son iki macinda triple-double yapan, son uc mac ortalamasi triple-double olan ve bu maclarin arasina bir de all star mvp odulu sikistiran yasayan efsane.
all star maçının bir gösteri maçı olduğunu sürekli unutan basketbolcudur kendileri; bir tane sokunca üst üste 4 üçlük daha denemenin sebebi nedir ulan bırak biraz da diğerleri atsın; neyse ikinci kez uğraştı didindi ve all star organizasyonu mvp si oldu ama bu inat nedendir sormak lazım.
en buyuk hedefinin sezonu triple double ortalama ile bitirmek oldugunu aciklayan, bu hedefine her gecen gun biraz daha yaklasan, yasayan efsane basketbolcu. sezon ortalamalari an itibari ile 30.2, 7.9 ve 7.3 (sayi, ribaund ve asist).
hayvansal vücuduna ragmen atletizminde en ufak bir sapma olmayan kişi.izlerken zevk veriyor,orgazm ediyor insanları.ligin suan sayı kralı.kobe cıldırmazsa ya da t mac düzelmezse bu böyle devam eder gider..
izlemekten zevk alınası genç yetenek. pota altında çok etkili, en etkili. güçlü-kuvvetli olduğundan bir omuz koyar savunan adam uçar gider o da gider smacı basar. içeriye girmesini önlemek için en az 4 kişiyle savunmak gerekir. girerse zaten 4 kişi de işe yaramaz. artık dış şutlarını da geliştirmeye başladı. biraz daha tecrübe kazanırsa ve yanına adam gibi birisi gelirse şampiyonluk yüzüğünü parmağında yıllarca sallandırır. gooden, ilgauskas, hughes gibi bazen coşan bazen batıran adamlarla ben oynasam kavga ederdim. zira 8 asist yapıyorsa bu angutlar en az 8 asistini de boşa harcıyorlar. 4. periyot O'nun periyodu olur ki belki de tüm maça bedeldir izlemek.
son çeyreğe 15 sayı 9 ribaund 5 asist istatistikleriyle giren lakin maçtan 39 sayı 11 ribaund 8 asist istatistikleriyle çıkan ve son çeyreğe toronto karşısında 13 sayı geride giren cavaliers'e maçı kazandıran bir acayip varlık.
shaquille o'neal kadar matrak olmasın, kendini izletiyor bu adam. tamam, şahane oynuyor, istatistikleri harika falan da, bir de işinin şov yanı var. "bu maçta yine ne yapacak acaba?" dedirtiyor.
daha çocuk, çok genç gibi cümleleri görünce belirtme ihtiyacı duydum: kendisi 2004 doğumlu lebron james jr. ve 2007 doğumlu bryce maximus james'in babası. acelesini de tek çocuk olarak büyümesine bağladım ben. bilmem artık.
22 yaşında olup onun kadar çok kazanan başka insan var mıdır diye merak ediyorum. üstelik severek yaptığı belli. torununa kadar geleceğini kurtardı şu anda.
vücudunu ve yaptıklarını görünce basketbol tanrısı tarafından gönderildiğine inandığım oyuncu. cleveland o gelmeden önce* ligin averaj takımıydı. bugün ise nba finallerine kadar yükselen bir cleveland. işte bu adama borçlu orda olmasını.
anasını satayım bak diyorum bu cocuk hem kobe nin hem de mj in rekorlarını kıracak. kıracak kırmasına da hiç bir zaman onlar kadar iyi basketbolcu olamayacak. çünkü adamda kobe ya da mj gibi basketbol hamuru yok, top yakışmıyor eline bi kere kardeşim...
neyse konumuza dönelim. şimdi bu arkadas daha 22 sinde. mj hiç kıyaslamayın, mj sampiyom olabilmek için kaç sene bekledi biliyor musunuz? kobe yi de zaten hepiniz biliyosunuz shaq ile birlikte sampiyon oldular. bakın bu elemalar finale kadar nasıl cıktılar anlamış değilim zaten. ama karsılarına adam gibi rakip çıkınca sonuç gördüğünüz gibi, toz bezi olmak...
velhasılı kelam, efendiler lebron henüz bi takımı sampiyon yapacak adam değil. bi kere adam değil daha cocuk. e cavaliers de takım sayılmaz. sadece go cavaliers goforever cavs diye kendini yırtanlara üzüldüm. çünkü büyük beklenti adamı yorar...
2006-2007 sezonu final serisinde takımı 3-0 geriye düşerken o tırnaklarını yemekle meşgul olan genç yetenek. oysa kurtarıcı değil miydi kendisi? artık başlasan diyorum buradan kendisine.
mj ile kıyaslanamayacak kadar iyi olan oyuncu. şimdi ikisinin oynadığı dönemde kadrolara bakıyoruz, jordan'ın yanında diğer efsaneler varken, lebron tek başına bir şeyler yapmaya çalışıyor, rekorları altüst ediyor, takımını finale taşıyorsa ve daha bu adam sadece 22 yaşındaysa, jordan malesef toprak olmaktadır artık yavaş yavaş... kobe ile birlikte şu anda nba'in açık ara liderleri...
tırnak yeme hadisesinin özgüven eksikliğinden kaynaklandığını vurgulayan psikologların bu görüşlerini boşa çıkaran zat-ı muhterem. adam bilmem kaç milyonların önünde tırnağını çatır çatır yiyor ve tek başına dünyanın en iyi basketbol takımlarından birini yeniyor. psikoboklar sizi..
nba doğu finallerinin 5. maçında detroit karşısında detroitte iki uzatmaya giden maçta nba tarihinin en efsane performanslarından birini göstermiş oyuncu ötesi bişey. neler yaptığına bakacak olursak
48 sayı 9 ribaunt 7 asist ile oynamıştır. (iyi gibi falan ohaa)
takımının attığı son 31 sayının 30 unu atmıştır.
ayrıca maçın normal süresinde maçı uzatmaya götüren basketi ile uzatmaların sonunda maçı kazandıran basketi(son hücum son saniyeler bunlar) atmış söylenecek bir kelime bırakmamış bu maçıda efsane haline getirtmiştir. maçı da 109-107 almışlardır.
1 haziran 2007 detroit pistons cavaliers macinin sonlarinda detroitle 1e 5 basket oynami$ adamdir, hayvandir, uzaylidir. powerade reklamina bu macin son 15 dakkasini koysalar yeridir.