kişinin olgunlaşma evresine girmesiyle ve çevresindeki okuyan kitlenin değişmesi ile maruz kaldığı fikirlerin etkisinde düşünsel olarak geçirdiği evrimle beraber kesinlikle daha farklı bir insan olmasıdır, üniversiteyi liseden ayıran fark.
lisede otomatik, üniversitede manuel takılırsın. bu doğru bir tanımdır şimdiki gençler küçüklükten cinselliği yaşayıp üniversitede akıllandım büyüdüm ben modunda gezmektedirler.
eğer hazırlıktaysanız bi farklılık yoktur. Ama gel gör ki üniversitede kızlar teklif eder olayını bi derece fark olarak gösterebiliriz. Lise yıllarımızda eğer bi çocuktan hoşlanıyorsak onunla daha sık mesajlaşırdık sonra oğlan gelir çıkma teklif ederdi. Ama üniversiteye geçtiğimizde sürekli takıldığımız ve hoşlandığıımız bi çocuk olduğunda ne yazık ki mesajlaşmayla bu iş hallolmuyor. Zaten o çocuk size değil biraz daha yavşak potansiyeli olan kızlara yar oluyor. çünkü üniversitedeki kızların çoğu anında liseli hayatından sıyrılıp tuhaf bi özgüvenle erkeklere çıkma teklif ettirmeye çalışıyor. Olan güzel ama gururlu kızlarımıza oluyor.
Not:çıkma teklif etme tabiri baya gerilerde kaldı ama olsun.
üniversiteye yeni geçenlerin kendisi liseliler diye yargılardan kurtulduklarını sananlar için bu başlık geçersizdir.
öncelikle ünviersite gibi ünviersitelerin ile varoş yerlerinde okuyan liselilerin gibi kıyaslama yapılmış olan başlıktır.
ama dünya geneline göre hiç süzmeden kıyaslarsak;
ünviersitelerde ders saati sistemi yoktur. saat kaçta derste var o'dur. liselilerde tıpkı ilköğretim ders saati sistemi vardır. öğrenim mesai saatinde okuldan dışarı çıkılmaması gerekir.
liseliler üniformayla üniversiteliler ise sivil kıyafetlerle gidlilir (şimdi alayı sivil olmuştur.)
daha çok fark vardır. ama genel tabir olarak budur.
ilk önce "oh lan ne serbest ortam" der, sonra olayın o olmadığını öğrenir, işi kavrayana kadar staj, kıyafetler falan derken bir bakmışsın liseyi de atlayıp ilköğretime geri dönmüşsün.
(bkz: eğitim fakültesi)