yorum yapmadan duramayacağım dizidir. gençliğimizin bir bölümü bu diziyi izleyip şiddet ile orgazm olarak geçmiştir. türkiye'de bir arkadaşın evinde veya kahvehanede toplanılarak 10lu 20li gruplar halinde izlenen ilk ve tek dizi bu dizidir. hala daha yayınlandığı gün totalde 14 gibi çok ciddi bir rayting almayı başarmaktadır. türkiye'nin amerikan dizilerindeki ses ve görüntü kalitesini yakalayan ilk dizisidir (bazılarından çok daha iyidir). kabul edelim dizimagteki birçok yabancı diziden daha iyidir.
yaklaşık on yıldır milletin uyumasına neden olan tv programı. yanlış anlamayın üç dört saat sürüyor. izlerken ister istemez uyuyorsun. Bu mizahi anlamı. Uyumanın ve uyutulmanın br de gerçek anlamı var tabi.
bu yaz sezonu sonunda polat alemdar'ın psikopat poyraz tarafından öldürülmesi sonucu diziye baş karakter olarak karadayı ile 4 bölüm sonra final yapacak olan kenan imirzalıoğlu nun gireceği dizidir.
senaryo bildiğin sıçtı. Senceri o kadar zeki gösterdikten sonra hatta polatın ağzından bu sefer ki düşman çok tehlikeli dedirttikten sonra git mal gibi teslim olmasını sağla. Sencer poyraz gibi adamın bir sözüne itimat edecek adammıydı be. ulan polatın iskenderi öldürmesi bile neredeyse bir seneden fazla sürdü. sencer bu kadar basit gitmemeliydi.
ak partinin sunduğu kurtlar vadisi pusu reklamlardan sonra devam edecek' ya da 'ak parti kurtlar vadisi pusu'yu sundu' denmeli yemin ediyorum bu dizi kesinlikle a.k.p.sinin sponsorluğunda çekiliyor çünkü.
ihtiyarlar falan meselesiyle eskiye göre daha iyi oldu fakat operasyonlar gerçekten mantık hataları içeriyor. neden içeride öldürmek istedikleri birileri varken binayı toptan havaya uçurmuyorlar, veya operasyonlarda neden el bombası, sis bombası, maske vs. kullanılmıyor anlaşılır gibi değil. üstüne üstlük polat, ihtiyarlar tarafından aranırken ve ihtiyarlar bilmem kaç bin yıllık derin devletken 34plt34 plakalı aracıyla fink atıyor ortalıkta kimse bulamıyor yerini. nitekim mantık hatalarıyla dolu ve popülist bir dizidir.
ufak not: yine de türkiye'nin tartışmasız en çok izlenen ve sevilen dizisidir.
bu sezon ile küllerinden yeniden doğmuş dizi. istihbaratçıların hayatını , istihbarat çekişmelerini , devlet içinde devleti vs. öyle güzel bir biçimde anlatıyorlar ki türk dizileri içinde kendi katagorisinde rakipsiz ! 187.bölüm ile birlikte bir kez daha kanıtladı.
müzikleri ise apayrı bir tad katıyor. sahnelerle o kadar uyumlu ki vadi'nin müzikleri. müzik konusunda da rakipsizliğini sürdürüyor.
son olarak izlediğimiz 187.bölüm ise sezonun en iyi bölümlerinden biridir. hatta en iyisidir diyebilirim.
polat'ın bir türlü ölmemesi, tek başına israili ve amerikan ordusunu yerle bir etmesi, her türlü operasyonu başarıyla bitirmesi filan herşey tamam mantıklı da, ya arkadaşım şu dizideki adamların hepsinin neden çok kallavi isimleri var anlamıyorum. polat, aybars, poyraz, kara, pusat çakır, aras, sencer.... böyle gidiyor. lan nerden buluyorsunuz böyle isimleri. bi rıfkı bi niyazi mesela neden yok dizide. hepiniz mi artistsiniz olum?
en son ersoy zamanında izlemeyi bıraktığım dizi. bugün bir bakayım dedim tek gözlü bir herif gelmiş
çatışma oldu yine baskın yedi bizim tek gözlü. sonra sinirlenip yine polatın babasının evine koştu
arkadaş 300 bölüm oldu lan kaç yıldır hep aynı yöntem, kustuturlar adamı. cidden siyasi propaganda dışında senaryo bakımından bu kadar beter bir durumda olduğunu bilmiyordum
pusuya hiç başlamayacaklardı aslında. büyük iskenderin yeri başka olsa da..