mahalledeki çocukları cadıyız diye kandırmak

entry1 galeri0
    1.
  1. mahalledeki çocuklara * cadı olduğunu söyleyen insanların *, gerçekleştirdikleri eylemdir.

    ben küçükken mahallemizde bir abla vardı. bütün çocuklar olarak ona özenirdik. gözleri yeşildi, kendisi güzeldi, muhabbeti güzeldi, her yaştan insanlarla iletişimi sağlardı. gözlerini kıskanmıyordum tabi ben. kıskanmak da diyemeyiz. özenmek, onun gibi olmak istemekti. zarif biriydi, onun gibi olmak istemek normal. bir ecenur vardı hep onunla oynuyordu, bak hatırladım yine kıskandım. ahaha. ismi elvan. hı tüm çocukların hayali de onun gibi olmaktı bence, işte bence öyleydi. yani benim öyleydi. çok seviyordum hala seviyorum. neyse, elvan abla genelde akşamları bize korkunç hikayeler anlatır bizi kandırırdı. mesela anneannesinin evinin sınırları içerisinde bir ev daha vardı. ev boştu. elvan abla da o peltek ve sevimli konuşmasıyla "bu evde tabut var biliyor musun?!..." derdi. biz malız, hemen inanırdık. tabi ki! elvan abla anlatıyorsa doğrudur çünkü. * hayır şu an düşünüyorum da, elvan abla da az anormal değilmiş ha. *
    neyse.. çocukluğu böyle geçen bir insanın, gelecek neslin çocuklarına normal davranması beklenemez değil mi? işte aynen öyle oldu. ben de elvan abla gibi oldum, mahalledeki çocuklara korkunç hikaye anlatan, "söyleyin dkomnenos'a, anlatmasın canım çocukların rüyasına giriyor." diyen teyzelerin hedefi oldum. *
    işte böyle başlayan bir hikaye. ama hatırlamıyorum bundan kaç yıl önce olduğunu. benden 3-4 yaş küçük olan aslı adındaki kız ile annesi, aslının 5 yaşındaki kuzeni rahle * ile annesi bize gelmişlerdi. kuzenim de bizdeydi. * * ben de fazla büyük sayılmam o zaman yani.

    misafir geldiği için hazırlanmış yiyecekler ikram edildi. ben, kuzenim ve aslı oturuyoruz.

    aslı: dkomnenos ablaa, ben rahleyi kandırdım biliyor musun rahle beni cadı sanıyor.

    dkomnenos: ahaha, nasıl?

    aslı: ya bizim evde bir tane kitap vardı. babamın. siyah kaplı böyle. şifalı bitkiler kitabı. ama rahle okumayı bilmediği için büyü kitabı diye kandırdım ben onu.

    ben: ahaha aslı ya. sonra? tam anlatsana şunu.

    aslı: ya dkomnenos abla, bak şimdi. ben siyah giyinmiştim böyle, selenacılık oynuyordum. elimde siyah bir kitap vardı. babamınmış. şifalı bitkiler kitabı. rahle de bunu bilmiyordu. benim sırtım rahleye dönüktü. içeri girdi. beni gördü, korktu. "aslı abla?" dedi. o an numara yapmak geldi, ben de; "ben aslı değilim." dedim *. "sen kimsin?" dedi. ben de tamara olduğumu söyledim.

    ben: ahahaha, aslı.

    aslı: sonra bana "aslı ablamdan ne istiyorsun?" dedi. işte o an ben de oyun oynama kararı aldım. cadı olduğumu söyledim. sonra birden elimdeki kitabı açıp bir şeyler okuyormuş gibi uydurdum. bağırmaya başladım. "çık buradan!!" falan diye bağırdım. ahahah.

    ben: ahahah. devam edelim?

    aslı: ahahah dkomnenos abla yaaa. taammaaamm. *
    benim de canıma minnet tabi. bu olay 4 sene önce olmuş bu arada. bundan 1 sene önce bir başka kuzenimle fransız taklidi yapıp oradaki yaşıtları kandırmıştık. cadı olayının olduğu sene de dershane arkadaşımla alman numarası yapıp yine birilerini kandırmıştık. *
    tamam dedim, yapalım. dışarı çıktık işte rahle oyun oynuyor. oradan geçiyoruz aslıların evine doğru. rahle bize bakınca, ona ters ters bakıyoruz. sonra bu rahle geldi, "korkuyorum" dedi yazık.

    aslında çok şey yaptık kıza ama bundan sonrasını anlatmam sözlük yazarlarının bana karşı tavırları açısından hoş olmayacağından, devam etmiyorum. ve bunların hepsi elvan ablanın suçuydu diye, suçu onun üzerine atıyorum. * *
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük