sayesinde yığınlarca gerizekalı görüp eğlensekte insanlık adına üzülüyoruz , bu adam 2009 playofflarında veya 2009 - 2010 normal sezonunda bu halinden çok daha iyi olmasına rağmen şimdiki gibi övülmemişti şampiyon olmaması bahane edilerek.şimdi bazı güce tapan kadınımsılar ve sonuç yalayıcılar tarafından değeri yeni anlaşıldı, benim alıp veremediğim lebron efsanesiyle değil bu mantıktan yoksun kör mantaliteyle.kobe içinde aynısı geçerliydi, adam kariyerinin zirvesini 2005 - 2007 arasında yapmasına rağmen şampiyonluklar yaşayıp daha kötü oynadığı 2009 - 2010 da göklere çıkarıldı.bu mantaliteye göre bir sprinter büyük bir önemi olmayan bir grand prix yarışında 9.55 koşsa dünya rekoru sayılmayacak, illa dünya şampiyonası veya olimpiyatlardakiler sayılacak.
ben olaya bir insanın çıkabileceği fiziksel en üst düzey açısından bakıyorum ki bundan ötesi olamaz, eğer bu zirve nba finallerine değilde normal sezona geliyorsa bu finallerin şanssızlığı hatta suçudur. böyle bir yeteneği kendi ruhsal acizliğinden olsa bile aşağılara düşürdüğü için ve bu kişiler 22 yaşında takımını tek başına nba finaline taşıyan adamın mutlaka eninde sonunda şampiyonluğu alacağını bile öngöremediler.neymiş şampiyonlukmuş bu kadarda medya etkilenmesi ve koyunluk olamaz, ne yani 2 şampiyonluğu bulunan wilt chamberlain'in 8 şampiyonlğu bulunan bill russell'den iyi oyuncu kabul edilmesini neyle açıklayacaksınız.herşey sayılarla ilgiliyse o zaman 34 yaşında olmasına rağmen 1 mvp ödülü bulunan kobe'yi nasıl 27 yaşında 3 mvp ödülü bulunan lebron'un üstüne koyuyorsunuz veya 5 mvp ödülü bulunan jordan'ı nasıl 6 mvp si bulunan kareem abdul jabaar'ın üstünde görüyorsunuz veya en önemlisi şampiyonluksa 6 şampiyonluğu bulunan winner jordan'ınızı 8 şampiyonluğu bulunan russell'in üstünde görüyorsunuz.
yaş meselesine gelirsek 4 le 7 yi hesap makinasıyla ancak çarpabilen mallara söylüyorum, bu adam iddia ettikleri gibi 28 yaşında değil şampiyonluğu 27 yaş 5 ay 21 günlükken aldı.jordan ise 28 yıl 4 aylıkken almıştı. ki bu da bir karşılaştırma ögessi olamaz çünkü hiçbir oyuncu jordan gibi yaşının ilerleyen yıllarında fiziksel açıdan üstte kalamamıştır. örnek gerekirse jordan 35 yaşındayken halen nba'in en iyisiydi ama shaq 30 yaşında, duncan 29 yaşında, kobe 30 yaşında, garnett 28 yaşında fiziksel açıdan düşmeye başladılar, jordan'ı sevmesekte hakkını verelim.lebron'un değerine gelirsek lebron kobe'den kobe'nin oyununu takım oyunu adı altında sikmeye başladığı 2007 - 2008 sezonundan beri açık ara iyidir, tabi lebron genetiği gereği yetenek olarak kobe'den kat kat üstündür.ve chamberlain , larry bird, magic johnson , michael jordan'la beraber nba tarihinin en iyi 5 oyuncusu arasına şimdiden girmiştir.kobe ise en fazla hakeem olajuwan , shaq o'neal, kareem abdul jabaar ve bill russell'la beraber ikinci beşe girebilir.michael jordan'ın en iyi kabul edilmesinin sebebi ise 1992 yılında salary cup adı altında nba'in dünyaya açılma hamlesi başlatması ve medyanın basketbolun daha fazla sevilmesi için mevcut en büyük yıldız olduğundan jordan'dan bir kahraman yaratma isteği. bu doğrultuda jordan medya tarafından beyinlere afyon gibi verilince sorgulamadan uzak yığınlarda etkilenerek gerçekten en iyi sanıp öyle kabul etti.
hala wade'in yanıcısı diyenleri gördükçe gülmemek için kendimi zor tutuyorum. hele hele pippen'ı, parker'ı, pierce'ı süper yıldızdan saymayan adamların laf atması daha da trajik. evladım jordan ve kobe kendi takımlarında 100 sayı ortalamayla mı oynuyorlardı? jordan'ın yanındaki pippen gelmiş geçmiş en iyi 50 oyuncudan biri seçildi. bu adam süper yıldız değil de nedir bana açıklar mısın? yanında avrupa' nın en iyi oyuncusu, nba'in en iyi 6 adamı olmuş tony kukoç vardı. kritik anlarda ceza şutlarını yüzdeyle sokan steve kerr vardı. chamberlain ve moses malone zamanlarından sonra belki de nba'in en iyi ribaundcusu ve harika bir savunmacı olan rodman vardı. bu adamlar sıradan görev adamları mıydı?
kobe ilk üç yüzüğünü shaq'ın yancısı olarak aldı shaq 3 kere finaller mvpsi oldu. robert horry gibi bir winner vardı ki adamın 7 tane yüzüğü var. 7 tane!!! fisher gibi yaşlanmadan önce harika işler çıkarmış bir winner vardı. shaq gidince kobe,yanına avrupa'nın en iyi 2 uzunundan biri gelene kadar armut topladı. phoenix'e 3-1 den seri verdi üstelik takımına küstü, son maç son periyotta oyuna girmedi. pau gasol spektaküler olmasada bir süper star değil mi? üstelik memphisten neredeyse bedavaya alındı.
işte lebron' da bu yüzden cleveland'dan gitti. çünkü ne jordan ve kobe gibi phil jackson düzeyinde bir koçla çalışma imkanı buldu ne de los angeles lakers, boston celtics ve chicago bulls gibi maddi anlamda güçlü bir takımda oynadı. nba'in yıllarca loser olarak dalga geçilen takımı cleveland tarafından seçildi. bilekleri 2 kere kırılan ve atletikliğin zerresini barındırmayan bir ilgauskas, çaylak bir oyuncu olan daniel gibson, nba jeneriklerinde serbest atıştan airball attığı gösterilen varejao gibi adamlarla nba finaline çıktı. üstelik bunu da son yılların en iyi savunma takımına karşı detroit'i eleyerek, üstüne 5. maçta playoff tarihinin en iyi 5 performasından birine imza atarak başardı(james o maçta maçı ilk uzatmaya götüren ve 2 uzatma sonunda kazandıran basketi atmasının yanı sıra takımının son 25 sayısını ve 30 sayısının 29'unu attı.) daha sonra orlando ve boston'a karşı 1 e 5 basketbol oynadı. boş pozisyondaki oyuncuları bulduğu zaman bile oyuncular şutu çekmekten korktu. %50'nin üstüne isabet oranıyla 35 sayı ortlamaın üstüne çıkmasına rağmen elenmekten kurtulamadı. çünkü cleveland kendisinin yanına en fazla mo williams gibi bir overrated adam alabildi.(lebron gittikten sonraki halini görüyorsunuz zaten). işte lebron tüm bunlardan 2010 boston 5. maçında adeta takıma küstü ve pes etti(yapmaması gerekirdi ama oldu) sene sonunda da takımdan, yine çok yanlış biçimde, cleveland'ı adeta küçük düşürerek ayrıldı.
işte lakers bulls veya celtics gibi büyük bir organizasyonda değilseniz size yancı diyorolar maalesef. onca yıl lebron'un yanına sadece şişirmenin kralı olan mo williams gibi bir adam alan, elini cebine atmayan bir cleveland varken siz ne yapardınız? başka takıma gitmezdim demek kolay. evet jordan başka bir takıma gitmedi çünkü tüm gerekli adamları bulls yönetimi ona yavaş yavaş kazandırdı. evet kobe gitmedi çünkü lakers yönetimi sırf onun için shaq'ı gönderdi üstüne artest gibi bir savunma canavarını(2010 boston serisi 7. maçta bana göre kobe'yi ve lakers'ı kurtaran 3 lüğü atmıştı), avrupa ve ispanya'nın yıldız uzunu gasol'u, dwight howard'dan sonra belki de nba'in en dominant pivotu olan andrew bynum'u getirdi. üstelik kobe bile gasol gelmeden önce takasını istemişti. işte başarı gelince bu tür şeyler unutuluyor maalesef.
lebron cleveland'ı bırakmakta haklımıydı? evet sonuna kadar haklıydı. o, kendisi gittikten sonraki sezon nba'in en düşük galibiyet yüzdesi rekorunu kıran bir takımı bıraktı. düşünün takımın halini ve elini vicdanınıza koyun. 8 yıldan sonra lebron'suz nba'in en düşük galibiyet yüzdesini alabilen bir takımda lebron nasıl bir gelecek kurabilirdi? kimle şampiyonluğa gidebilirdi? yancı olarak yanına gittiği söylenen wade bu sene neredeyse tek bacakla oynadı, indiana maçında oyuna küstü, koçla kavga etti. bosh ise boston maçına kadar sakatlığı sebebiyle oynamadı bile. oklahoma karşısında ilk 3 maç doğru düzgün bir performans bile veremedi. kısaca süperyıldız desteği bile almadı. karakterini koydu, 4. periyotlarda sorumluluk aldı, kullan(a)madığı fiziğini olmadığı kadar kullandı. elenmenin eşiğinden döndüğü indiana ve boston serilerindeki en kritik maçlarda inanılmaz performanslar gösterdi. sözde wade'in yancısı olarak gittiği takımın normal sezon ve finaller mvpsi de oldu. hepsinden öte geçmişte yaptığı gereksiz açıklamaları, decision olayı için de yanlıştı diyerek özür diledi, hatasını kabul etti.
bu adam bu şampiyonluğu sonuna kadar haketti. bunu zerre kadar eleştiren adam bu spordan anlamıyodur veya koyu lebron nefreti barındıran bir insandır. lebron, kendisine asla istediği desteği sunmayacak bir takımı bırakıp hedeflerini gerçekleştirebileceği bir takıma gitti. "başka takıma gitmezdi" diye övülen adamlar gibi büyük bir organizasyonda ve büyük bir koçla çalışma fırsatı hiç bulamadı. üstelik bunun suçlusu da kendisiymiş gibi gösterildi. artık eleştirmeyi bırakın da bu adamın oyununun, dominantlığının, gücünün ve hızının tadını çıkarın. çok çok özel bir oyuncu gerçekten.
dwyane wade gibi bir süper starla birleşip sırf şampiyon olabilmek için onun takımına gidip hatta kontratından bile taviz verip üzerine birde chris boshu yanlarına alarak şampiyonluk hedeflemesiyle gözümden düşmüş oyuncudur. ne jordan ne kobe ne de herhangi bir süper yıldız başka süper yıldızlarla birleşmemişlerdir yıldız isimlerle birleşmişlerdir. örneğin allen-pierce-garnett, kobe-gasol-odom, ginobili-parker-duncan, jordan-pippen-rodman, bird-parish-mchale.
eleştirenlerin daha neyini eleştireceğini düşündüğüm benim yüzüklü kralım. hayranım ben bu adama hemde öyle böyle değil. aktif basketbolcular arasında şuanda dünyanın en iyisi bunu inkar eden varsa oturalım karşılıklı tartışalım. şutu yok deniyordu. bunun için boston serisinin 6. maçına bakabilirsiniz. finallerde ve son çeyreklerde toptan kaçıyor deniyordu. bu seneki tüm playoff maçlarına bakabilirsiniz. ve tüm bunlar sonunda bu sene sonuna kadar hakettiği yüzüğü taktı. hemde çifte mvp ödülü ile. daha yeni başladı. şu form durumuyla önümüzdeki 3-4 yıla ambargo koyacaktır. şampiyon olur mu bilinmez tabi ama en azından kişisel olarak ligi domine edecektir. zaten bundan öncede domine ediyordu da olsun. artık daha çok göze batar. seni seviyorum yüzüklü kralım benim.
final serilerinde iyi olmadığı için eleştirilen yüzüklü all-star artık...
kendisini pek sevmem ama bu sezon dywane wade başta olmak üzere miami muazzam bir sezon geçirdi. Bi' ara koçlarıyla takışmalarına rağmen o sorun halledildi ve takım yine oynamaya başladı..
şunu da söylemeden edemeyeceğim. oklahoma'nun şampiyon olamamasına üzüldüm.
gençlikte bi yere kadar durantçiğim, westbrookçuğum. gelecek seneye bir daha denersiniz, sıkmayın canınızı. kedi canınızı sizin! *
kendisini eleştirenlerin sığındığı tek argüman olan "yüzük" problemini de böylelikle halletmiş oldu. wade'nin sıçıp sıvadığı, bosh'un eski formundan uzak olduğu bir play off döneminde her maç triple double'a yakın performanslar göstermek, hele de şampiyonluk triple double yapmak her babayiğidin harcı değildir. her ne kadar westbrook maçın içine sıçsa da, çok önemli bir olaydır.
şu an ligin en iyi oyuncusudur. yok, kobe'ye ben de hayranım. o da bir süperstar ama şu an en iyisi kuşkusuz lebron. peki şu an kobe'yi geçmiş midir? hayır. geçebilecek midir? belki de. bu, önümüzdeki birkaç yıla bağlı bana kalırsa. lebron şu an formunun zirvesinde, şu önümüzdeki birkaç yıl da bu performansla devam ederse, yüzük takmaya devam ederse bir kobe olacaktır muhtemelen.
bir mj olması çok zor ama gelmiş geçmiş en komple oyuncu olduğu kesindir ayrıca. skor, asist, rebound gibi yeteneklerini gelmiş geçmiş en iyi fiziğe sahip olmasını da eklersek inanılmaz bir drive yeteneği de katılıyor ki potaya sokulduğu zaman karşısında kimse duramıyor. bir insan evladı hem pivot fiziğine sahip olup, hem de tekniğiyle bu kadar oynayabilir mi lan!
dediğim gibi, her şey kendi elinde. birkaç yıl daha böyle devam etsin, kobe olabilir. mj olamaz belki ama isminin mj, kobe, magic, pippen, duncan, shaq gibi isimlerle anılacağından hiçbir şüphem yok.
nba'de 2011-2012 sezonunda oklahoma city thunder'i eleyerek şampiyon olan miami heat'te finallerin en değerli oyuncusu seçilmiştir. takımı şampiyonluğu ilan ederken bir de triple-double yaptı. lebron james bu sezon hiç triple-double yapmamıştı. ama takımının şampiyonluğunu ilan ettiği maçta triple-double yaparak oldukça önemli bir iş yaptı.
final serisi 5. maçında yine harika bir oyun oynayarak triple double yapmış müstakbel finaller mvpsi. aslında oynamaktan öte oynattı demek daha doğru olur. o kadar harika pozisyonlar hazırkadı ki arkadaşlarına, onlarda bu fırsatları aynı harikalıkta ddeğerlendirerek oklahoma'yı son maçta sahadan sildiler. bu sene gerçekten çok farklı bir karakterde oynadı lebron. boston serisi 6. maçla birlikte çok farklı bir role büründü. artık kendisine yüzük sahibi olmadığı için espiri yapan insanlar bir daha bunu yapamayacak. bakalım eleştirecek neler bulacaklar bu sefer. bence yapmasalar daha iyi. çünkü bu sefer roller değişir.
Sırtında "chosen 1" dövmesi olduğu sürece isterse ağzıyla kuş tutsa da, topu büyüyle ilk saniyede potaya atsa da gözümde asla bir Jordan olamayacak oyuncudur. Kobe veya Nowitzki'den hiç mi ders çıkarmadın be ceyms?
yüzük ve mvp sonrası gelen edit: fikrim değişmedi. hala götüyle burnu ayrı bir dünyada yaşıyor. yiğiter uluğ'un geçen seneki final serisi sonrasında yazdıklarını okuyup belki biraz daha iyi anlarsınız durumu.
ben kendisini sevenler tarafındayım. o fizik, o ball handling, o oyun görüşü hiçbir insan evladında birleşmedi bu zamana kadar. kanımca gelmiş geçmiş en yetenekli oyuncudur. sırf bu yetenekleri için bile sevilir kanımca. biliyorum çok loser göründüğünü. değil bence ama, en azından bunun hem basın hem de "hater"ları tarafından fazla körüklenen bir ateş olduğunu düşünüyorum. bu adam detroit pistons gibi tarihin en iyi savunma takımlarından birini tek başına yenip donyell marshall'ın damon jones'un ilk 5 oynadığı bir takımı nba finallerine çıkardı, sevgili arkadaşlar. bu adama ben mj kadar "winner" bir oyuncu demiyorum bakın. ama şu lebron nefret treninin kondüktörleri de fazla can sıkıcı değil mi sizce de ? evet adam olması gerektiği gibi bir winner değil, evet yeteneklerinin hakkını veremiyor her zaman. ama düşün lan adamın yakasından, size giren çıkan ne ? nedir bu kıskançlık, çekememezlik ? eh sana da suç buluyorum be lebron, sen de efsanevi bir maç oynadıktan sonra hala dallamalara konuşmaya fırsat veriyorsun, verme be arkadaş, verme. çık, oyna, kazan.
kendisini sevmem etmem ama gerçekten çok üst düzeyde bir oyuncudur. mental olarak eksikliği yok denebilir. savunulması zor birisi, tribünleri gaza getiriyor, medyanın çok fazla ilgisini çekiyor. fakat bu herif koca adam oldu, liseden geldiğinde ben daha çocuktum; adam hala clutch time'a uygun bir oyuncu değil. kariyerinin önemli maçlarında özellikle de 4. çeyrekte sıçıyor sıvıyor. sonra tüm yaz boyunca spor eleştirmenlerinin, diğer takım taraftarlarının goygoyuna maruz kalıyor ki gerçekten fena bir goygoy. bu clutch olayını aşması için de medyayla arasına mesafe koyması lazım. -bu yıl onun adımlarını atmaya başladı, özellikle de fazla konuşmuyor. okc'den bir eleman hasta olursa sıçtık ama.- baskıyı çok hissedince elini taşın altına koymaktan çekiniyor. miami'ye gelme sebebinin de bu olduğunu düşünüyorum yıllar boyunca oynadığı kazma sürüden biraz daha kaliteli, iyi anlaştığı adamlarla oynamak istedi ama yancıları da eskisi gibi istikrarlı adamlar değil. ayrıca koçu da kötü bu elemanın. wade ile birlikte koça ağalık taslıyor diyebilirim.
eğer bu yıl da yüzüğü alamazsa onun suçu olmayacak. istatistiklere bakarsak efsane olabilecek kadar iyi bir sezon geçiriyor ama clutch time sorununu çözmezse bu sezonu sayılardan başka bir şey olmayacak. yüzüksüz, sivri bir süperstar olarak çocuklarımıza anlatacağız.
edit: tüm medyanın konuştuğu şeyleri buraya yazdık, heat taraftarları gerçeği görmek istemiyor. e allah akıl fikir versin ne diyeyim ki? olayın kıskançlık olduğunu bile düşünen var. sözlükteki herkes yıllarca çalışsa zaten bu adam gibi oynayamaz, sadece eksiklikleri görülünce yazılıyor o kadar. bir kıza dallama diyecek kadar fantastik ve ağlak fanboyları var ayrıca, şaşırtıcı.
bu sene ikinci kez elenmenin kıyısına gelen takımını ortalığın amına koyarak kurtarmıştır. 26 şutta 45 sayı ne amk gerçekten inanılmaz. bakalım nereye kadar taşıyabilecek?
