hadi şunun adını koyalım. atatürk ve cumhuriyete saldıranlar ezici çoğunlukla ya ayrılıkçı ya da dinci kürtler. karnımızdan konuşarak halledemeyeceğimiz kadar büyük bir sorun bu. kardeşlik ile ilgili asıl kırmızı çizgi budur. kuru kuru "kardeş cici" söyleminden daha net ve belirgin bir çizgi.
20. yüzyılın ortadoğu ve asya üzerindeki en büyük antiemperyalist zaferini kazanıp, en önemli aydınlanma hareketini başlatan bir lidere karşı kıçını yıkamaktan aciz bazı kabile maymunlarını güya alternatifmiş gibi sayıp, büyük komutana küfreden bu kitlenin ezici çoğunluğunun kürt olması kardeşlik çabası mı?
edit: dedem (anne tarafından) cumhuriyetin şerefli bir subayı olarak dersim yöresindeki katil ve hırsız sürüsünün işlediği suçları bastırmak için oralarda çarpıştı. buna katliam diyen adama kapı gibi "orospu çocuğu" deme hakkım var.
hırsız, katil dedelerinizin bu milletten yediği köteğe istediğiniz kadar katliam deyin işin aslı bellidir.
--spoiler--
cumhuriyet kurulunca, memleketin dört bir yanında başlayan kalkınma, yenilenme hamleleri bazılarının gözünü çok korkuttu. kimisi din bayrağı açtı isyan etti, kimisi de seyit rıza gibi kürtçülük bayrağı. osmanlı zamanında alışmışlardı ya rahatlığa, hani 93 harbi'nde hemen kuzeylerinde rus ordusu ilerlerken kendilerinden asker isteyen devlete "şimdi hasat zamanıdır, asker veremeyiz" diyecek kadar tuzları kuruydu ya. baktılar ki mustafa kemal işi sıkı tutuyor, osmanoğlu'na hiç benzemiyor, anladılar o ortaçağdan kalma yaşam biçimlerinin sonunun geldiğini. derebeylikleri elden gidecek. hemen bir çözüm aramaya koyuldular. imdatlarına ingiliz ve fransızlar yetişti. türk askerlerinin isyancılardan ele geçirdikleri gıcır gıcır lee enfield ve berthier tüfekleri gökten yağmadı ya dersim'e.
tasmalarını tutanlar "tamam" deyince harekete geçtiler. köprüleri, telefon-elgraf hatlarını ve devletin yaptığı herşeyi yıkmaya koyuldular. öyle bir hayvan sürüsüydü ki bunlar, atatürk sabiha gökçen'i operasyona katılması için gönderirken ona kendi tabancasını vermiş, eğer uçağı düşerse isyancıların eline geçmemesini, kendisini vurmasını öğütlemiştir. vaktiyle bu harekata katılmış bir ihtiyar da, atatürkün sözlerini "gidince gördük ki bunlar insan gibi yaşamıyor. medeniyetten bihaber." diyerek tasdik etmiştir. eskiden de böyleydi dersim. mehmed arif bey, başımıza gelenler isimli eserinde bunları anlatırken "şu asırda öyle anadolu'nun ve her tarafı oldukça medeni memleketlerin orta yerinde böyle vahşi bir cemaatin bulunmasının ayıbı hükümetimize aittir" demişti. evet osmanlı bunlara ilişmemişti. şimdi cumhuriyet bunlara medeniyet getirmeye çalışıyordu ama buna rağmen medeniyete ayak diriyorlardı. en sonunda seve seve kabullenmedikleri şeyi tepelerine tepelerine inen bombalarla kabullenmesini bildiler. nihat genç'in tabiriyle, "devletin tunç eli" tepelerine inince anladılar dünyanın kaç bucak olduğunu.
--spoiler--
tuvalete gıderken anıtkabıre gıdıyorum dıyen, seyhlerı ve agaları nederse onu yapan kurtlerın ataturku sevmesı beklenemz. ama bır ata sozu derkı eşşek ne anlar hoşaftan.
uydurma olan şeydir. dedemin köydeki evinde atatürk resmi asılıydı ve bize onun yolundan gitmemiz söylenerek büyüdük. üstelik devlet baskısıyla öğrenmedik bunları. ailemizin dizinin dibinde öğrendik.
atatürk istaklal mücadelesinde kürt liderlere verdiği sözleri tutmamış cumhuriyet türkiyesini kurduktan sonra kürtleri asimile politikaları geliştirmiş ve halka dayatmıştır.
şeyh said isyanı islami bir devrim teşebbüsü olmasına karşı atatürk bunu dışarıya bu şekilde iç basında kürt ayaklanması şeklinde yansıt(tır)mıştır.
atatürk ten nefret ettiklerini hele de nette üstüne basa basa çirkefçe piçlere özgü cümlelerle dillendirirken o nefret ettikleri kişinin kurduğu ülkeden tam da kopamayan kürtçülerdir.
bir sefer ekonomik olarak bağımlı olmaları bağımsız değil özerk gürdüztan diye havlamalarına neden oluyor.
dış işlerde ankara hükümetine bağlı olacaklar mış. biri yamuk yaparsa koruyup kollayacaksın yani.
sonra altyapı hizmetleri bugün olduğu gibi (beleş demek istiyor) devam edecekmiş.
okul hastane iletişim vs gene aynı şekilde devam edecek.
mesela bir nehrin üstüne köprü mü yapılacak? laylazana ablaya sorulacakmış o nereye işaret ederse köprü oraya, tabi gene beleş.
dağ ve militan kadrosunu asker zabıta diye çapulcu niyetine resmi kadroya alacaklar muhtemelen maaş ssk vs gene ankara hükümeti karşılasın, derler.
yüssüzlükte ibne evlatlığında sınır tanımıyorsunuz bunu ödetecek şahıslardan da insaf dilemeyin..
öncelikle atatürk bu etnisiteye bağımsızlık yada otonomi anlamına gelecek bir söz vermemiştir aksine idare konusunda kürtlere güvenilemeyeceğini açık açık belirtmiştir.
kurtuluş savaşı boyunca ingilizlerle anlaşarak isyan üzerine isyan çıkaran bu güruh sanki cumhuriyetin kurucu unsuruymuş gibi yutturulmaya çalışılıyor oysa bu etnik grup türklerin yanında değil karşısındaydı ve defalarca şansını deneyip sonunda "din kardeşiyiz" ayağına türk topraklarında yaşama imtiyazını aldılar. mesela anadolu rumlarının böyle bir şansı olmadı.
yunanlılarla eşzamanlı saldırı başlatan tipler demek ki aynı anda masada atatürk ile yan yana vatan kurtarıyorlarmış. siz de bunu yediniz.
atatürk'ü bir söz verip de tutmadığı için değil, her ihanet girişimlerinde tokadı yedikleri türk ulusunun sembol ismi olduğu için sevmiyorlar.
bir de ağalarının tapulu malı, şıhların kölesi olmaktan kurtarması ve kız çocuklarını 8 yaşında 60lık heriflere karı olmaktan kurtarıp okuma, seçme, seçilme hakkına kavuşturduğu için...
Universitedeyken kurt asilli bir arkadasimla bu konuda sohbet etmistik.kendisi babaannesinin ataturk u gordugunu ve kurtulus savasi zamaninda "savasin dusmandan alinan topraklari size devlet yapicam"diye bir vaatte bulunuldugunu soylemisti.ayrica kadin ataturk adini duyunca istemsiz kufrediyormus.dogrulugu nedir bilemiyorum cunku kurtlukle uzaktan yakindan hic alakam yok.ancak bu devletin kurucusuna olan saygim sonsuz.