zevksizdir. bu durumun gelir düzeyi ile alakası yok. bir insan lcw'den 45 liraya pantolon alır, polo'nun seri sonu mağazasına gidip 50 liraya pantolon almazsa zevksizdir.
sik olmuş. kıyafetteki özen, milyarlarca yıl günes altında kaldıktan sonra, sakallı, dwarf görünümlü bir insanın pembelere boyanmaması olarak özetlenebilir. temiz olsun, isterse herkes aynı kıyafeti giysin. temizlik moda dan önce, şunla bunla aynı kıyafeti giymiyimden önce gelen bir kavram. bunu kazandıysa ne mutlu.
o maymunlu şeylerinden giymeyip de büyüyen çocuk varsa, tasoyu da bilmez onlar çıkışlar sağdan onlar için. hala kendime göre beğendiğim tshirtler buldum mu alırım. başka marka da giysem arada güzel şeyleri cıkıyor bana göre
şimdi benim bir arkadaşım var tek markası lcw. meğerse bu markanın altı ay garantisi varmış. olay aynen şöyle gelişiyor:
" kış başlangıcında gidip yaklaşık 100 tl civarında bir mont alıyorum. kış boyunca yalnız onu giyiyorum. yaza doğru gidiyorum, zaten o zamana kadar rengi de soluyor. ordan mont parasıyla mevsimlik alıyorum"
ilginç ne diyelim.
(bkz: ne insanlar gördüm üstünde elbise yoktu, ne elbiseler gördüm içinde insan yoktu) *
ayağını yorganına göre uzatmak zorunda olan tayfadır. yoksa herkes her şeyin en iyisini hakediyor. şükretmek gerek.