mahalle takımı kurmak

entry2 galeri0
    1.
  1. gölcük sokak, bir gece kondu adacağının yarısı... bu adacığın diğer yarısını taç sokak oluşturuyor... gölcük sokak'ta 9-10 gecekondu'nun yanı sıra bir tane'de apartman bulunuyor. bu apartman 2 sokak'ta bulunan tek apartman. çarpık mahallenin en güzel yapısı... eski'den belediye'nin çöp kamyonlarını boşalttığı bir bölge gölcük sokak... istanbul'un çöplüklerinden sadece bir tanesi... fakat makus talihini belediye'nin çöp dökme yerini değiştirmesi ile değiştiriyor... bu kararın en büyük sebebi bölgenin içerisinden otoban geçmesi oluyor... yol kenarında çöp biriktiremiyecek olan belediye, daha gizli saklı alanlara taşıyor çöplüğünü... ardından daha fazla gecekondu yapılıyor bu bölge'ye... gecekondu yapanların hepsi akraba. köylerini istanbula taşıyorlar... kastamonu'dan geliyorlar bu insanlar, daha iyi bir hayat adına. ve de bir müteahhit gelip apartman inşa ediyor... kastamonulu insanların içerisine daha farklı memleketlerden insanlar geliyor bu apartman sayesinde...

    işte gölcük sokağın uydu fotoğrafı:
    http://i51.tinypic.com/16knxc.jpg

    apartmana taşınan insanlara biraz farklı gözle bakıyor bölge insanları... bu nedenle apartmanda oturan çocuklar çok zorluklar çekiyorlar. akranları onları oyunlarına almak istemiyor, itiliyorlar, kakılıyorlar... bir süre sonra apartman doluyor. apartmana yeni gelenlerden mehmet, apartmanın eskilerinden fuat ile çok samimi oluyor ve birlikte zaman geçirmeye başlıyorlar... daha sonra aykut geliyor. o mehmet ve fuat'tan 1 yaş küçük olmasına rağmen dışlanmıyor. bina içerisindeki erkek çocuklar birlikte hareket ediyorlar... apartman'a sonradan taşınan derya 7 yaşında ve diğerlerine göre biraz daha narin yetişmiş... ardından 5 yaşındaki cihan geliyor... yine 5 yaşında olan ibrahim var, o fuat'ın kardeşi... aklı hep muzurluğa çalışıyor. kapısı açık unutulan minibüsü iski kanalına uçurmaktan; sokakta oynarken üzerlerine freni boşalmış kamyonun uçmasına ve arkadaşının gözleri önünde can vermesine kadar yaşadığı olaylar var... bu olaylar onun kekelemesine neden oluyor...

    mehmet ve fuat mahalle takımından dışlanıyorlar diğer çocuklardan eksikleri olmamasına rağmen ve bu duruma çok içerliyorlar... diğer apartman çocukları arasında daha baskın karakterli olan mehmet ve fuat kendi mahalle takımlarını kurmaya karar veriyorlar... okul'a giderken, okul'dan dönerken mahalle takımının adı ve renkleri konusunda tartışıyorlar... mahalle takımında kimleri oynatabileceklerini, nerede oynayacaklarını düşünüyorlar sürekli olarak...

    2000 yılın'da bir haftasonu sabahı kapının önüne çıkan mehmet ve fuat. derya ve aykut'u çağırıyor, konuyu onlarada açıyor. bu dörtlü birlikte çimlere uzanarak beyin fırtınası yapmaya başlıyor, takımın adı ve rengi konusunda. sonunda takımın adının gölcük spor olmasına karar veriliyor. takımın adı sokağın adından alınıyor, çünkü böylece gerektiğinde mazisi 2000 yılından öncelerede dayandırılabilir... ardından renkleri düşünülüyor. bu hususta çok tartışma çıkıyor. çünkü mehmet ve fuat galatasaraylıyken; derya ve aykut fenerbahçeli.iki tarafta tuttuğu takımların renklerinin gölcük spor'da dalgalanmasını istiyor. sonunda ne kırmızının, ne de lacivertin gölcük spor'da olmayacağı kararına varılıyor... dörtlü çimlerin üzerinde uzanırken, gökyüzüne bakıyorlar ve güneş gözlerini alıyor... aynı anda, aynı şeyleri düşünmüşcesine güneşin sarısı ve çimlerin yeşilini takımın renkleri yapmaya karar veriyorlar...

    çocuklar çok mutlular fakat bir takım olabilmek için, 6 kişi'ye ihtiyaç var. geriye kalan 2 kişiyi nereden bulacaklarını düşünüyorlar ve apartmandaki 4-6 yaş arası küçük çocukları toplayıp denemeye başlıyorlar... cihan 5 yaşında olmasına rağmen, yaşının üstünde yetenekelere sahip, ibrahim ise muzurluğunu futbolda sert oynayarak dışa vuruyor. top ile hiç alakası yok, vuruşları çok zayıf, çalım atamıyor, pas atamıyor. sadece rakibi yıldırmayı başarıyor. bu nedenle cihan ve ibrahim takıma alınıyor.

    gölcük spor oyuncuları takım olana kadar kendi arasında idman yapmayı seçiyor. idmanlar sağdan-soldan duyulan bilgiler ve o sıralar kağıthanespor'da kalecilik yapan fuat'ın hocasından aldığı bilgiler ışığında gerçekleştiriliyor... hızlı pas çalışması, kondisyon çalışması, ortada sıçan, zıplama, açma-germe, vücut çalımı, duvara çizilen bölgeleri şut ile vurma ve buna benzer çocukça idmanlar yapılıyor... artık hem duygusal, hem de mental açıdan takım olduklarına inanıyorlar gölcük sporlular. fakat eksik olan birşey var. o eksiklikte en önemli eksiklik rakipsizlik. karşılaşacakları denk rakipleri yok. fuatın okulundan arkadaşı gökhan ile konuşuluyor ve bir mahalle takımı kurması isteniyor. gölcük sokağın arka tarafında bulunan karyağdı sokakta oturan gökhan, mahallesinde karyağdıspor adında bir takım kuruyor.

    karyağdıspor ile gölcükspor ilk karşılaşmasını apartmanın önündeki gölcükspor'un stadı olan gölcük arena'da oynuyorlar... ilk karşılaşmaya bütün bina sakinleri davet ediliyor. apartman sakinlerinin bir kısmı maç öncesinde yerlerini binanın giriş kaldırımlarında alıyor... saha 15x6 metre büyüklüğünde ve biçimsiz. yolun bazı bölümlerinde darlaşıp, bazı bölümlerinde genişliyor. fakat bu top oynamamak için bir bahane değil.

    karyağdıspor fatih(14 yaşında, 1,80 boyunda), ömer(10 yaşında), sadık(11 yaşında), ümmet(6 yaşında), rıdvan(12 yaşında) ve süleyman(5 yaşında)'dan oluşuyor... ve hem kalıp, hem de yaş ortalaması olarak gölcük spordan üstünler...

    gölcükspor ise fuat(11), mehmet(11), aykut(10), derya(7), ibrahim(5), cihan(5)'dan oluşuyor... cihan kaleci, fuat ve ibrahim defans, aykut ve derya ortasaha, mehmet ise forvet... maç kuralları belli topu atan alır, sert girmek yok, kalecileri yaşı küçük olduğundan sert şut çekmek yasak... maç başlıyor ve gölcükspor daha önce sistem konusunda çalışmış olduğundan zorlanmadan maçı farklı kazanıyor. aradaki çok büyük yaş farkına rağmen kazanılan maç oyuncuları inanılmaz yüreklendiriyor. maç sonunda önceden kaldırım altına zulalanmış fruko gazozlar ortaya çıkıyor, çalkalanmak suretiyle şampanya gibi patlatılıyor. karyağdıspor oyuncuları bu duruma çok şaşırıyorlar... gölcük spor'da yaşça küçük olmalarına rağmen iyi oynayan cihan ve ibrahim omuzlarda taşınıyor...

    akşam üzeri takım mehmetlerin evinin terasında toplanıyor ve oynanan maçın kritiği yapılıyor. maç kazanılmasına rağmen herkes birbirini kıyasıya eleştiriyor ki açıklar kapatılsın. henüz o gün takım olan gölcük spor oyuncuları forma yaptırma kararı alıyor...

    önceki gün alınan karar doğrultusunda kağıthane esnafı dolaşılmaya başlanıyor. çoğu esnaf başta gönüllü olup, sonradan vazgeçiyor. gölcük spor yapılan formalar karşılığında göğüslerinde o firmanın logosunu taşıyarak, reklamlarını yapacaklarını söylüyor. çok ünlü bir mobilya firması bu çocukça hevesi kabul ediyor ve formaları yaptımayı kabul ediyor. bu firmanın bayi sahibi x bey gölcük sokağa yakın olan huzur sitesinde oturuyor. gel zaman, git zaman bu x beyden hiç ses çıkmayınca çocuklar soluğu mobilyacıda alıyor. x bey çocuklara formalarını yaptırdığını fakat yine o bölgedeki bir ilkokul müdürü formaları isteyince ona verdiğini söylüyor. bu olay karşısında yıkılan gölcük spor oyuncuları hırslarını ne yapsalarda çıkaramıyorlar...

    kimsenin gölcük spor'a forma yapmayacağını anlayan çocuklar. kendi kendilerine formalarını yapmaya karar veriyorlar. bunun için bir tuhafiyeden uzun kollu beyaz kadın fanilaları alıyorlar. kadın fanilaları almalarının sebebi üstlerine tam oturmasını sağlamak. pazardan alınan siyah şortlar ile forma tasarımının ilk aşamasını atlatıyorlar... dar fanilaları galatasaray parçalısı gibi ortadan siyah kalemle ikiye bölüp; patel boya yardımıyla bir kısmını yeşil, bir kısmını sarıya boyuyorlar... formalar boyandıktan sonra forma numaraları büyük kapışmalar sonucunda belirlenip formaların arkasına siyah pastel boya ile işleniyor... 1-cihan, 5-ibo(pastel boya yetmediğinden), 7-Aykut, 8-Derya, 9-mehmet(büyük kavgaların sebebi olan numara), 10- fuat(tsubasa yüzünden)

    futbol oynamak için müthiş bir alan olan halkpazarında top oynamaya başlayan gölcük spor bir gün top oynayan bir grup ile karşılaşıyor... karşıdaki grup gölcük sporlulara çok şaşırıyor. üstlerindeki formalar ilginç geliyor herkese fakat bir yandan da imreniyorlar bu duruma... uzun konuşmalardan sonra ertesi gün yine buluşmak üzere sözleşiliyor bu grupla...

    ertesi gün buluşulduğunda, gruptakiler bir mahalle maçı yapmak istediklerini söylüyorlar. gölcük spor'un açtığı yol'dan onlarda gidip kendilerine bir mahalle takımı kurmuşlar ve kendilerine çok ilginç bir isim olan kobraspor adı vermişler... kobraspor maç esnasında yaptığı hatalar ile kendini sokuyor ve maçtan hüsranla ayrılıyor...

    artık kendi sınırlarını aşan gölcükspor kendi tanıtımını yapmak için kağıthane semtinin çeşitli bölgelerine sprey boyalar ile gölcük sk. 2000 yazıyor. zaman geçtikçe denk hale geldikleri kendi mahallelerindeki çocuklarla maç yapmaya başlıyor. kupalar düzenliyor, o sıralar çok moda olan tasoların iki yüzünüde kazıyarak beyaz hale getirip madalyalar yapıyor... mahalle takımlarında az görülen para ile transfer olayına girip, kadrosuna kattığı oyunculara maç başı para veriyor ve imza attırıyorlar... * yani bir hayal kurup gerçeğe çeviriyorlar bu ufacık çocuklar...

    gölcükspor oyuncularının bir kısmı şimdi asker'de, bir kısmı apartmandan taşındı, bir kısmı okuyor. fakat binanın önündeki telefon direğine 2000 yılında asılan tabelada halen "gölcükspor arena, gölcük spor kulübü, 2000, kaptanlar mehmet-fuat" yazıyor... eskiden saha olarak kullanılan beton zeminde halen "gölcük spor 2000" yazıyor. sokağın adı değiştirilip taç sokak yapılmasına rağmen belediye binada asılı olan "göcük sokak" tabelasını indirmedi...

    benim çocuklarımda böyle çocukça hayaller kurup gerçeğe dönüştürsünler, emek versinler, savaşsınlar istiyorum. bilgisayar karşısında hayali oyunlar oynamaktansa, böylesi daha yararlı.
    1 ...
  2. 2.
© 2025 uludağ sözlük