genelde babalarımız kendinde 7-10 yaş küçük eşleri ile evlendiği için günümüzde ''babamız sübyancı mıydı lan.'' şeklinde bir görüşü destekleyen önerme. çıkmak sübyancılık evlenmek o zaman ne ulan.
başlığa göre bir tanım yapmak gerekirse de : gayet doğal olan bir durumdur kız ve erkek arasında geçmesi muhtemel ilişkidir. gençler birbirini sevmişler, bize laf söylemek düşmez.
lise 1.sınıfa yeni başlamış kızcağımızla üniversite de 4.sınıfa geçmiş şahısla, lise 4.sınıfta olan kızcağızımızla üniversiteye yeni başlamış şahıs kıyasını yapınca bir yerlerinde bir potluk, bir eksiklik hissedilen başlık. *
liseli bir kızın kendi aklı ve mantığını kullanabilme yetisine sahip olduğunu düşünürsek, sübyancılıkla alakası olmayan eylemdir. ha dersin ki arada yaş farkı var, ben derim ki, neden olmasın? 35 yaşında üniversiteli olmadığını söyleyip bir genelleme yaparsak kızın yaşını 17-19 erkeğin yaşını 19-22 alırsak gayet normal hadise.
Üniversite sınavını ilk girişde kazanmış 18 yaşındaki gençtir.
Ünviversideki kızların hepsinin kart oldugunun farkına varmış vede lise yıllarında ders calışmaktan başka bir şey yapmadıgını anlamış erkek tipidir.
liseli kız son sınıfta ve üniversiteli genç üniversite 1deyse, bir sene sonra liseli kizla cikan subyanci universiteli olarak değil de kızla çıkan çocuk olacak kişidir.
güzel insandır. böyle insanlar hazırcılığı sevmezler, armut piş ağzıma düş felsefesi onlar için değildir. her şeyde emekleri olsun isterler. kendilerinin payı olsun isterler. emek vermediği yemeği yemek (benzetme için özür yanlış olmasın) istemezler. belki de bundandır ki liseli bi kıza aşık olmaktan çekinmezler. üzerinde emek sarf etmek bi nevi yetişmesinde yardımcı olmak isteyebilirler pek tabi. bu durum ilerde olumlu sonuçlanıp meyva verebilir. * bu durmda ortada sübyancılık da yoktur ayıpta günah da.
(bkz: liseli kıza aşık olan üniversitelinin temize çıkması)
eğer olay çıkmaktan ibaretse gerçek bir sübyancılık olayıdır. ama bugün başıma geldiği gibi aşksa, sevgiyse, saygıysa sübyancılık çok adice bir suçlama olarak yapıştırılabilir. tabi bu seven kişinin umrunda değildir. çünkü o sevmiştir bir kere. sözlük köşelerinde yazarların ne yazdığı, balkonlarda koca karıların ne dediği delikanlı gibi seven adamın umrunda değildir.
her ilişkide olduğu gibi karşılıklı çekim, kafaların uyuşması ve saygı sınırları yeterli olgunluktaysa olay başka bir boyuta dönüşmüştür artık.
ülkemizde evli çiftlerin genellikle aralarında 4-8 yaş farkı olduğu düşünülürse, ilişkide geleceği düşünen bir üniversiteli, kızın kendisinden 5 yaş küçük olmasını büyük bir avantaj olarak görür. üstelik kız üniversitedeki birçok kızdan olgun ve fizik olarak üstünse..
iki taraf da memnunsa (ki bir ilişki içinde olduklarına göre gayet memnun olduklarını farzedebiliriz) kimsenin ağzını açmaya hakkı olmayan bir ilişki içinde olan üniversite öğrencisidir.