyalizm, ateizm, agnostisizm, vs. gibi inanışları yaşatmaya ve kabul ettirmeye kalkan; sosyalizm, komünizm ve leninizm gibi ütopyadan öteye gidemeyecek ideolojilerle örgütlenmeye çalışan her örgüt, türk milleti(büyük harflerle)'nin ayakları altında kalacaktır.
NOT: Materyalizmin bir din olmadığının farkındayım. ne demek istediğim anlaşılmıştır. En içten saygılarımla.
''Ulusların kendi kaderini tayin hakkı şu anlama gelir: kendi kaderine ancak ulusun kendisi karar verme hakkına sahiptir; bir ulusun yaşamına zorla karışmaya, o ulusun okullarını ve diğer kurumlarını yok etmeye onun töre ve geleneklerini yıkmaya, kendi dilini kullanmasını zorla engellemeye, onun haklarını daraltmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. fakat bu, sosyal-demokrasinin(marksizm), bir ulusun tek tek ve tüm geleneklerini ve kurumlarını destekleyeceği anlamına gelmez. herhangi bir ulusa tecavüz edilmesine karşı mücadelede sosyal-demokrasi(marksizm), sadece ulusun kendi kaderini kendisinin tayin etme hakkım savunacak, ancak aynı zamanda, söz konusu ulusun emekçi kesimlerinin bunlardan kurtulmasını sağlamak için, bu ulusun zararlı gelenek ve kurumlarına karşı ajitasyon yürütecektir.''
bir sürü boş kelime çiziktirip aslında birşey anlatmayan boktan kitapmış.
ben de yazıyım: "insanlar özgür olmalıdır. özgür olmak iyidir. iyi olmak güzeldir. vıdı vıdı vıdı..." ee? ne diyorsun dayı sadede gel. stalin bu fikirlerle mi milyonlarca insanı katletti, sürgünlerle halkları yok etti, asimilasyonla kültürleri yok etti, kanla yeniden kuzey asya haritasını boyadı. hela fırçası gibi bıyık bırakınca olmuyor bu işler.
