durumu bir kıssadan hisse ile anlatmak istemekteyim.
- yavuz sultam selim han mısır seferinde kutsal emanetleri teslim alacağı sırada, sergide kulağında küpe takılı biri gözüne çarpar ve kim olduğunu sorar ve ona kutsal emanetlerin hademesi diye cevap verirler. sonra yavuz selim onu bekleyen kalabalığa gelmeden onu "kutsal emanetlerin sultanı geliyor" diye takdim ederler. yavuz meydana çıkar ve "sultanı ne kelime ben ancak kutsal emanetlerin hademesi olurum" der.
yavuz kulağında küpeyle yaptırdığı tabloda bunu simgeler. aynı resim in bir benzeri şah ismailin de vardır. bu müminler kendilerini kutsal emanetlerin hademesi olarak görmüşler ve kulaklarına küpe takmışlardır.
--spoiler--
ibrahimoviç in bir lafını hatırlatır.
gey misin sorusu üzerine;
kız kardeşini de al benim eve gel. gey olup olmadığımı anlarsın.
--spoiler--
ben şimdi dar pantolon giyen kızların g*tüne baktığımda aslına erkekleşmiş bir g*te mi bakmış oluyorum? şimdi ben onunla yatsam gay mi oluyorum? yani bir aksesuarla, kıyafetle cinsiyet, kişilik analizi yapmak bu kadar basit mi?