allah aşkına bıraksın bu avrupa sineması çakmalığını. yapamıyorsun hafız, gerçekten çok zorlamasın. senaryoların çok basit, seyirci tam filminden tiksinecekken araya standart bi ajitasyon koyarak akılda kalmaya çalışıyorsun.
ekleme: ayrıca son zamanlarda felsefi konuşmalara kasıyor, onu da beceremiyor.
günahım kadar sevmem tipini, ilk çıktığı zamanları da hatırlıyorum. doğulu türkücüydü, o zamanlar gözümde. çok da sevmezdim. ha yine sevmiyorum ama şu unutulmamalı.
bu adam kendini geliştirdi.
bu adam bilmem kaç yıl boyunca üzerine yapışan doğulu türkücü imajından sıyrılmak istiyor.
bu adam, türkiye'de en azından yüzbinlerin para verip gittiği sinema filmlerini ardı ardına çekti.
geçen senenin türkiye'den giden oscar aday adayıydı filmi.
ne olursa olsun; ona bakınca ayakkabısnın ökçesine basıp elinde tesbihle dolaşan birini görsem de ona zaman verilmesi ona şans verilmesi gerek.
adam şimdi yönetmen ve bana göre şu an tabi ki kendisinin maddi desteğiyle en iyi olma yolunda. şu an için dedim dikkat!
he, bu adam kro ne bilir film çekmeyi falan diyenler olursa söylüyeyim; en az sinema-televizyon okuyan bir öğrenci kadar sinema çekim tekniklerini bilirim.
bu bilgimle söyleyebilirim ki,
gerçekten sinan çetin'den bana göre daha iyiydir.
en zor şey değişmektir bu ülkede. birşeyler yapmaya çalışmak, üretmek, farklı olmak zordur. çünkü biraz kendinizi, beklentileri, yapılanları aşmaya çalıştığınız anda "haddini bil" lafıyla ya da tavrıyla karşılaşırsınız. çünkü bu ülkede hep "haddinizi bilmek" zorundasınızdır. iş yerinde başarılı olmak istersiniz, farklı birşeyler üretmek ortaya koymak ama biri çıkar sana haddini bildirir. siyasette farklı birşeylerden bahsedersin ama ona da haddini bildiren birileri çıkar mutlaka. sporda da böyledir sanatta da. bu ülkede yaşıyorsan hiçbirşeyi bilmesen bile "haddini bileceksin". peki mahsun kırmızıgül kim? çaycı, türkücü, kıro. tutmuş ne olduğunu bilmeden bir de siname filmi çekiyor. yani " haddini bilmiyor".
halbuki bu ülkenin sinema ile doğmuş büyümüş hayatı sinema olan para puldan önce türk sinemasının geleceğini düşünen cem yılmazları yılmaz erdoğanları şahanları varken bu iş sana mı düştü mahsun "haddini bil" ...
haddini bilmediği için, oyunu kurallarına göre oynamadığı ve gerçekten değinilmesi gereken gerçek konuları sinemaya başarılı yapımlarla taşıdığı için birilerinin ne yaptığını değil aslında hiçbirşey yapmadığını, konuşarak değil yaptıklarıyla gösterdiği için alkışlanması gereken adamdır mahsun kırmızıgül...
yazıp yönettiği güneşi gördüm filminde Türkiye'nin kanayan yarası olan türk - kürt ilişkilerini konu edinen, kürt kimliğini saklamayan hatta bununla övünen , türk - kürt barışı isteyen türkücü ,yönetmen, senarist.
Buraya kadar herşey güzel. Şimdi hafızalarımızı tazeleyelim. Yaklaşık 11 yıl önceye, 10 şubat 1999 a o meşhur magazin gazetecileri ödül törenine gidelim. Hani Ahmet Kaya'nın "kürtçe şarkı ve klip yapacağım" sözleri yüzünden linç edilmek istendiği, o gecedeki olaylar yüzünden yurt dışına çıkmak zorunda kaldığı o geceye. Herkesin bildiği gibi Ahmet Kaya'nın o sözlerinden sonra mikrofonu eline alan Serdar Ortaç önce Sibel Can'ın söylediği padişah adlı şarkıyı sözlerini değiştirerek söylemiş, ardından da dönemin meşhur marşı olan 10. yıl marşını coşkulu bir şekilde söylemeye başlamıştı. işte ayrıntı burada gizli. Tüm salon ayağa kalkmış coşkulu bir şekilde marşa eşlik edip, alkış tutuyordu. işte onlardan birisi de mahsun kırmızıgül'dür. En ön sıralarda alkış tutup yerinde zıplayan, o sırada linç edilmek istenen Ahmet Kaya'ya sahip çıkmayan , Hiç olmadı olaylara tepkisiz kalıp yerinde oturmayan bu adam, bugün bir barış güvercini olarak beyaz perde de bu tarz konuları işliyor. Gözümde zerre kadar değeri yok yaptığı işlerin , müziğini zaten sevmiyorum , filmlerini izlediğim zaman hep o gece Serdar ortaç'a eşlik etmesi aklıma geliyor , samimiyetsizliği midemi bulandırıyor.
azalarak bitmesi uzun zaman alabilir, hemen bitsin bu adam.
daha dünün lo lo mahsun'u değil mi bu?
ondan neden adam akıllı işler yapması bekleniyor ki?
pkk propagandasından daha iyi bir şey yapabilir mi zannediyorsunuz?
neyse.
hıı bir de laiklik için savaşıyormuş;
(bkz: #7260829) *
tamam alay edilecek çok yönünü bulabiliriz, her insanın bulabiliriz ama birde şu varki ilk çektiği flimde Beyaz melekte şunu demişti.
-Ben bu filme bütün paramı servetimi yatırdım eğer film tutmassa iflas ederim.
Bu kadar cesaretli, bu kadar büyük bir riski alabilecek kaç kişi var sorarım.Hemde mahsunun çektiği flimden bir şey çıkmaz diyen, mahsun bana teklif getirdiğinde tereddüt ettim diyen birçok insan varken.