imdi sakince beni dinle sevgili akpli. akparti yazmadığım için direkt eksiyi de basabilirsin. o konuyu sonra konuşuruz bu kadar bokun içinde olan bir partinin ak olarak anılmasını isteyişini ve bunda ısrar edişini psikolojik olarak rahatsızlık belirtisi sayıyorum ben. neyse bunu anlatmayacaktım..
ne demiş bu zat;-öyle uzun uzun yazmaya gerek yok- bu ülke dinden uzaklaştı, dinle yönetilmelidir demiş kısaca. buna karşı çıkıyorsan bir daha oku, olmazsa bir daha. ama söylediği bundan başka bir şey değil.
kim bu zat? milletvekili, 17 yıldır milletvekili. akp dönemi bakanı.. yani bu devleti, bu milleti temsil eden bu milletten nemalanan kişi. hangi devletten? laik türkiye cumhuriyeti'nden.
laik cumhuriyetle ilgili ettiği yeminleri çiğnemiş olması umrumda değil, yolsuzlukla mücadele edeceğime, milletin hakkını koruyacağıma ... gibi cümleler de içeriyor o yemin metni.. ama neler gördü bu gözler.
sen, laiklik elden gidiyor zırvalarıyla dalga geçen, akp şeriat getirecek laflarına gülen sevgili akp'li uuser; neyle başlıyorsun akp'yi savunma argümanına? ben sence şeriatın gelmesini ister miyim, geçin bunları... falan diyorsun ama gördüğün gibi senin istikrar, ekonomik büyüme gibi nedenlerle oy verdiğin partinin milletvekili gün gibi ortada. tabi şimdilik, henüz değiştim ve değişerek geliştim açıklamalarını yapmadı.
tahminen de istifa etmeyeceğine göre böyle bir açıklama yapacak.
şimdi sormak isteyecğim bu olacak kendisine;
o konuşmanın yapıldığı zaman yanlış mı düşünüyordunuz ya da oy verenlerinizi, etrafınızdakileri kandırıyor muydunuz? şeriatın gelmesini istemediğiniz halde hac ziyretinin gazıyla mı söylemiştiniz? yoksa şimdi mi kandırıyorsunuz? bir açıklama yapın hemen.
ve sen sevgili akpli uuser, oy verdiğin kişi işte bu adam ve bunun gibiler. şeriat isteyenlere oy veriyorsun ya da şeriat istediği halde kamuoyunun karşısına çıkıp ben değiştim diyen/diyecek olan oynaklara. git şimdi yerel seçimlerde de bas oyunu bunlara. istikrar adına, düzenli olarak anasını s.kiyorlar ya ülkenin. o istikrar adına.
not: bu entryde ben akp'ye oyumu verdim ama gördüğün gibi gayet modern bir kişiyim. hem akp sizin düşündüğünüz gibi biri değil. normalde iyi biri. tanısan çok seversin diyen uuserlara seslenilmiştir.
ayrıca akp'nin şeriat getireceğini söylemiyoum. getiremeyeceğini söylüyorum. getirmek isteyenlerin bu partide milletvekili olduğunu söylüyorum. milletvekilerinin iki yüzlülüğünü anlatmaya çalışıyorum sadece.
Türkiye müslaman bir devlet degildir. Bunu ilk önce herkesin kabullenmesi gerekiyor.
Laik bir devlettir. Din ve devlet isleri birbirinden ayridir. Hic kimse dini siyasete alet edemez, kimsenin dini sorgulanmaz. Kisinin bireysel özgür haklari vardir.
Ama ne yazikki ülkemiz de bu ilke sözde kaliyor. Bir yazinin basligi gibi duruyor, ama herkes kalemi eline alip, kendine göre yaziyor. Kimsenin anayasayi taktigi yok.
Ülkemiz de türbanla okula girip, siyasi propaganda yapmak isteyen kisiler bile özgürlüklerden bahseder olmuslardir. Humeyni'yi seviyorum deyip, Atatürk'ü sevmiyorum diyen kisi mi özgürlükten bahsedecek ? Bu kisinin amaci laiklik düzenini ortadan kaldirmak degildir de nedir ? Türbani bir siyasal simge amaciyla tasiyip, okullarin kurallarini cignemeye calisan bu kisilerin istedigi özgürlük degildir ! Seriattir !
Kimse cocuk degil, herkes gercekleri görüyor. Basta iktidar olan parti ve onun yandaslari laik düzeni bozmak isteyen ve ülkeyi etnik, din ayrimciligina dogru götürmeye calisan bir partidir.
köpeklerin duası kabul olsaydı gökten kemi yağardı şeklinde cevabın cuk diye oturacağı istek. devleti bölmek, kardeşi kardeşe kırdırmak, cumhuriyeti baltalamak gibi eylemlerin yanında ekstra mozeralla gibi kalan istektir.
akepe'yi sözlükte her şekilde savunanların ne diyeceğini merak ettiğim durumdur. bu vekil ve her akepeli bu düşüncedeler bunu herkes biliyor ancak nedense bunların hepsi ''değiştik...'' gibisinden safsatalarla milleti kandırmaya devam ediyorlar. daha sonra biz ''tehlikenin farkında mısınız ? '' dediğimiz zaman darbeci oluyoruz. valla kim ne derse desin akepelilerin amaçları , yaptıkları , yolsuzlukları her şeyleri oratada savunulacak bir tarafları yok ama akepeli arkadaşlar tam bir müslüman edasıyla kıvırmasını iyi bilir ve işi yine kulbuna sokarlar diye düşünüyorum.
atatürk laikliği:
Din bir vicdan sorunudur. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karsı değiliz. Biz sadece, din işlerini devlet ve ulus işleriyle karıştırmamaya çalışıyoruz.
günümüzdeki laiklik :
üniversiteye başın örtülü giremezsin. senin dinine saygım yok. vicdanın değil kanunlar geçerlidir. zaten türban siyasi bir simge. bu yüzden düşünceni kaale almıyorum. senin başını örtmen devlet işleriyle ilgili değil biliyorum ama senin başı açık kadınlara tarafsız yaklaşmayacağını düşünüyorum. ülkede ne kadar insanın buna ılımlı yaklaştığı umurumda değil. senin türbanının üniversiteye girmemesi için ne gerekirse yaparım.
üstteki orjinal, düşünülmüş, planlanmış laiklik.
alttaki de üstteki düşüncenin aynısı olduğu iddia edilen çakma ve tamamiyle toplumdaki küçük bir kesimin farazi olaylarla temellendirdikleri ve korkularının önüne geçmek adına uydurdukları bir laikliktir.
defolup gitmesi istenen alttaki laikliktir.