kesinlikle hatırlarken en çok tebessüm ettiğim anlar, tuvaletteki sigara içme anlarıdır. hocaya yakalanmalar, duman dedektörüne duman gitmesin diye uğraşlar, o adrenalin...
en popüler kızların okulun en ağır çocuklarıyla çıktığını, bu çocukların her okul çıkışı muhakkak bir kavgaya karıştıklarını ama okulun en eğlenceli tipleri olduğunu hatırlıyorum.
müdür yardımcısının okulda sevgilisiyle öpüşen sınıf arkadaşıma istiklal marşından önce isim vermeden "madem bu kadar erkeksin, alır kızı eve götürürsün, burası okul." Demesi.
adam nasıl kızdıysa artık...
ilk aşk, diğerlerinden aşırı farklıdır. bir insanın sevebilme kapasitesi kadar çok sever insan. bir daha ömrü boyunca bu kadar çok sevebileceğine inanmaz. bilir çünkü.
dostluklar...
ki mezun olalı 22 yıl olmuş hala aynı dostlukların devam ediyor olması sayesinde sadece aklımda da kalmıyor be sözlük gönlümde hepsi... *
-topluca tuvalete gitmek.
Aslında ben sadece tuvalete gidiyorum derdim,arkadan ben de geliyorum dur bekle ben de geliyorum beni de bekleyin kızlar ben de gelicem durun diyen arkadaşlar Yüzünden en az 7-8 kişi topluca giderdik mevzuya gider gibi.
Tuvalette sigara içmek, kürsüde susmak bilmeyen müdür, her zaman sinirli olan bedenci, seksi ingilizceci, toplu kavgalar, kızlara çıkma teklifi... Gider böyle sabaha kadar. Ha bir de okulun ek seksi kızı çağla.
ilk konuşmamızda rusça küfür ettiğim çocuğun 4 yıl boyunca peşinden koştuğumu okul değiştirmesin diye hoş bulduğumu söylediğimi ve iplenmediğimi* unutamıyacağım sanırım.