şu anda dünyanın en iyisi ve sadece 22 yaşında. acaba havaya girip gevşer mi diye düşünüyor insan. önemli olan zirveye çıkmak değil orda kalmaktır biliyorsunuz. bakalım önümüzdeki 10 sene dünyanın en iyisi olarak kalabilecek mi?
worldclass futbolcu, dribbling ve teknik bakımdan üst düzey fakat şut bakımından kötü olmasada bi ronaldo kadar topa vuramayan oyuncu (kötülemek amacıyla değil). bacaklarındaki kasların yetersizliğindenmidir çözemedim çok cılız vuruyor dribling halindeyken, bu eksiğini de çalışarak kapatırsa dünyanın tartışmasız en iyi topçusu olacağına inandığım kişidir, fakat futbolu anlık düşünenlerin at gözlüğüyle olaylara bakması ve saçma sapan yorumlar yapması bu şahısa antipatik bakmama neden olmuştur.
biraz önce uefa'nın resmi sitesinde okuduklarım doğruysa arsenal'e attığı 4 golle uefa tarihinde seçkinler kulübüne giren 6. futbolcu olmuştur kendisi. seçkinler kulübünde andriy shevchenko da var. bilin bakalım andriy shevchenko o başarıyı nasıl elde etmişti? link verelim en iyisi http://www.uefa.com/uefachampionsleague/news/newsid=1473678.html#messi+joins+exclusive+club
gelmiş geçmiş en iyi futbolcu olduğunu ya da olacağını dünya kupasında göstermesi gerekendir, şimdi attığı ya da attırdığı gollerde çok iyidir ancak ne olursa olsun o vitrinde de birşeyler yapabildiğini bize göstermesi gerekir ki şu ana kadar yapılan çoğu yorum maradona'ya saygısızlıktır...
bakın bırakın bu adamı. ciddi ciddi bırakın. çünkü hakkında ne kadar konuşulursa konuşulsun bu adama nazar değmiyor. hep aynı hep aynı. bir kere de gol atma be kardeşim atma. bırak başkaları atsın. başkalarının önünü aç ama sen atma. harbiden atma be olm.
10 nisan 2010 real madrid barcelona maçında kısa bir süre sonra almak koşuluyla topu xavi hernandez'e verdikten sonra içeri doğru koşu yaparken adeta hayaleti andıran süper yetenek. hem topa hem koşu yoluna göz ucuyla ufak bakışlar atıyor ve adam gideceği güzergahı belirliyor ve daha sonra da top havalanınca gaza basıyor, real madrid'in savunması da olaydan sonra enkazın başına geliyor.
iyi futbolcu olmak ile iyi sporcu olmanın farkıdır sanıyorum.
elle attığı bir golden sonra hunharca ve yüzsüzce sevinmesinden pek hazzetmemiştim. umuyorum futboldan ziyade spor ahlakı konusunda geliştirir kendisini.