bugün
- kıza iğne batıran türbanlı10
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu8
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi12
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali9
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- kendini bir görsel ile anlat19
- xdearm10
- jose mourinho34
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- sarılma ihtiyacı13
- zalbert ramstein8
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- meral akşener17
- bursa9
- gizli samyelin moderatör olması13
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- gideon reid morgan jj9
- anın görüntüsü12
- icardi190552
- magicovento12
- sekse doymuş erkek12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel22
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi11
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak8
- albay kemal21
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu20
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü19
- güçlü kadınların ortak özellikleri8
- yazarların en sevdikleri diziler11
- okula gidiyorum sözlük10
- gay olanları toplum niye sevmiyor12
- yazarların cinsel tercihi15
“Kimi insanlar kendi iç seslerini tüm açıklığıyla duyarlar ve duyduklarına göre yaşarlar. Böyle insanlar ya bir deli olurlar ya da bir efsane.”
görsel
görsel
Benim için yeri ayrı olan film. Oyuncu kadrosu iki efsaneyi barındırıyor. Antony hopkins ve Brad pitt. Benim açımdan Brad pitt'in en yakışıklı hali. Ulan herife her saç modeli yakışıyor arkadaş. Filmin en sevdiğim yanı bi çok şeyi, yedire yedire anlatmaları. Zamandan çalmamışlar, tristanın kaçışları, kaybolmaları. Kadında sanırım, tüm kadınların modellemesi gibi. Bi insan bu kadar karakter yoksunu olamaz. Bak yine aklıma geldi karaktersiz.
teması ve olay örgüsü güzel olan film. ayrıca oyuncuların performansları da bir o kadar güzel. falling action kısmı ise resmen "vay be" dedirten tarzdadır.
ana teması kadınların şu meşhur piç tercihi olan 1994 yapımı film. kendi sığır bakış açımdan yorumlamak istiyorum:
--spoiler--
filmdeki piçimiz tristan* kardeşi samuel'in eve getirdiği nişanlısı susannah'ı tavlamak için hiçbir girişimde bulunmaz. kendi halinde at koşturmaya devam eder ama bir şekilde susannah ile arasında bir elektriklenme olur. samuel ölünce de susannah derin bir oh çekip (yani çekmiştir muhtemelen, daha sonra tristan hapisteyken "samuel'in ölmesini istedim" itirafında bulunuyor bir ara) tristan'ın peşinde koşmaya başlar ama tristan ayı ruhlu bir adamdır. kafasına esince ortadan kaybolur, susannah'a "başkasıyla evlen" diye mektup yazar, onun geldiğini ilk önce kızılderili bilge abimiz one stab hisseder falan filan... sırf bu yüzden babası felç geçirir, susannah saçlarını kesip intihar eder, daha sonra evlendiği isabel 2 de alfred'in adamları tarafından öldürülür. kısacası cenabet herifin tekidir tristan. genç kızların banko sevgilisi brad pitt tarafından canlandırılmamış olsaydı muhtemelen bu film de diğer oyuncuların istisnasız hepsinin döktürmesine rağmen kült filmler arasında yer alamazdı. kesinlikle doğru bir seçim olmuş brad pitt. zaten her zaman duygusuz, vurdumduymaz, piç adam rollerinin altından başarıyla kalkan bir aktör olmuştur.
benim haline en çok üzülüp en fazla empati kurduğum kişi ise alfred oldu. tristan çekip gittiği için yedekte bulundurulan bir koca adayı muamelesi gördü adamcağız. işleri iyi gidip devlet adamlığına kadar yükselince susannah bu kariyer fırsatını kaçırmadı tabii. fakat alfred aşkı için her şeyi yapmasına rağmen susannah denen denyo gitti tristan için intihar bile etti. zaten daha sonra alfred de isyanını şu şekilde dile getirdi:
"i followed all of the rules, man's and god's. and you, you followed none of them. and they all loved you more. samuel, father, and my... even my own wife."
daha sonra adamlarının vukuatları yüzünden kendinden biraz nefret ettirse de filmin sonunda ailesine geri dönüp tristan'ın ve babasının hayatını kurtararak kendini affettirdi. alfred iyiydi de çevresi kötüydü sadece *
samuel ise idealleri uğruna sevdiği herkesten ve her şeyden vazgeçen, birazcık saf birisiydi. sevişmek için evlenmeyi beklemesinden de belliydi bu. geride bırakacaklarını düşünmeden bok yoluna gitmeyi tercih etti, feci şekilde de öldü. tek hatası susannah ile sevişmemek oldu bana kalırsa ki aynı şeyi tristan da dile getirdi. zaten savaşta ölmeyip susannah ile evlenmiş olsaydı kendine güzel bir boynuz koleksiyonu yapmış olurdu bana göre. "ben askere gidecem" diye zırlayıp durdu ama susannah oralı bile olmadı. eğer gerçekten sevseydi mutlaka samuel'i engellemeye çalışırdı.
ayrıca pek çok platformda susannah'ın üç kardeşi de sıradan geçirdiğinden bahsedilmiş. bu doğru değil. samuel bakir öldü.
tabii anthony hopkins'ten bahsetmeden olmaz. özellikle felçli olduğu sahnelerde adam bildiğin döktürmüş.
--spoiler--
bitti benimki *
--spoiler--
filmdeki piçimiz tristan* kardeşi samuel'in eve getirdiği nişanlısı susannah'ı tavlamak için hiçbir girişimde bulunmaz. kendi halinde at koşturmaya devam eder ama bir şekilde susannah ile arasında bir elektriklenme olur. samuel ölünce de susannah derin bir oh çekip (yani çekmiştir muhtemelen, daha sonra tristan hapisteyken "samuel'in ölmesini istedim" itirafında bulunuyor bir ara) tristan'ın peşinde koşmaya başlar ama tristan ayı ruhlu bir adamdır. kafasına esince ortadan kaybolur, susannah'a "başkasıyla evlen" diye mektup yazar, onun geldiğini ilk önce kızılderili bilge abimiz one stab hisseder falan filan... sırf bu yüzden babası felç geçirir, susannah saçlarını kesip intihar eder, daha sonra evlendiği isabel 2 de alfred'in adamları tarafından öldürülür. kısacası cenabet herifin tekidir tristan. genç kızların banko sevgilisi brad pitt tarafından canlandırılmamış olsaydı muhtemelen bu film de diğer oyuncuların istisnasız hepsinin döktürmesine rağmen kült filmler arasında yer alamazdı. kesinlikle doğru bir seçim olmuş brad pitt. zaten her zaman duygusuz, vurdumduymaz, piç adam rollerinin altından başarıyla kalkan bir aktör olmuştur.
benim haline en çok üzülüp en fazla empati kurduğum kişi ise alfred oldu. tristan çekip gittiği için yedekte bulundurulan bir koca adayı muamelesi gördü adamcağız. işleri iyi gidip devlet adamlığına kadar yükselince susannah bu kariyer fırsatını kaçırmadı tabii. fakat alfred aşkı için her şeyi yapmasına rağmen susannah denen denyo gitti tristan için intihar bile etti. zaten daha sonra alfred de isyanını şu şekilde dile getirdi:
"i followed all of the rules, man's and god's. and you, you followed none of them. and they all loved you more. samuel, father, and my... even my own wife."
daha sonra adamlarının vukuatları yüzünden kendinden biraz nefret ettirse de filmin sonunda ailesine geri dönüp tristan'ın ve babasının hayatını kurtararak kendini affettirdi. alfred iyiydi de çevresi kötüydü sadece *
samuel ise idealleri uğruna sevdiği herkesten ve her şeyden vazgeçen, birazcık saf birisiydi. sevişmek için evlenmeyi beklemesinden de belliydi bu. geride bırakacaklarını düşünmeden bok yoluna gitmeyi tercih etti, feci şekilde de öldü. tek hatası susannah ile sevişmemek oldu bana kalırsa ki aynı şeyi tristan da dile getirdi. zaten savaşta ölmeyip susannah ile evlenmiş olsaydı kendine güzel bir boynuz koleksiyonu yapmış olurdu bana göre. "ben askere gidecem" diye zırlayıp durdu ama susannah oralı bile olmadı. eğer gerçekten sevseydi mutlaka samuel'i engellemeye çalışırdı.
ayrıca pek çok platformda susannah'ın üç kardeşi de sıradan geçirdiğinden bahsedilmiş. bu doğru değil. samuel bakir öldü.
tabii anthony hopkins'ten bahsetmeden olmaz. özellikle felçli olduğu sahnelerde adam bildiğin döktürmüş.
--spoiler--
bitti benimki *
brad pitt'in bi şöyle karizmamız olmadı dedirten filmi.
http://galeri.uludagsozlu...om/g/legends-of-the-fall/
http://galeri.uludagsozlu...om/g/legends-of-the-fall/
brad pitt'in en yakışıklı olduğu film.
herkesin izlemesi gerektiğini düşündüğüm etkileyici, çarpıcı ve son derece duygu yüklü bir film.
güzel bir soundtracki olan ayrıca görüntüleri ile insanı alıp götüren, ihtirasın , aşkın, atların, zerafetin anlatıldığı güzel film.
http://fizy.org/#s/1kdtat
http://fizy.org/#s/1kdtat
film kadın işi bok işidir üzerine kurulu.
tristanın karısı vurulduğunda ağlama sahnesi hüzüne boğmuştur. izlenilmesi gereken bir dram filmi benim için. Tek kelimeyle mükemmel.
yine 90lar, hopkins ve pitt'le görsel şölen...
izlenesidir...
izlenesidir...
olay tristanın etrafında dönse de son sahnede anlaşılan odurki filmin alfredin filmidir.
brad pitt in en yakışıklı olduğu filmlerden biri olmasının yanısıra , çok iyi bir dram dır.
BiRÇOK KONUNUN iŞLENDiĞi iZLENiLESi FiLMDiR VESSELAM.
kesinlikle akıllara kazınan mükemmel bir filmdir...
brad pitt'in en iyi performanslarından birini ortaya koyduğu hoş, güzel film..
Julia Ormond'un uzun ayrılıkktan sonra Brad Pitt'e kurduğu dokunaklı cümle şöyledir: "Sonsuzluk çok uzun sürdü Tristan."
julia ormond'un da başrolde olduğu filmdir.
brad pitt ve anthony hopkins başrollerdedir. ancak filmdeki diğer tüm karakterler aslında başrolde gibidir. hepsinin ağzından, tüm bu yaşananlar anlatılsa, hepsinin hikayesinin ayrı bir etkileyiciliği olur.
üç erkek kardeş ve babaları... 1.dünya savaşı... kardeşlerden birinin eve getirdiği, evlenmek üzere olduğu sevgilisi... ve aynı kıza aşık olan üç erkek... savaş, ölümler, evlilikler, aldatmalar, entrikalar, ayrılıklar, yeni doğan çocuklar, intihar, zenginlik, fakirlik, cinayet, doğa, ilkbahar, kış, tanrı, büyü... filmde hayata dair her şey var.
--spoiler--
filmin sonlarına doğru alfred'in, tristan'a yakarışı şu şekildedir: "tanrının ve insanların koyduğu her kurala uydum, sense hiçbirine uymadın, ama hep seni daha çok sevdiler. samuel, babam. kendi karım bile." filmdeki en kayıtsız, kendi hazzının doğrultusuna yaşayan karakter, brad pitt, en sevilen karakterdir. her zaman en doğrusunu yapan, her kurala uyan alfred ise en az sevilen...
yine de filmin kahramanı, ilk defa kuralları delip geçen ve son sahnede hükümetin adamını öldüren alfred oldu benim için.
"every warrior hopes, a good death will find him." diye başlar film.
tristan'ın ölümüyle, "it was a good death..." diye biter...
--spoiler--
üç erkek kardeş ve babaları... 1.dünya savaşı... kardeşlerden birinin eve getirdiği, evlenmek üzere olduğu sevgilisi... ve aynı kıza aşık olan üç erkek... savaş, ölümler, evlilikler, aldatmalar, entrikalar, ayrılıklar, yeni doğan çocuklar, intihar, zenginlik, fakirlik, cinayet, doğa, ilkbahar, kış, tanrı, büyü... filmde hayata dair her şey var.
--spoiler--
filmin sonlarına doğru alfred'in, tristan'a yakarışı şu şekildedir: "tanrının ve insanların koyduğu her kurala uydum, sense hiçbirine uymadın, ama hep seni daha çok sevdiler. samuel, babam. kendi karım bile." filmdeki en kayıtsız, kendi hazzının doğrultusuna yaşayan karakter, brad pitt, en sevilen karakterdir. her zaman en doğrusunu yapan, her kurala uyan alfred ise en az sevilen...
yine de filmin kahramanı, ilk defa kuralları delip geçen ve son sahnede hükümetin adamını öldüren alfred oldu benim için.
"every warrior hopes, a good death will find him." diye başlar film.
tristan'ın ölümüyle, "it was a good death..." diye biter...
--spoiler--
bütün insanı duyguları bir arada barındıran, her sevginin masum, her nefretin sebepsiz, her acının bedelsiz olmadığını,her zaman ölümün keder ve her doğumun mutluluk getirmediğini anlatan, ağlatan, tekrar tekrar izlenesi film.
iz bırakan filmlerdendir. izlerken kesinlikle yaşarsınız filmi, tristan'ın hayatını. bu nedenle kesinlikle erken yaşlarda izlenmemeli.
Film, Tristan'ın öyküsüdür aslında. Kuralları hiçe sayarken aşkı bazen en vahşi yaşamın içinde bulur. Bir kadının aşkı onu asla tatmin etmez, yaşamın en yıpratıcı olaylarını yaşar ve isyan eder. Filmin içindeki gidiş gelişler, Tristan'ı gerçekten efsanevi bir kişiliğe yaklaştırır. Kesinlikle izlenmesi gereken filmdir.
(bkz: ihtiras rüzgarları)
güncel Önemli Başlıklar