Bütün bunlar soner yalçın'ın başının altından çıkıyor olsa gerek.
Tamam, efsaneleri kullanın, dizideki gizemi arttırın, insanlar gizemi sever, ama tüm bunları kaç kişi bilip anlayabilir ki memlekette? Çakır'ın haraç topladığı mafya ortamına daldıklarında herkesin hoşuna gitti, raconlar, eski kabadayılar falan. ama işin içine ithal örgütler katılınca dizinin anlaşılabilirliği kayboldu bana göre. Bu kadarını bu millet kaldıramaz. Bizim gizem seviyemiz ancak çanakkale savaşındaki yeşil sarıklılar ya da beşinci boyut düzeyindedir.
peki, madem gizemin bokunu çıkarmaya niyetlisiniz, o halde çemberlitaş'ın altına kutsal kaseyi de koyun da tam olsun. Ya da sosyetik bir figürün geçtiğimiz haftalarda ortaya attığı gibi kase ayasofya'dan çıksın, işin içine alman gizli servisi (bnd) falan da girsin *, hatta oldu olacak 2000 yıldır faaliyet gösteren bu "gerçek devlet" Neuschwabenland** ile bağlantıda ve işbirliği içinde olsun. ittihatçıların bir kısmı neuschwabenland'tan çıksın, final bölümünde de agarta yüksek konseyi çıkagelsin, dizi tam bir lost olsun.
Şimdi ben ne yaptım? dizi eleştirdim mi? hayır, asıl söylemek istediğim başka, gönül ister ki, bizden de şöyle stargate tadında birşeyler çıksın, gerçek mi değil mi diye salak salak eleştirmeden eğlencelik olarak seyredelim, hoşça vakit geçirelim ama olmuyor işte, illaki herşey gerçek hayata uygun olmalı bize göre.
lan gerçek hayatı görmek istersem zaten dizi seyretmeye gerek yok ki, geçerim pencerenin kenarına geleni geçeni seyrederim.
(bkz: kalktım kalktım kalkamadım kafama sıkarım)
son bölümünde fena halde godfather'dan esinlenmiş* dizi. hastanede yatan mafya babası, düşmanları tarafından hastanenin boşaltılması ve kalan 1-2 kişinin onu kurtarma çabası..
yuh dediğim dizidir. polat can çekişmekte, herkes doktorun gelmesini beklemekte fakat o da ne hastabakıcı doktoru arayacağına mıro'yu arayıp "polat alemdar burda" diyor. biz de ailecek gerim gerim geriliyoruz. pes doğrusu bir insan bu kadar mı bahtsız bedevi olur.
(bkz: polat alemdarın çölde kutup ayısı tarafından öpülmesi)
bu kadar eleştiriyi haketmediğini düşündüğüm dizi. önemli olan neyi syrettiğini bilmektir bence. diziyi polat nasıl adam vuruyo neler yapıyo falan gibi karakter hayranlıklarıyla sadece görmek değil, dizideki olayları izlemek gerekir.
onca zaman ilgi ile izlememe rağmen artık beni bile baymış olan dizi. Kimbilir belki polat alemdar'ın da sonu gelmiştir de cümle insan kurtulur bu kabir azabından.
Başlangıçta birilerine mesaj verme kaygısı güden senaristler oluk oluk akan parayla ceplerini doldurduktan sonra artık işi iyice magazine dökerek, ilk versiyondaki gizli teşkilatlardan, devlet meselelerinden etkilenen kök seyirciyi artık kaybetmeye başladılar.
Kimin elinin kimin cebinde olduğunun bilinmediği bir dönemde seyredilecek çok daha iyi şeyler bulunabilmesi dileğiyle...
bişeyler anlatayım derken ağıza göze bulaştırılmış bir senaryodur. şayet milliyetçilik çizgisinde bir dizi çekmeye çalışsalarda becermedikleri için dizi misyonunu terketmiş, aksiyon dizisi olmuştur sadece. bir kısım güruh için ülkemiz gerçeklerini anlatıyor olabilir fakat ülkede bu kadar basit gerçekler yoktur ve bu gerçeklere vakıf olan dizideki gibi üç beş kimse yoktur. basit bir devletten değil Türkiye Cumhuriyeti Devletidir diziye konu olan. birşeyleri yorumlarken biraz daha ciddi boyutlarda ve gerçekçi düşünmek gerekir. ama yok bu sadece bir dizi (ki dediğim gibi bir çok güruh gerçeklerden bahsettiğini söylemektedir.) diyeceksek eğer, evet bu sadece hayal ürünü, insanları televizyon denilen şeyin karşısına dikip sadece para kazanmak için yapılmış zaman avcısıdır.
dün gece beklenen bölümün trailer ı yayına verildi. görüyoruz ki çocuğu alaşağı etmiş polat o haliyle. ardından da elif in mezarının başına gidip orda öleceğini düşünürken...
evet trailer buraya kadar. sonrasında büyük olasılık abdülhey ya da memati '' hımmmm, garanti yengenin mezara gitmiştir bu herif '' diye mezara varacak, sırtlayacak ağır abiyi, koşturacak hastaneye.
verilen mesaj su ; efendim turkiye'de bu ulke icin kelle koltukta gezen polat alemdar gibi civanmertler vardir. siz rahat rahat evlerinizde oturun, isinize gucunuze bakin, persembe gunleri gecin tvnin karsisina dizi izleyin. hic kasmayin kendizini bu ulke icin birseyler yapmak icin. polat abi sizin yerinize ortaligi siler supurur.
tamam eglencelik olarak izlenebilir bu dizi. fakat ciddiye almaya "vay bee memlekette neler donuyormus" triplerine girmeye gerek yoktur. memlekette nelerin olup bittigini, nelerin dondugunu ogrenmek icin siddin tane yol var.
bir de sunu dusunun. bu dizi hangi kanalda yayinlaniyor ? show tv degil mi. show tv anahaber bultenlerinde 1 kez olsun bu ulke topraklarinin ve zenginliklerinin yunan'a frenke, ingilize, peskes cekildigini, soyledimi ? hangi manken kimin altina yatmis, hayvan hasat haberlerinden baska ne verdi bu ulkenin insanlarina ?
ilk Kurtlar Vadisi serisinde Polat Alemdar'ı baron olarak burakıp yeni Pusu serisinde kendisini okul önlerinde uyuşturucu satan birkaç serseriyi döverken gördüğümde dönmemecesine terk ettiğim ekran saati..