uykucu baba diye bir şey olduğunu sanıyordum yani babam öyle demişti. uyutmak için gözüme bakar '' aa uykucu baba uyku tozu atmış'' derdi. hemen uyurdum. hayır yani niye uyuyorum. niye toz attığına inanıyorum, inandırılıyorum? bu şekilde uyutmaları yüzünden şimdi uyuyamıyorum işte. burdan babama sesleniyorum. baba, senin yersiz hikayelerinin ve kandırmalarının günümüze kadar gelen etkisi var. hiç hoş değildi. burdan ayrıca uykucu babaya sesleniyorum. uykucu baba, senin ben taa amk.
renkli gözlü insanların dünyayı renkli gördüğünü sanmak, bankamatiklere nasıl o kadar para sığıyor deyip, yerin altından geçen vakumlu borular olduğuna bir süre inandıktan sonra gerçekleri anlamak pek de uzun sürmemişti küçük kızımız Latsmira için.
Beyaz sabunların ölüleri yikarken kullanılan suyla yapıldığını düşünür beyaz sabunla ellerimi yıkamazdim.
Külahların ucundaki oval kısmı dondurmacılar kulaklarıyla yapıyor sanardım.
Şirinleri gerçekten var sanırdım.
Kurbağaların sigil degil sihir attıgını* düşünür sürekli kurbağalarla oynardım.
- bir arkadaşımla kafa kafaya tokuştuğumda, bir daha tokuşmazsam harbi ahrbi kel olacağım sanardım. tabii benimle aynı yaşta olan ve bu saçmalığa inanmayan arakdaşlarım benden kaçarlardı tokuşturmamak için. gülerlerdi falan. ben de tokuşturmak için arkalarından kovalardım.
sünnetçiliğin çok revaçta olduğunu zannetme. herkes çükünü kesecek olur amk. çantası yok, malzemesi yok tutmuş anahtarlığı kesecem filan derler. onların sünnetçi olmadığını gerçek sünnetçiyi görünce öğrenmiş olduk. şaka gibi ama adam ben sünnetçiyim felan demedi gayet titiz çantasından hannibal sakinliğiyle gereçlerini çıkardı ve halletti. çakma sünnetçiler de etrafımıza toplanmış izliyorlardı üstelik. toplumumuzun ciddi bir pedagoji eğitimine tabi tutulması lazım.
Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir..
Yukarıdaki atasözünde geçen "nush" kelimesinin
"naş" diye okunduğunu zannederdim.
Ortaokulda yabancı müzik dinlemenin zararları mı, yoksa düpedüz benim mallığım mı bilemiyorum.
Ama kendimden çok utanıyorum lan.
Dalga geçmeyin, ağlarım valla
Sıhhatler olsun sözünü hep ''saaatler olsun.'' diye bilmek.
Misal yıkanmışım, en annem böyle derdi, ben de düşünürdüm ya saatlerce mi kaldım diye.
(bkz: beyin bedava)