-Kar yağarken camdan elinde sahlep ile karı izlemek,
-ne kadar büyümüş olsan bile çıkıp kar oynamak kardan adam yapmak,
-atkı-şapka-eldiven üçlüsü,
-dışarısı buz gibiyken evin sıcacık olması
*tabi bu saydıklarım her insan için geçerli değil sokakta yaşayan insanları düşününce keşke hiç kış olmasa diyor insan.
bilmiyorum aslında hiç sevmem başkaları soğuktan donarken romantizmi. ama soğuk esen o rüzgarla farklı bir insana dönüyorum. bulutların kasveti, adeta yeryüzünde uyumak istemesi gibi doğanın cümleleri beni farklılaştırıyor.
pikabınız varsa mum yakarsınız. plağın da çizikli olanını ver edersiniz şöyle 60-70 lerden. frank sinatra olabilir. pencerenin kenarlarından gelen soğuk havanın yanına bir sandalya atarsınız. sandalyanın sırtına da ceketinizi atarsınız. artık hazırız.
plağımız mum ışığında dans ederken viskimiz, yoksa şarabımızla biz de eşlik ederiz soğuk ve uzun geceye. birazdan sımsıcak olacaktır her yer. huzurdur.
sarhoş olmak için değil keyif pezevenkliği için yapılır. biraz gevşedikten sonra birkaç mevzu düşünülür ama öyle acele edip strese girmeden rahatça; yani öyle bir sonuca ,bir yere varmaya çalışmadan. harikuladedir.